35: Sinirini Çıkarmak

543 40 6
                                    




Kaya

Saat sabahın dördüydü.

Taylan ne kadar arasam da telefonlarımı açmamıştı.

Bir sürü mesaj atmıştım hepsine saniyesinde bakmıştı ama cevap vermemişti.

Dışarıda bir fırtına vardı ve nereye gittiğini aşırı merak ediyordum, bir yandan da yanımda olmadığı için kötü hissediyordum.

Üstelik kocaman evde yalnızdım. Bu da tüylerimi ürpertiyordu. Tamam ev bilgenin evi olduğu için korunuyordu Vedat amcanın emriyle ama yine de korkuyordum işte, kocaman evde yalnızdım.

Ve Taylanı özlemiştim. Onunla küs kalmak artık zaman kaybı gibiydi benim için. Zaten hayatımızın bir yılını yalnız geçirerek çöp etmiştik, daha fazla ayrı kalmamalıydık.

Kendi kendime salonda düşünürken aniden şimşek çakınca resmen yerimden sıçradım.

Ağzımdan bir küfür çıkarken kendi kendime bir şimşekten korktuğum için kaşlarımı çatarak yanda dünya yıkılsa umrunda olmayan Kömüre çevirdim bakışlarımı.

"Anca uyu sende.." dedim ve koltuğa oturdum oflayarak. "Keşke kedi olsaydım, tek derdim mama saatimi beklemek olurdu." Kömür beni afedersiniz ama sikine bile takmadan tüylerini yalamaya devam etti. Uzanıp onun başını okşarken gözlerimi camdan dışarı çevirdim. Yağmur doluya dönmüş gibi cama tak tak sesler geliyordu.

Telefonumu elime alıp Taylana attığım mesajlara baktım.

Kaya: özür dilerim cidden

Kaya: eğer mesajları görürsen ne yapacağını kestiremedim

Kaya: bilmiyorum korktum işte (görüldü 01.23)

Kaya: gel artık (görüldü 02.13)

Kaya: dışarıda çok yağmur yağıyor.. nerdesin bari onu söyle.

Kaya: Taylan (görüldü 03.30)

Kaya: offf! Cidden off!

Kaya: Cidden çekip gidecek misin hep yaptığın gibi? (Görüldü 04.12)

Kaşlarımı çatarak mesajları okudum ve hepsinde görüldü yediğimi bilmek sinirlendirdi beni. Elimdeki telefonu sıktım ve gözlerimi dışarı çevirerek bir süre oraya baktım tekrardan.

Taylan ne olursa yanıma gelirdi?

Aklıma gelen fikirle elimdeki telefona baktım ve hiç düşünmeden aklımda olan şeyi yazdım.

Kaya: iyi ben dışarı çıkıyorum, görüşürüz.

Mesajı gönderdim ve telefonu koltuk minderlerinin üzerine doğru fırlatıp ayağa kalktım. Yağmur sesi eşliğinde mutfağa gittim. Karanlık beni korkuttuğu için ışığı açıp kendime bir kahve yapmak için kahve makinasının yanına gittim.

Kaç dakika geçti bilmiyorum, kapının açılma sesini duydum. Bu sırada kahvemi içerek mutfak camının önünde oturuyordum.

Adım sesleri hızla mutfağa ulaştı.

"Kaya!?"

Gözlerimi ona çevirmeden kahvemden bir yudum aldım.

"Efendim?"

Nefes nefese olduğunu fark edince başımı çevirip gözlerine baktım. Baştan aşağı ıslanmıştı. Koşarak gelmiş olmalıydı.

"Sen manyak mısın lan!?" Dedi sinirle. Sesinde endişe de vardı.

"Bilmem.. olabilir."

Sakin çıkan sesime karşılık daha da sinirlendi ve yanıma geldi direkt olarak.

"Haksız olduğun şeyde beni deli etmeye devam ediyorsun farkında mısın?"

"Haksız olduğumu biliyorum.. ama seni düşündüğüm için yaptım. Bundan pişmanlık duymuyorum."

Hızla oturduğum sandalyeye eğildi ve ellerini iki yanımdan sandalyeye yasladı. Gözlerindeki sinir ve endişeyi gördüm daha yakından.

"Ne bu şimdi? Arkamdan iş çevirmen yetmiyormuş gibi kendini mi savunuyorsun? Beni düşünmüşsün falan.. İnan bana sarpı öldürmek isteseydim çoktan öldürürdüm. Sen durduramazdın beni."

"Taylan." Dedim kaşlarımı çatarak. O sırada elimdeki kahveyi aldı ve camın önüne koyup elini tekrar sandalyeye yasladı. Suratı direkt benimkinin dibindeydi ve nefesini yüzümde hissettim.

"Sus, Kaya. Şu an çok sinirliyim sinirimi çıkaracak yer arıyorum bence o güzel çeneni kapat." Tek elini sandalyeden çekip saçımdaki bir tutama götürdü.

Kaşlarımı çatarak yüzüne baktım ve yaslandığım yerden birazcık doğrulup dudaklarına yaklaşır gibi yaklaştım. Dikkati anında dudaklarıma indi.

"Kapatmıyorum çenemi falan. Ne yapacaksın? Elini mi kaldıracaksın bana? Çıkar hadi sinirini." Ateşle oynamak o kadar hoşuma gidiyordu ki bi bilseniz...

Gözlerindeki sinirle çatılan kaşları, dudağımda gezinen bakışları anında değişti ve gözleri gözlerime kenetlendi. Anlık olarak cidden korksam da sonra hemen geçti. Elini yasladığı yerden çekip hızla boynuma doğru getirdi ve boynumu tuttu. Sıkmıyordu, sert değildi.. kendime itiraf etmem uzun zaman almıştı ama şu an sert olsa daha çok zevk alırdım diyebilirim. Tabi o bana zarar vermekten çok korkuyordu.

Ne kadar onu sınıra sürükleyebilirim diye düşündüm. Ne yaparsam deli gibi sinir olur, şu an boynuma sardığı parmaklarını sıkardı?

Dudaklarımdaki sırıtışa engel olamadan tek elimi koluna koydum. Gözleri anlamsızca yüzümde geziniyordu.

"Ne düşünüyorsun sen?" Dedi gözlerini kısarak anlamaya çalışır gibi. Bir yandan da boynumu okşadı yavaş yavaş.

Siktir siktir siktir.. çok etkiliyordu beni, vücuduma sıcak bastı resmen utanmasam bacaklarımın titremesine izin verecektim!

"Hiç.." dedim ve dilimle dudağımı ıslattım. Çatılan kaşları normale döndü ve bakışları tekrar yüzüme çevrildi.

"Taylan.. şimdi sen bana bağırıp çağıracaksın, hatta bende bağıracağım kavga edeceğiz psikopatın teki bana mesaj etti diye ama.." nefesimi yüzüne verdim. "Ondan önce.. sinirini çıkarman gerek değil mi? Bana varamazsın.." dudaklarımdaki sırıtış biraz genişledi. "Ama vurabileceğin bir yer var.."

Dediğim son şeyle gözleri direkt olarak gözlerime kenetlenirken dudağımı ısırdım.

Kendime engel olamıyordum! Hiçbir zaman böyle hissetmemiştim sanki, gözlerimdeki şehveti onunkilerde de gördüm.

"Canını yakarım, Kaya. Ciddiyim." Dedi boynumdan ellerini çekerken. Geri çekilmeye kalktığında hızla kolunu tuttum ve gözlerine baktım.

"Beni affetme, kızmaya devam et, sinirlen, deli ol. Şu an umurumda değil. Şu an sadece istediğim şeyi söylüyorum sana. Bana karşı nazik olma, sevişirken bana karşı hiç nazik olma Taylan."




Not; açıklama yapma gereği hissettim nedensiz. Sonuçta benim kurgularım ve yazan kişi benim, ben karar veriyorum ama habire cinsellik yazmamaya çalışsam da bu çifti yazarken otomatik olarak yazasım geliyor aralarındaki gerilim hiç bitmesin istiyorum.

Direkt olarak aşkım bebeğim evresine geçmek istemiyorum aralarındaki gerilimi tamamıyla okuyalım istiyorum ama bir yandan da full cinsellikle sizi sıkmak istemediğim için aralıklı olarak yazıyorum.

Demek istediğim şu ki, rahatsız olursanız o kısımları geçebilirsiniz. Diğer kitapta olduğu gibi belirtmiyorum ama anlaşılıyor nereden başladığı o yüzden içinizde öyle bir his varsa atlayın lütfen 🤲🏻

Diğer bölümde devam edeceğim kaldığım yerden. Burayı okuduğunuz için teşekkür ederim 🤍

Gurur. /bxb/ (Nefret'in yan kitabı.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin