Galaxy of Torn : ALFA

Bölüm 9: Ben Dünya'da Büyüdüm

***

Soundtrack: Bethany Joy Lenz - If You're Missing

***

"Ciddisin değil mi?"

Clara başını sallamış aşık olduğu yüze bakıyorken, aşık olduğu yüz şaşkın parmakları yüzündeki sakallarını yoluyorken Clara onun stres altındayken bunu yaptığını biliyor o parmakları sakallardan ayırıp kendi eline geçirdi.

"Bana başka bir galaksiye ait olduğunu ve oraya gitmek zorunda olduğunu söylüyorsun Clara. Ne dememi bekliyorsun?"

"Bir şey demeni beklemiyorum," dedi Clara onun yakışıklı yüzüne bakarak. "İnanmanı da beklemiyorum. Zaten ben gidince Lily sana her şeyi anlatır. Beni beklemeni de isteyemem senden. Ben kendim nereye gittiğimi, beni neyin beklediğini bilmiyorum. Sadece veda etmek istedim."

Phil onun üzgün ses tonuna dayanamaz onu kendine çekmiş sıkıca sarılırken "Gitme desem de gideceksin değil mi?" diye sordu.

Clara kendini ondan çekmiş ama elleri ayrılmamışken yüzüne bakarak başını salladı.

"Zorundayım. Annemin, babamın bir galaksinin kurtuluşu benim ellerimdeymiş Phil. Hala kendim inanmasam da bana inanlar var. Onları yüz üstü bırakamam."

"Ama beni bırakabilirsin."

"Phil o şekilde düşünme," dedi Clara elini onun sarı sakallarının üzerine koyarak. "Seni bırakmıyorum, hayır. Orada işim bitsin geri döneceğim. Sana döneceğim."

"Tutamayacağın sözler verme Clara."

Clara onun üzgün, ciddi ifadesine bakıyor dolan gözlerinden bir damla yaş akarken "Phil ben seni seviyorum," dedi acı çekercesine. "Bekle ya da bekleme demiyorum. Sen bilirsin ama oraya gitmek zorundayım. Seni geride bırakmak zor, acı veriyor ama gitmek zorundayım. İster kalben yanımda ol ister olma."

Clara gözünün içine bakan Phil'in mavi gözlerine ezberlercesine bakıyor ama bu gözler kalbine kazılı nasıl unutabilecekken Phil onu kendine çektiğinde ona asılmış deli gibi öpmeye başladı. Clara her öpüşünde geri döneceğini ona anlatırken Phil onu gitmesini engelleyecekmiş gibi sıkıca sarıyor Clara'sını delicesine içiyorken ilk defa bu kadar vahşi öpüşüyorlardı.

Bu bahçede ilk defa Dara'nın direktifi olmadan birbirlerinden ayrılırlarken alınları birbirlerine dayalı "Döneceğim," diye mırıldandı Clara. "Ne olursa olsun."

"Bende bekleyeceğim," dedi Phil Clara'nın akan yaşlarını öpücükleriyle silerken. "Ne kadar zaman geçerse geçsin."

***

Clara Phil'in eli elinde eve girdiğinde hepsi ayaklanmışlar "Hemen mi?" dedi Phil yutkunarak.

"Maalesef."

Phil yutkunmuş başını sallarken buraya gelirken böyle bir şeyle karşılaşacağını düşünmemiş kendisine seslenen Richard'a başını sallamakla yetindi. Konuşursa diyeceklerinden korkuyor Clara'nın elini daha sıkı tutarken Clara onun elini güçlü bir şekilde sıktıktan sonra ellerini birbirinden kopardı.

Clara sehpanın önündeki reçineleri almış elinde tutarken "Annem bu yöntemden emin miydi?" diye sordu.

"Annenin hangi konuda yanıldığını gördün Clara," dedi Richard gülerek.

Clara hiçbir konuda diye mırıldanmış ve ardından derin bir nefes alarak gözlerini kapadı. Elindeki reçinelere odaklanmışken doğaçlama gidiyor ağacı, ağacın yerini hissetmeye çalışmaya başladı.