10 : Sihrin Yardımı

92 52 48
                                    

Bölümlük şarkı: Love and War ~ Fleurie

Sabah olmuştu ve ben bu saate kadar Aurora hakkında düşünüyordum.
Ona nasıl sorabilirdim ki?
Freya.
Aslında ondan bahsetmek değil onun hakkında düşünmek bile istemiyorum ama önemli bir konuya gelirsek ve işler ilerlerse Freya konusunu açmam gerekecek.

Şimdi koridorlarda ilerliyorum.
Aurora'nın bir çay saati partisi varmış.
Belirli günlerde, belirli saatlerde diğer prenses yada leydilerle çay içiyorlarmış.

Nerden öğrendin diye sormayın.
Sofia ve bazı hizmetçileri kendime bağladım.
Bana bazı bilgileri veriyorlar.

O yemekten sonra biraz düşündüm. Etrafımda iyi insanlarda var tabii ama soyumun ve kanımın farkına varmalıyım.
Aurora konusunda düşündükte bazı önlemler almaya karar verdim.

Özellikle de en önemli konu benim gücümdü.
Bazı insanlar beni destekliyor ve yardım ediyor olabilirlerdi. Bu güç; benim sihrimdi.
Bu konuya biraz daha ilgi göstermeliydim ve işte bu yüzden Alice ile yapacağımız ritüeli bugüne almıştım.

Kendimden emin olmalıydım.
Katilimin karşısında bile...

Çay odasının kapısının önünde durdum. Derin nefes aldım.
Kapıyı çaldım ve bir hışımla içeri girdim.

Gördüğüm manzara şuydu.
Aurora elinde pembe bir çay bardağıyla kikir kikir gülüyordu.

Bence tam şuan kirpiye benziyordu.

Bu kadın neden hep garip varlıklara benziyor?!

Bana döndüğü an yüzündeki ifade silindi.
Sakince  bana bakıyordu ama masada onu gördüğümdeki aynı hissi yaşıyordum.
Bana sakince bakıyordu ama yine içinde başka düşünceler olduğunu biliyordum.

Orada iki kadın daha vardı.
Karşılıklı oturuyorlardı. Çay saati yapıyorlardı ama ben çay içmektense daha zorlu birşey yapacaktım.

Aurora çay bardağını masanın üzerine bıraktı. Bana doğru geldi, zordan bir kraliyet selamı verdi.
Sanırım kadınlar var diye selam vermişti.
Yoksa selam vereceğini hiç sanmıyordum.

Bana selam verdikten sonra ben ona düz bir ifadeyle baktım ve selam vermedim.

Katilim olabilecek birisine boyın eğip, selam vermezdim.
"Nasılsınız bayan Emery? Sizi buraya getiren şey nedir?"

"Emery diyebilirsin. Seninle daha çok konuşmak istedim. Seni iyice tanımak istedimde, Aurora. Umarım sohbetinizi bölmüyorumdur."

Sakindim ama biraz da ciddi bir tavır takınmıştım.

Elinde çay bardağı tutan kadın bana gözlerini kısarak baktı. Sonra şaşkınca şöyle dedi,
" Aa. Siz... Alf soyunun varisi olan kadın mısınız? Emery'di değil mi? Ahh sizinle tanışmayı çok isterim. "

Bu ilgiye şaşırmıştım.
Aslında bana yapılan her ilgiye şaşkınlık göateriyordum.
Ya kanım için ise bazı şeyler?...

"Evet,benim. Aslında alf kanına sahip olduğumu yeni öğrendim ve bu konu gerçekten benim kapsama alanımın dışında,şuanlık."

Kadın başını salladı,
"Anlıyorum. Kabullenmek ve kendini güvende hissetmek zordur."

Buna gerçektende güldüm,
"Ahh ne?! Pek birşey bildiğinizi zannetmiyorum. Sonuçta bazı travmaları yaşamadınız. Örneğin köle kamplarında hiç bulundunuz mu?"

Kadın başta cevap vermedi. Sorumu yineledim,
"Köle kamplarında. Bulundunuz mu yada gördünüz mü?"

Kadın mırıldanarak,
"Hayır. Yani..."

Sonsuz Kılıç 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin