4

11.2K 282 41
                                    

İnsanların hayatları tahmin edilmez yollardan geçer . Bazıları bu duruma epey hızlı uyum sağlar bazıları ise olduğu yerden bir adım atamaz . Hayatımın gidişatının değiştiğini hissediyordum belli ki geçmem gereken yollar vardı lakin ben o bazıları gibi adım atmaya korkuyordum. Aklımda ki düşünceler ile uğraşmaktan kucağımda mırıldanıp duran Aylayı bile çok sonradan hatırladım

Odasının köşesine kurulmuş küçük sallanan sandalyede oturuyorduk . Ayla kucağımda arada bana arada camdan içeri süzülen cılız ışığa ve görüntülere bakıyor keyifli sesler çıkartıyordu . Onu ince bir battaniyeye sarmış sıcak kucağımda sarmalamıştım . Bu küçük güzellik benim hayatımın yeni yoluydu belki de . Bu ev ,bu insanlar hepsi benim seçmediğim ama yaşamakta zorunlu olduğum hayatımın yeni parçalarıydı 

Elimde tuttuğum ılık sütü Aylanın dudakların tekrardan yerleşitrdiğimde bir önce ki denememin aksine bu sefer dudaklarıyla lastiği kavramış ve sütü içmeye başlamıştı . Onun bu iştahlı hali gülümsememe sebep oldu . Daha bir hafta olmasına rağmen çoktan ona alışmıştım . Her sabah erkenden kalkıp Aylanın odasına çıkıyor ve narin öpücüklerimle uyandırıyordum . Onunla konuşmak ,oynamak bana da zannettiğimden iyi gelmişti . Ayla denilen gibi sakin bir bebekti yemeğini yiyiyor çok fazla huysuzluk etmeden akşamı buluyorduk . Üstelik onula konuşulmasından da çok hoşlanıyordu . Günün çoğunda kucağımda Ayla ile ordan oraya dolaşıyordum sanki o bir bebek değilmiş gibi sorular sorup cevap vermesini bekliyordum . Benim onunla konuştuğum bu sıralarda Ayla da gözleriyle dudaklarımı takip ediyor bazen şaşılacak derecede anladığını düşündüğüm sesler ve kıkırtılar çıkartıyordu 

Her günün sonunda Peyami bey işten geldikten sonra gün ile ilgili ona talimat verip Aylanın durumundan bahsediyordum . Benim için günlerimin en huzursuz edici dakikaları da bu kısa zamanlar oluyordu . Aramızda ki konuşma sınırlarını aşmadan hep aynı düzende ilerliyordu . O bana Aylanın ne yaptığını  bir sorun çıkıp çıkmadığını soruyordu ben ise yaptıklarımızı ve hiç bir sorun olmadığını söylüyordum . Onun ile ilgili beni bu denli rahatsız eden şey ne bende bilmiyordum lakin o da bunu anlamış olacak ki son görüşmemizde daha mesafeli ve soğuk bir tavır takınmıştı 

Adlandıramadığım bir şeyler vardı . Hani bir insanı tanımadan gördüğünüzde içinizde bir huzursuzluk belirir ya Peyami beyi gördüğümde o huzursuzluk gelip tam göğüsüme konuyordu . Küçükken gözlerimin ucuyla baktığım bu adam sanki hala ben küçük bir kız çocuğuymuşum  gibi hissettiriyordu ama benim bu anlarda arkasına saklanacak bir abim bulunmuyordu . Üstelik Peyami beyin insanın gözlerinin ta içine bakmak gibi rahatsız edici bir huyu da vardı . Odasına her gidişimde koyu mavi gözleri benim elalarımı rehin alıyordu 

Aylanın siyah ince saçlarını işaret parmağım ile alnının kenarına doğru severken o da yarı kapanık gözleri ile sütünü içmeye devam etti. Geceleri onu uyuturken ki bu görüntüsü babasının aksine üzerimde sakinleştirici bir etki bırakıyordu . Sallanan sandalyede hem ben hem o mayışmış sadece pencereden gelen cılız ışıkla duruyorduk .

Omuzumun üzerinde hissettiğim sıcak el ile yerimden korkuyla irkildiğimde dudaklarım arasından küçük bir iç çekiş firar etti . Kucağımda uyuyan Ayla da benim bu ani hareketimle gözlerini korkuyla açıp ağlamaya başladı 

Karanlık odada ki tek ışık pencereden içeri süzülen cılız ışıktı o da şimdi Peyami beyin yüzüne vuruyordu . Böyle sessizce girip insana bir anda dokunulur muydu hiç . Az kalsın korkudan kalbim çıkacak sanmıştım . Korku ve kızgınlık dolu bakışlarımı yüzünde sabitledim . Hala korkudan göğüsüm şiddetle inip kalkıyordu . Kucağımda ki Aylayı sakinleştirmek için biraz daha pışpılşadım 

" Şşştt bir şey yok  kapat bakalım gözlerini ... uyumaya devam et güzelim " 

Kalbimin atış seslerini duyarken Aylaya olabildiğince sakin bir tonda telkinde bulunup saçlarını okşamaya devam ettim . Ağlama yerini iç çekişlere bıraktı ve sonunda gözleri tekrardan kapandı 

MARAZLI (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin