Tan Vakti

Ateş

Merhaba,

Uzunca günlerdir paylaşmak için hazırda bekleyen ama paylaşamadığım bir bölüm ile karşınızdayım. Kaybettiğimiz, şehit verdiğimiz tüm askerlerimiz için hepimizin başı sağ olsun.

Etkileşimi düşürmemek adına küçük bir bölüm paylaşıyorum. Önümüzdeki günlerde yeni bölüm gelecek inşallah.

Keyifli okumalar.

Şu an tek düşündüğüm son konuşmamızda bana veda eden eşimdi. Tek düşündüğüm benim ailem olan o bir grup adamdı.

Sabah olmak üzereydi. Ezanın okunmasına çok az kalmıştı. 3 saattir bilgisayar başında ekrana bakıyordum. Etraf bizim elimizdeki görüntülere göre etraf temizdi. Bağlantı için hala uğraşıyordum sinyal alamıyordum. İha'lar görüntü aktarıyor alandan çekilmiyordu. Sık sık görüntü geliyordu ama yoklardı. Yer yarılıp içine girecek halleri yoktu.

Benim anlamam gerekirdi. Gelen görüntülerde bir iz bile bırakmamışlardı. Kafamı masaya dayadığımda bir süre kaldım. Düşünecek bir yol kalmamıştı.

"Komutanım. Sinyal var. Serdar komutanım?" Hemen kalkıp kulaklıkları alıp taktım

"Serdar!" Feryat gibiydi sesim. Soluk soluğa olan sesi

"Tomris. İyiyiz problem yok. Ufak bir saldırı oldu. Etkisiz hale geldiler. Ortalığı topladık. Bizde problem yok. Şimdi hareket edeceğiz. Konuma gidiyoruz."Aldığım derin nefes ile

"İha'lar takipte. Gerekli durumlarda sinyal iletmeniz durumunda Siha'lar destekte olacak. Zararsız dönün. Adım adım bilgi istiyorum. Koordinatlarınızı iletin." Arkadan Faruk ve Oğuz'un sesi geldi.

"Yok daha neler. Olmaz öyle iş. Bu daha güvenli."

"Oğlum mal mısın? Bak küfrettireceksin. Az önce çatışmadan çıktık. Hazırlıklılardır. Bu yolu kullanacaklardır." Dikkat kesildiğim sözler ile Fikret'in kolundan tutup kaldırdım. Şu an sıkışmışlardı anladığım kadarıyla. Görüntüleri ve koordinatlarını kontrol edip.

"Serdar. Koordinat ilettim. Bulunduğunuz yerden kuzey doğuya doğru ilerlemelisiniz. Koordinatlara göre yol alın. En temiz yol orası. Siz iletişimi koparmayın. En kısa sürede önceliğiniz sinyal kesiciyi etkisiz hale getirmek olsun." Serdar homurdandı

"Çok kolaydı. Neyse dediğini uygulayacağız. Ayrılıyoruz yerimizden. Yeni mesaj var bize. Geldiğimizin bilgisi..." sinyal yine gitmişti. Sinirle kalemliği ittim ve.

"Bağlantının başında kalın. En ufak bir bağlantıda iletin." Üçü de ayağa kalkıp onayladı. Ben ise hızlı adımlarla albaya gittim.

Durumu özetlediğimde azar yiyeceğimi düşünmüştüm. Onun onayı ve bilgisi dışında hareket etmiştim. O ise bana bakıp sadece

"Çık dışarı. Ayrılma harekat merkezinden. Bir daha da bana saat kaç olursa ol haber ver demişti."

Yüzbaşı Serdar Çağlar

Geceden beri gram uyku uyumadan hem temizlik yapmış hem de ortalığı dağıtmıştık.

Büyük bir gruptu bizi karşılayan. Tomris ile bölünen telsiz konuşmamız esnasında fark etmiştim geldiklerini. Erken fark ettiğimiz için belki de fazlasıyla şanslıydık.

"Komutanım koordinatlar geldi. Yola çıkabiliriz." Cahit abi koordinat bilgilerini detaylıca anlattığında bu çözümün hiç aklımıza gelmediğini fark ettim. Belki de tüm yasaklara rağmen onu da getirmeliydim.