XXI

11.1K 631 145
                                        

Selamun Aleyküm fırfırlarım.

İyisinizdir inşallah.

Ben bölüm biriktiremiyorum sabredemiyorum hemen atmak istiyorum. O yüzden saldım gitti be ya.

Çok bekletmedim. Dediğim gibi biraz konu ve rahatlamam lazımdı. Bölüm yetiştirmekte zorlandığım için böyle bir ara vermek durumunda kaldık. Neyseki uzatmadım size kıyamadım.

Bu arada askeri kurgu yayında 3 bölüm profilimden ona da bakabilirsiniz.

Siz okurken bende yeni bölümlere girişeyim.

İyi okumalar efenimmmm.

-----------

"Baran bize evini aç bunu yapmak zorundasın geçmiş hatrına"

Kaşlarım iyice çatılırken Baran'a baktım. Onunda gözleri bana suçlu suçlu dönmüştü.

"Neler oluyor?" Küçük çocuk hapşırmaya başladığında ona döndüm. Gerçekten de üşümüş görünüyordu. Oysaki dışarı soğuk değildi.

"Amca? Bizi içeriye almayacak mısın?"bu sefer kaşlarım havalanırken Baran küçük çocuğu kucakladı.

"Almaz olur muyum? Gelin"Baran onları içeriye alırken hala öylece bakıyordum. Bir açıklamayı hakediyordum bence ama açıklama yapan yoktu.

"Şöyle salona geçin"çocuğu yere bırakıp bana döndü. Kadın çocuğu ile içeri geçerken Baran kapıyı kapatıp tam önümde durdu.

"Açıklayacağım. Çok yersiz ve ani oldu ama açıklayacağım."

"Merakla bekliyorum Baran."yüzümü avuçlayıp "derdini öğreneyim açıklayacağım"

"Açıklanması gerekeni merak ediyorum. Ne açıklayacaksın neler oluyor? Evimin salonunda oturan o çocuklu kadın kim? Beynim kurcalanırken beş saniye bile bekleyemem!" 

"Tamam tamam anlatacağım"beni çalışma odasına soktuktan sonra kapıyı kapattı. Bende kollarımı göğsümde bağlayarak dinleme pozisyonuna geçmiştim.

"Aslında kim olduğunu biliyorsun sana bahsettim."

"Kimmiş? Çocuk sana amca diyor? Bana abinlerle ilgili bir şey bahsetmedin?"

"Abin. Senin abin. Mehmet abin. O kız. Sevdiği kız işte. Almanya da olan."gözlerim büyürken kollarım iki yanıma düştü.

Baran da ciğerlerini nefes ile doldurduktan sonra yavaş yavaş verdi. "Eksik anlattım. Ne kadar kızsan haklısın ama o öğrenmeni istemedi. Bende söz verdim ve sözlerime ne kadar sadık olduğumu bilirsin."

"O çocuk kimden? O çocuk abimin çocuğu mu yoksa abim aldatıldı mı?"

"Hayır hayır aldatılma yok. Çocuk abinin. Yapılmış bir hata sonucu hamile kalmış."

"A-abim biliyor muymuş?"kafasıyla reddetti. "Maalesef. Abinin ölümünden sonra öğrendi hamileliğini. Bende Almanya'ya yerleştirdim. Ailesinden gizli ve uzak. Bakımlarını üstlendim. Mehmet böyle isterdi eminim. Ben aynı durumda olsam o da böyle yapardı"elimi masaya vurup "Allah korusun"

"Bir çocuğu olduğunu öğrenemeden göçtü gitti yani? Babalığın sevincini yaşayamadan."gözlerimi yumup kalbime batan sancıyı dindirmeye çalıştım. Artık olayların şoku buna tepki vermemi de engelliyordu.

"Allahım sen yardım et."

"Güzelim."

"Baran ben artık ne tepki verilir ne yapılır bilmiyorum. Abimin çocuğu odada. Benim yeğenim. Ben ağlasam mı gülsem mi sevinsem mi üzülsem mi bilmiyorum."

RUH-U REVAN (berdel)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin