MARAZLI (+18)

15

Ödeştiğimizi söylemişti ...  Benim onu kendisi kadar düşünüyor olmamdan keyif alıyordu zannımca

 Çok yanılıyordu zira benim onu düşündüğüm vakit ile onun beni düşündüğü vakit arasında dağlar kadar fark vardı . Ben yemek yerken ,su içerken , uyandığımda ,uyuduğumda anlayacağınız her anımda onu düşünüyordum . Onu ve cevaplanmamış sorularımın yanıtlarını.Peyamide bilmediğim bir şey vardı onu ve tüm bunları mazur görmemi sağlayan bir şey . Ruhum onunkine eş onunkiyle ezelden beri tanışık gibi hissediyordum

Oturduğum yerden kalkarak  bulunduğu cam kenarına doğru ilerledim

" Senin bana vermen gereken cevaplar varken ödeşmiş sayılmayız " dedim

Aklımdan geçen apaçık soruların dilimden çıkmaması için dudaklarımı birbirine bastırdım

" Neyi merak ediyorsun ? Sana istediğin cevapları vereceğim "

Elleri Gül'den uzaklaştı ,yönünü bana döndü . Sözleri gerçek mi yoksa beni alaya mı alıyordu anlamamıştım

Kurumuş dudaklarımı ıslatarak en acısından başlamak istedim

" Onu seviyor muydun ... yani o senin karındı tabi ki de seviyorsundur ama ben anlayamıyorum Peyami nasıl oluyor da bu kadar çabuk unutabildin"

" Unuttuğumu kim söyledi "

Kelimeleri kızgın demirler gibi yüreğimi dağlarken bir şey diyemedim . Unutamazdı elbette ki unutmamıştı Peyami hala Sunayı düşünüyordu . Gözlerinden geçen hüzünden bile belliydi

" İnsan yanarken nasıl görünür biliyor musun ? Beden, yangına maruz kaldığında kaslar kasılır, esnemeye başlar ve kısalır .Ayak parmakları yukarı doğru çevrilir,topuklar içe dönük hale gelir bacakların alt kısmı geriye doğru bükülür . Vücudun yüz, sırt, bilek ve diz gibi bazı kısımları ateşe daha çok maruzkalır ve en çok oralar hasar alır . Yanmış deri canlı bir pembe olur keskin bir koku yayılır .Tüm bu süreçte yanan bölgelerdeki sinir uçları kısmen aktiftir ve yanma sürdükçe sinirlerden beyne çok yüksek miktarda sinyal ulaşır yanma  farklı noktalara sıçradığında, her yerde yeni yeni sinirler uyarılır ve acı sürekli devam eder  .... " 

Sözleri yarıda kesilip gözleri boşluğa daldığında tekrardan o ana gitti . Bedenimde ki tüm tüylerin diken diken olduğunu hissettim hatta kulaklarımı kapatıp daha fazla dinlememek ama Peyami daldığı yerden gözlerini ayırmadan devam etti 

" Eğer sorduğun buysa Sunayı unutmadım böyle bir şeyi unutamam ,ama onu sevmiyordum  "

İnsan duyuları ne garipti sanki burnuma yanık bir et kokusu geliyor gibi hissediyordum . Bulanmış midem ile dudaklarımı daha fazla birbirine bastırdım . Böyle bir şeyi düşünmek bile felaketti ve Peyami buna bizzat şahit olmuştu

Ürpermiş bedenim ve hafif dolmuş gözlerim ile ona doğru yaklaştım . Benim küçük bedenin onu teselli etmeye yeter miydi bilmiyordum ama acısını almak isteyerek bir an sarıldım . Geniş gövdesinden geçen kollarım ve göğüsüne  yasladığım  başımla öylece durdum

" Ben özür dilerim ... böyle bir şey sorduğum için özür dilerim " dedim titrek sesimle

İlk bir an bu hareketime karşılık vermemiş olsa da sonradan kolları bedenimi sararak sırtımda birleşti ,beni kendine daha fazla çekti.Çenesini başıma koyduğunda gözlerini kapattığını ve rahatladığını sesinin tonundan anlamıştım

" Başka soru ? "

Başka bir sorunun cevabına dayanacak yüreğim yoktu . Tüm cesaretim kuş olup uçmuştu . Daha fazla derine inmek için kendimi toparlamam gerekiyordu ve şuan da yapmak istediğim tek şey Peyamiye hiç durmadan sarılmak ,aklında ki tüm bu kötü anıları unutturmaktı