Ne yerde ne gökte böyle bir aşk görülmedi...
Beni hatırladın mı? Hani bir tende iki can, bir kabukta iki badem idik. Ben seni nasıl incitebilirim? Ayağına bir öpücük kondurayım desem kirpiklerimin dikeni ayağıma batar da rahatsız eder diye korkarım.
Şems-i Tebrizi...
🌺
Bütün sevdiklerim, arkadaşlarım ailem buradaydı. Hepsi kapının önünde durmuş bize bakıyordu. Bu gerçek miydi yoksa biz hala o çadırın içinde uyuyor muyduk?
Islak gözlerimle hepsine tek tek baktım. İçimden geçenleri bakışlarımla haykırdım hepsine tek tek. Annem ve Süheyla annem birbirine öyle kenetlenmişlerdi ki ben mutluluktan avazım çıktığı kadar bağırmak istiyordum.
"Ben size ne diyebilirim ki?" Buket, Nazlı ve Amina bana bakıp benimle birlikte ağlıyordu. "Hangi ara yaptınız tüm bunları bilmiyorum. Ben kınamın burada olmasını o kadar istedim ki ama bunu size nasıl söyleyeceğimi bilemedim."
Nenem, Murat amcam ve babaannem içeri girmişti. "Sen şapşalların en şaplalısın çünkü." Koşarak boynuma atlayan Buket olmuştu. Ardından Nazlı ve Amina gelip sarılınca mutluluktan kahkaha atmaya başladık.
Kıpkırmızı bir burunla kızlara baktım. "Peki kınalığım?"
"Yanımızda," dedi Nazlı. "Sen sadece prenses gibi olmayı bekle biz her şeyi hallettik."
Karnını sevip yeniden sarıldım. "Kalbimle derdiniz ne sizin?" Amina'ya döndüm sonra. "Bir gün ölürsem raporda fazla sevgiden yazacak biliyorsunuz değil mi?"
Cihat abim hangi ara yanımıza gelmişti bilmiyorum. Kafama vurunca hepsi kahkaha attı. "Allah başka dert vermesin kız. Şımarma hemen sümüklü."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜL REÇELİ
RomansaMenekşe, bir askerin vicdanıyla sarıp sarmaladığı, şefkatiyle bağrına bastığı, getirildiği toprağı vatan bilmiş solmuşken yeşertilmiş o kız çocuğuydu. O gönlünü cevval bir yidiğe vermiş sevdasıyla büyümüş ve kışın ortasında açmış bir çiçekti... 🌺 ...