Leyla

41 9 6
                                    

Leyla öldü dediler.
Mecnun sadece gülümsedi.
Ben böyle severken mi?

-Romeo ile Juliet'in aşkı dururken ortada, kimse bana Leyla ile Mecnun falan demesin!

Zaman zaman edebiyat'dan nefret ettiğim anlar olurdu. Sayısız bir çok anı vardı ve hatırlamak gibi bir gaflete düşmemek için odak noktamı değiştirmem gerekiyordu. Hemen ön sırada oturan dünya klasikleri hayranı olan eleman ise buna izin vermiyordu.

- Ferhat ile şirin'de olabilir aslında.

Elisa kendi fikrini belirtirken ben çoktan kendimi savunmaya almış ve Sokrates bir yana dursun, konuşmaya başlamıştım bile.

-Bak siz bile diyorsunuz. Romeo ile kim?

-Juliet.

-Ferhat ile kim?

-Şirin.

-İşte bu kadar. Bakın buradan bile belli Mecnun'un aşkının daha büyük olduğu. Aşkları anılırken ilk Leyla'nın ismi geliyor. Bak Leyla ile kim? Mecnun.

Bu beni her zaman etkilemiş ve eriyip bitmiştim.  Elisa'da bu dediğimden sonra yelkenleri suya indirmiş olacak ki oda Leyla ile Mecnun'a karar vermişti. Ne konuda mı? Dedim ya edebiyat. Tarihin en büyük aşklarını anlatan bir ödev istemişti hocamız. Sınıfı gruplandırmış ve herkese bir çift bulup anlatmasını söylemişti. Her ne kadar başta Yunus Emre diye bas bas bağırsamda, bunun iki insan arasında geçmesi gerekiyordu.

-Ya ne alaka şimdi. Bak o zaman Juliet ile Romeo, oldu mu yani? Hem sonu kötü bitiyor kavuşmadan ölüyorlar. Bu kesinlikle daha etkileyici. Mutlu sonla biten hikayeler sıkıcı olur ve unutulur.

Kavuşmamaları bencede onları daha ilgi çekici yapıyordu. Ama şu aralar kavuşamamak gibi bir düşünce beni kahrediyor. Sonu mutlu bitsin diye uzatmam da bu yüzden.

-Yok ya, kavuşsunlar bence. Hem ne o öyle yok Juliet aslında ölmemişti de Romeo öldü sanıp yıkıldı falan. Sonra Romeo ölüyor, sonra Juliet. Çok karışık bu.

Elisa'da benim gibi düşündüğü için rahatlamıştım. Ama ön sırada oturan, dünya klasikleri hayranı olan eleman, kimlik bilgilerine göre ceren ama bizim aramızda ismi nerenim olarak kalan şahıs ikna olmuyordu.

-Ya sen niye istemiyorsun güzelim Leyla ile Mecnunu?

-Çok klişeler ya. Yok Mecnun çölleri geçmiş falan. Ne bilim, çok fazla etkilemiyor beni.

-Nerenim sen aşk nedir anlamamışsın.

-Konuştu profesör, anlat da anlayalım o zaman. Zaten günlerdir aşığım ben diye dolanıyordun etrafta.

Dilin aşkı yorumlaması güzeldir ama bence dile gelmeyen aşk daha güzeldir.

-Ben nereden anlatayım canım sana aşkı. Git Leyla ile Mecnun'u araştır, öğren.

-Kabul etmiyorum arkadaş. Tamam Romeo falan olmasın ama Leyla'da olmasın. Başka bir aşk bulalım.

Nerenim uzatmaya devam ederken kafamı sıraya koymuş ve gözlerimi kapatmıştım. Pencereden içeri gün ışığı vururken, kafamın içinden bu güne kadar bildiğim tüm aşkları sıralamaya başladım. En kötü Ferhat ile Şirini anlatırdık.

-Gurbeti ben yaşadım!

Elisa'nın haykırması ile korkmuş ve sıradan kafamı kaldırmaya çalışırken bocalayıp yere kaymıştım. Kollarımdan tutup beni yukarı çekmeye çalışan elisa ise bir yandan özür diliyor bir yandanda okuduğu kitabı anlatıyordu.

-Bakın şimdi Itır ve Halil'in aşkı bu. Evleniyorlar ama Halil askere gidince savaş çıkıyor bu yüzden tam 23 yıl ayrı kalıyorlar birbirlerinden. Sonunda kavuşuyorlar tabi ama yinede çok hüzünlüydü. Hatta çok güzel bir sözde vardı;" yeşil bağla ala karşı, yakışmazsa öldür beni".

Güzel ve dokunaklı bir hikayeye benziyordu ama çok bilinmediği için "bu mu tarihin en büyük aşkı, kimsenin haberi bile yok" denilebilirdi.

-Yok ya bunu kimse bilmiyordur.

Sevgili nerenim'de benimle aynı fikirde olduğundan başka bir konu bulmamız gerekiyordu. Tam o sırada zilin çalması ile düşünmeye ara verdim.

-Kızlar evde araştırın, yazarsınız gruba.

-Tamamdır. Hadi Allah'a emanet olun.

...

Naz için hayat daha kolay olmalıydı. Aşkla falan işi yoktu. Matematik ile Fizik dersini shipliyor olabilirdi ama bunun konusunu sunum olarak anlatmak zorunda değildi. Öte yandan ben ve benim gibi garip sözeller, internet'de dolaşıp aşk hikayesi aramak zorundaydı.

-Yok arkadaş bulamıyorum.

Naz'da çözdüğü test kitabından kafasını kaldırıp bana bakmıştı.

-Yine ne oldu?

-Sence Tarihin en büyük aşkı nedir naz?

-Sendirsin kesin, haftalardır Mecnun gibi dolanıyorsun.

Elimdeki silgiyi ona fırlatmıştım ama çevik bir hareketle kendini geri çekmiş ve silgi saldırımdan kurtulmuştu.

-Ne var ya, aşığım diye dolaşıyordun etrafta. Ne oldu şimdi?

-Hamam böceği Naz, tamammı? Hamam böceği!

-Sen bana hakaret mi ediyorsun bana mı öyle geliyor?

Hakaret etmiyordum ama bunu açıklayacak zamanım yoktu çünkü gruba bir sürü mesaj gelmişti. WhatsApp'a girmiştim ama sadece bizim gruptan değil süveyda'dan da mesaj gelmişti.

Arka sıradakiler 7 mesaj. Lara 1 mesaj.

E,lisa
Itır ile Halil diyorum size ama
dinleyen yokki!

Nerenim
7 güzel adam varya. Oradaki
şairlerin aşkı'da olabilir. Birde
şiir yazıyorlarya, daha etkili
olur.

E,lisa
Neren say desem 3 tanesini
sayamazsın ama 7 güzel adam
diyorsun.

Nerenim
Cahit Zarifoğlu, Erdem Bayazıt, Rasim Özdenören, Nuri Pakdil, Mehmet Akif İnan, Alaeddin Özdenören ve Ali Kutlay.

Nerenim
Ne oldu elisa internet mi gitti?

E,lisa
Kablosuz ağa bağlandım bir an.
Tamam biliyormuşsun.

Nerenim
E yani. Bilmeyen de...

Nerenim'in 7 güzel adamı bilmesine şaşırırken süveyda'nın attığı mesaja bakmıştım.

Lara
Olena şiirini hiç duydun mu?

_____

İyi okumalar. Yorum yaparsanız sevinirim. Ayrıca bu bölümde geçen Gurbeti ben yaşadım kitabı benimde çok severek okuduğum bir kitaptan alıntıdır.

Mehlika
Ve şimdi yaşamak denilen şeyin tadına varıyorum...
Seni tanıdıkça...
Zehirli bir bal misali...
Beni öldürüyor hatta içten içe çürütüyorsun...
Ama ben sadece o balın tatlı tarafına bakmakla yetiniyorum...

Merdummgirizz Hesabından hikayeye ulaşabilirsiniz. İyi okumlar.




Vaveyla-LHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin