KayaYaslandığım apartmandan bedenimi hafifçe ayırıp gözlerimi topuklu sesi çıkararak yürüyen güzel kadına çevirdim.
Sarı uzun saçlı, uzun boylu manken gibi bir kadındı. İçimde oluşan kıskançlık duygusuna engel olamadan kadına baktım.
Selin beni fark etmeden arabasına bindi ve uzaklaştı.
Uzun bir süre daha arkasından baktıktan sonra bakışlarımı apartmana çevirdim. Saat sabahın 11'i falandı ve ben saatlerdir kadının evden gitmesini bekliyordum. Ne kadar sinirli olsam da Selinin olayla hiçbir ilgisi yoktu, onu üzmek istemezdim.
Hızlıca apartmana ilerledim ve içeri girdim. Sinirime engel olamazken kendimi sorgulamaya vakit bile bırakmadan kapıyı çaldım.
Saniyeler sonra kapı açıldı.
Taylan..
Yutkunmama engel olamadım. O kadar uzun zaman olmuştu ki.. karnım kasıldı hissettiğim şeylerden dolayı.
Üzerinde beyaz bir tişört, siyah bir eşofman vardı. Saçları dağınıktı sakalları yeni çıkıyor gibiydi. Yeni uyanmış olmalıydı sanırım.
Bakışları beni bulunca duraksadı. Ama şaşkın bir bakış atmadı bana normal bir şekilde baktı. Biliyordu geleceğimi.
Sinirle bedenini itip içeri girdim. Ses etmeden kapıyı kapattı ve bana döndü.
"Sen nasıl bir orospu çocuğusun lan!?"
"Kaya." Dedi sadece.
"Bir yıl boyunca beni takip ettin! İnsanlara sordun beni! Bir an cidden.." duraksadım ne diyeceğimi bilemez bir şekilde. "Bir an cidden umurunda olduğumu sandım." Gözlerine baktım. "Ama sen zaten hayatını sevgilinle geçiriyormuşsun!"
"Neden geldin?" Sesinin sakinliğine inanamadım. Sinirim patlayan bir yanardağ gibi ele geçirdi tüm bedenimi. Hızla üzerine geldim.
"Senden o kadar nefret ediyorum ki!" Diye bağırdım sinirle. Yalandı ama en azından istiyordum.
Bedenimi tuttu ve hızla duvara yapıştırdı.
"Sesine hakim ol."
Daha da sinirlendim.
Hem bu kadar sakin olması beni deli etti hem de kendimi aptal gibi hissetmem beni mahvetti. Hangisine sinirleneceğimi bile bilemedim.
Sinirle beni duvarla arasına sıkıştırdığı bedenine vurmaya başladım. Sinirim o kadar büyüktü ki ne kadar vurursam vurayım geçmiyordu. Ama o bana bir şey yapmadı, ne gitmeme izin verdi ne de bana karşılık verdi. Daha da sinirlendim, en sonunda beni hızla duvara doğru bakacağım şekilde çeviri ve kollarını durmam için bedenime sardı.
"Bırak lan orospu çocuğu!" Sinirle debelensem de bırakmadı.
"Sakinleş bırakırım."
Sinirle kollarından kurtulmaya çalıştım ama bedenim yoruldu bir süre sonra. Nefes nefese durduğum sırada uçup giden sinirimin yerini derin bir üzüntü aldı. Öylece dururken gözlerimin dolmasına engel olamadım. Hızla bedenimi tekrar kendine doğru çevirip yüz yüze bakacağımız şekilde beni duvara geri yasladı. Gözlerimi kaçırdım hemen, beni aciz bir şekilde görmesi isteyeceğim en son şeydi.
Bu sefer sakince kollarından kurtulmak için bir hamle yaptım yana doğru. İzin vermedi.
Durdu bir süre. Ben üzgünce halim kalmamış gibi yan tarafa doğru baktım, göz göze gelirsem hıçkırarak ağlardım çünkü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gurur. /bxb/ (Nefret'in yan kitabı.)
Novela JuvenilOkumak için Nefret kitabındaki Taylan ve Kaya sahnelerini okumanızı öneririm. (Not; diğer kitabı okumadan başlayabilirsiniz ama diğer karakterlerden spoiler yemeniz mümkün.) - Yetişkin içerik ✔ Küfür, Cinsellik ve kişiyi olumsuz etkileyecek davranış...