Galaxy of Torn : ALFA

Bölüm 48: Gitmek İçin Düşünme Zamanı

***

Soundtrack: Murray Gold – The Leaf

***

Lily uyku tutmamış mağaranın yakınında kendisine yer edindiği ağacın dibine oturmuş Dara'nın bugün kendisine oluşturduğu teleskop sayesinde bugün haritasını çıkardığı bir yıldız kümesini müsvettesinden temize geçiyordu.

"Lily, ne yapıyorsun?"

Lily Ralmasc'ın kısık sesindeki şaşkılığı yakalamış başını parşomenden kaldırarak "Çıkardığım yıldız haritasını temize geçiyorum," diyerek onu yanıtladıktan sonra başını müsvetteye çevirmiş ve ardından tekrar önündeki parşömene eğildi.

Lily kalemi parşomen üzerinde hareket ediyor Ralmasc'ın üzerindeki bakışlarını hissediyorken başını ona kaldırırken "Ama merceğin yok," diyerek yanına çöktü Ralmasc. "Nasıl harita çıkarabiliyorsun?"

Lily bakışları hala temize geçtiği harita da "Mercekten kastının teleskop olduğunu düşünerek söylüyorum ki teleskobum var," dedi. "Dara bugün bana büyüyle bir tane yaptı ama istediğim yıldız kümesini için aynası biraz düşük odaklı. Dara'ya yarın daha iyi bir tane yaptıracağım. Tabi bu işlerden anlamadığı için normal bir şey oluşturdu."

Lily başını müsvetteye çevirirken Ralmasc onun dediklerini kısmen anlamış gülerken Lily'nin tüm düşünceleri şuan yıldızlara ve haritaya odaklıyken başka bir şey düşünmemeye özellikle Ralmasc'a dair bir şey düşünmemeye çalışıyordu.

"Neyi bu kadar düşünmemeye çalışıyorsun?"

Lily başını parşomenden kaldırarak ona bakmış ve kendisine ilgiyle bakan Ralmasc ile göz göze gelmişken "Bunu nereden çıkardın?" diye sordu.

"Düşüncelerin tek bir şeye odaklı," dedi Ralmasc. "Kimsenin düşünceleri bu kadar düzenli olamaz. Bu da kendini tek bir şey düşünmeye zorladığın anlamına geliyor."

Lily etkilenmiş kardeşide tıpkı Clara gibi zehir misali akıllıyken eğildiği parşomenden vücudunu kaldırarak doğruldu. Düşünceleri hala tek bir şeye odaklı ama bu sefer harita da değilken "Kaçıldığımı düşünmemeye çalışıyorum," dedi. Yalan söylemiyordu Lily. Kaçırılmış olması düşünmeyi istemediği konuların başında geliyordu. "Siz en azından neden kaçırıldığınızı biliyorsunuz. Ben onu bile bilmiyorum. Bu canımı sıkıyor."

Lily sıkıntıyla tüm parşomenleri kenara iterek ağaca yaslanmış Ralmasc ise oturduğu yerden kalkarak onun yanına gelip oturdu ve onun gibi ağaca yaslandı. İkisi uzunca bir süre konuşmadan gökyüzünü izlerlerken Lily'nin düşünceleri kendiliğinden düzene girmiş ve yanında oturan Ralmasc'ın varlığı ile tüm hücreleri bile ayaktayken kalbi istemsizce minik minik atışını hızlandırıyordu.

Ralmasc Lily'nin düşüncelerinde bir yerde kendi görüntüsünü görmüş yavaşça başını çevirip ona bakarken Lily de üzerindeki bakışları hissederek Ralmasc'a baktı. Lily kalbi teklemiş gülümseyerek ona bakarken ne zaman Ralmasc'ın gözlerine bu kadar yakından baksa aklına Clara geliyor "Çok benziyorsunuz," dedi iç çekerek.

Ralmasc Lily'nin Clara'dan bahsettiğini anlamış bir yorumda bulunmazken "Onu görmek ister misin?" diye sordu Lily. Ralmasc isteğini dile getirmese de Lily onun gözlerinden anlamış Ralmasc'ın Clara'yı görmesi için Lily'nin sadece Clara'yı gözünde canlandırması yeterli en yakın arkadaşının aklındaki en güzel görüntüsünü gözünün önüne getirdi.

Lily Ralmasc'ın gözlerinde bir şeylerin değişmeye başladığını görmüş "Benziyorsunuz değil mi?" diye sordu Lily tatlı bir sesle. Ralmasc başını sallamış Lily gamzelerini belirginleştiren bir gülümseme ile başını ona yatırarak bakmışken "Clara'nın Dara'ya çok benzediğini düşünürdüm eskiden hem görünüş hem huy olarak," dedi. "Babasının nasıl biri olduğunu bilmiyordum evet ama Dara'dan başka kimseye benzeyemez gibi gelirdi. Ama sana bakınca..."