Büzülmüş bedenimi serbest bırakıp gözlerimi yavaş yavaş açtığımda ilk fark ettiğim kollarımın arasında ki boşluk olmuştu .
Gözümü ellerimle ovuşturup sabah mahmurluklarını atmaları için çabaladım ve etrafıma bakındımAyla kucağımda değil de hemen yanımda yatıyordu ,benim aksime o uzun süre önce uyanmış yatakta dönüyor ve kendi kendine sesler çıkartıyordu
Ayladan sonra ki rotam akşam kolları arasında olduğum Peyamiye kaydığında onun da yerinde büyük bir boşluk vardı . En son hatırladığım tenime değen teni ve benden uzak duramayacağını söyleyen dudakları olmuştu . Sözleri karşısında bir cevap vermeden öylece sessizlik içinde kalmıştık . Ben onun göğüsüne sokulmuşken o da benim boyun girintimde soluklanmıştı
Ona hiç bir şey söyleyemiyordum söylesem mahrum kalacaklarımdan korkuyordum . Durdurmam belki de engellemem gerekiyordu lakin ben bir lokma ekmeğe muhtaç serçe kuşlar gibi onun dokunuşlarına muhtaçtım . İşte bu yüzden kelimeler dudaklarımdan bir türlü çıkmıyordu
Dokunuşlarının yatıştırıcı etkisi ile gözlerimin kapandığını hatırlıyorum gerisi ise meçhuldu . Uyuya kaldığımda Aylayı kucağımdan alıp yanıma yatırmış daha sonra da gitmiş olmalıydı
Sabah onunla aynı yatakta uyanmak nasıl olurdu diye düşünmeden edemesem de gitmesi benim için bir bakıma iyiydi. Üstelik sabah Allah muhafaza biri odamdan çıkarken görürse başımıza gelecekler tam bir felaket olurdu . Ama bir yandan da yanımda olmayışı sanki benim görmeye niyetli olduğum bir rüyaymış da hiç biri gerçek değilmiş gibi hissettirmişti
Dirseğimi yatağa yaslayıp elimi başıma koydum ve Aylanın kendi kendine konuşan halini izlemeye başladım . Tatlı mırıltılar eşliğinde debeleniyor ellerini havaya kaldırıp manasız hareketler yapıyordu . Yataktan hiç çıkmak istemeyerek biraz daha Aylayla keyif sürdük
Çok geçmeden kapının çalması ile içeri Hicran kalfa girdi . Aylanın yanaklarında olan yüzümü kaldırıp Hicran kalfaya baktığımda tatlı sert bir ifadeyle o da bize bakıyordu" Saat ulmuş ögle bizim kızçeler keyif çatar ,çabukk kalkın bre ! "
Gözlerim duvarda ki köstekli saate iliştiğinde gerçekten de saat öğleyi geçiyordu neredeyse 1 'e geliyordu
" Tamam tamam hemen hazırlanıp geliyoruz " dedim bir nebze oyalamak için ve yattığım yataktan kalktım
" Ne sırıttırsın üle , herhal pek hoş rüyalar gürdun "
Hicran kalfa söylemese fark etmeyeceğim yüzümde ki aptal sırıtışı bir anda sildiğimde gecenin etkisi diye düşündüm . Bunların hepsi bünyeme sinsice girmiş sersemletici bir Peyami Marazlı etkisiydi
" Yoo ne münasebet Hicran kalfa ,her zaman ki halim işte " dedim omuz bükerek
" Bir canlanmış senin suratin büle aydınlaşmış " dedi ısrarlı iltifatlarına devam ederken
" Uykumu iyi aldım ondan herhalde " dedim akşamın hatıralarının üstünü kapatmak isteyerek
O da bu ihtimale inanmış olacak gibi pek fazla üstelemedi ama çakır mavi gözleri incelemekte geri durmadı . Tedirginlikle kalktığım yerden dolabıma doğru yöneldiğim de bir yandan da acaba bir şey mi anlaşıldı kuşku ile sarmalandım . Gözümün ucuyla odada bizi ele verecek bir şey olup olmadığını süzdüm .
Elime gelen ilk elbiseyi askıdan alıp çıkarmaya çalışırken Hicran kalfa da yanıma kadar gelmişti
" Aaa bu ulmaz başka bir şeyler giy . Şüle hanım hanımcık esvaplarından "
Elimde ki yarı çıkarttığım düz siyah elbise öylece havada kaldığında benim yerime Hicran kalfa elimden alıp askıya geri taktı . Askılıkta ki elbiselere şöyle bir baktıktan sonra içlerinden beyaz renkli yakalı orta boy bir elbise seçti
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MARAZLI (+18)
RomanceAğzımı kapatmış güçlü eller baskısını biraz daha arttırırken Peyami bedenini benim ki ile bir bütün yapmak ister gibi sokuldu Göğüsüm hızla yükselip alçalırken o benim bu halime aldırmadan kesif bir arzuyla bana bakıyordu Saçlarım ile kapanmış ger...