Herşey çok hızlı gelişiyordu özellikle okul ve dersler.
Mesela artık okul çıkışı Evrenle kütüphaneye gidip ders çalışıyorduk veya abimler anlamadığım konuları anlatıyorlardı.
Şu ingilizce öğretmenliğini kazanayım gerisi önemli değildi.
Evrenle yoğun bir tempoda ders çalışıyorduk , aramızda kalsında şu an çok çekici duruyordu hele elinde ki kalemi döndürüşü.
Bir de benim küçüklükten beri düşündüğüm birşey vardı o da ben öğretmen olduğumda öğretmen bir eşim olmasını istiyordum hala da istiyorum.
Belki de bu hayalim gerçekleşirdi ha?
Biten kahveyle birlikte kütüphanede ki kahve makinasına ilerleyip kendime sıcak bir kahve alıp testime geri döndüm.
Ardından aynı tempoda test çözmeye devam ettik.
Sonra yorulduğumuzu fark edip kütüphaneden ayrıldık yemek yiyecektik ama annem eve misafir geleceğini söylediği için bunu ertelemek zorunda kaldık.
Evrenle birlikte evlerimize doğru yol aldık.
Bizim evin oraya gelince Evrene sarılıp yanağını öptüm ve dikkatli olmasını söyleyerek eve girdim.
Masa örtüsünü seren annemin yanına gittim.
-Kim gelecek Anne
-Ben liseden bir arkadaşım kızım bayağıdır görüşemedik.
-tamam anne şey nasıl giyineyim
-kafana göre takıl kızım
-Peki anne
Sonra odama ilerleyip çantamı yere koyup üzerimi çıkarttım, dolabımı açtıktan sonra annemle aldığım çiçekli elbiseyi gördüm çok abartı olmayacağını düşünüp onu giydim.
(Çiçekli elbise denince sadece benim mi aklıma Eftalya Atalar geliyor?)Gece_sönmez
Elbisemi giyip saçlarımı taradıktan sonra aşağıya inip anneme yardım ettim sonra Mert'in kolunun altında oturmuş şu gelecek misafiri bekliyorduk.
Kapı çaldıktan sonra içeri bir kadın ve arkasından o kız girdi.
İlkokul ve ortaokuldan beri aynı sınıfta okuduğum kızı nasıl unuturdum hele ki bana iftira attığı için yetimhanede ceza aldığımı asla.
O kadın ve Rüya denen kızla annemler selamlaştıktan sonra hep birlikte tekrardan koltuklara oturduk.
Aslında Rüya da içeri girdigi gibi beni tanımıştı ama annem bizi tanıştırırken birbirimizi tanımamazlıktan geldik.
Masaya oturup yemeğimizi yemeğe başladık. Yemek yerken belli etmesem de o ceza aldığım günü hatırlayınca kaşığı sıkıyordum , Rüya zaten başını eğmiş yemeğini yiyordu bir daha yüzüme bakmadı. Yemekler yendi çaylar içildi sonra onlar gitti bende daha fazla salonda oturup odama gittim ve yatağıma yatıp uyudum.
7 yıl önce
Okulda beden dersindeydik. Tek başıma bahçede otururken canım sıkılmış ve hemde susamış olduğum için sınıfa gittim ama bu manzarayla karşılaşacağımı bilmiyordum.
Rüya Aylinin oyun oynarken düşmesin diye çıkardığı ve çantasına koyduğu kolyeyi alıyordu
-Ne yapıyorsun Rüya, o kolyeyi nasıl alırsın bırak onu yerine aramızda kalır bu gerekirse yapma onun için özel olabilir.
-sanane be, pis şey sana mı sorcam
Elinden kolyeyi almak için yanına gidip elini açmaya çalıştım ama elini nasıl sıkmışsa açılmıyordu, Rüya beni iktirdiğinde dengemi kaybedip yere düştüm ne şanssa nöbetçi öğretmen duymuş ve beni yerde görmüştü zaten sonrası çok hızlı gelişti kendimi bir anda müdürün odasında buldum sonra Rüyanın iftirasıyla hırsız durumuna düştüm sonra eski müdireyle yetimhaneye döndüm beni yaka paça saçımı çekerek ve tokat atarak kullanılmayan malzeme deposuna kapattı tam 2 gün orada kaldım küçük camı olan o yerde...2.günün sonunda nefes alamamaya başladım ve beni oradan çıkarıp hastaneye götürdüler sonra zaten astımım olduğu anlaşıldı.
Zaten ertesi gün yüzümde ki yaralarla okula gidip kaydımı aldırdı müdire hala unutamıyorum yüzümdeki yaralara bakarak fısıldaşmalarını...~~~~~~~
Artık güzel bir şekilde finali yapmak istiyorum bu yüzden zaman atlamaları çok olacak sevgilerle...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ayazda bir gece🌙
Teen Fictionküçük yaşta kendi ayakları üzerinde durmasını öğrenmek zorunda olan bir kızın bu yolda yeni bir aile kurması... Şans vermenizi öneririm☆