Hizmetçi (BxBxB)

27

Evet direkt geçin bir kaç bölüme bitiyor kitap haberimiz olsun aşklar fic yazıcam ama o biraz bekleyecek bir kaç bölüm yazayım sonra yayınlarım zaman olmazsa taslaktan atarım

...

Baya içmişlerdi bende çok az içmiştim çünkü ilkimi çok iyi ve net hatırlamak istiyordum. "eve geçelim mi geç oluyor" dedim. Ateş belimi kavrayıp kendine çekip direkt dudağıma yapıştı. Ne yapacağımı bilemedim ani olunca.

Bir kaç saniye sonra kendime elip elimi boynuna atıp öpücüklerin karşılık verdim. Alt dudağımı emmeye başlayınca bende üst dudağını emmeye başladım. Biraz sonra nefessiz kalıp ayrıldım.

Sırıtarak bana bakıyordu. Bir anda göğüsüm de hissettiğim ellerle hemen arkadama baktım topraktı.

Hafif sıktı ve kafasını boynuma gömüp öpmeye başladı. Sağ elimi saçlarına götürüp karıştırdım. "hadi eve gidelim orada başlarız" diyip gülümsedim. İkisinde gözleri ışıldayarak bana baktılar.

Toprak kucağına alınca çığlık atıp sarıldım. Herkes bize bakıyordu ama umurumuzda değildi. Dudağıma ard arda öpücükler bırakmaya başladı. Sonra arabaya doğru gitmeye başladık.

...

Arabadan inip içeriye gittik. Ateş lavaboya gitti, toprak ise koltuğa oturup iyice yayıldı ve ellerini bacaklarına vurup bana sırıttı. Bende seke seke yanına gittim gözü kalçalarımdaydı. Yavaşca kucağına yerleştim.

Gömleğimin 2 3 tane düşmesini açıp öpmeye başladı küçük küçük dokunuşları çok hoşuna gidiyordu bende her hareketini izliyordum. Her şeyi net bir şekilde hatırlamak hissetmek istiyordum.

Boynumu sonrasında yanağıma bir sürü öpücükler konduruyordu. Ellerimi yanağına koyup dudağını öpmeye başladım. Hemen karşılık verdi. Yavaş ve tutkulu öpüşürken ateş arkadan boynumu emmeye başladı.

Vucüdümün yandığını hissetmeye başladım dudaklarımızı ayırdığımız da bir kaç dakika bakıştık nefes nefeseydik ikimizde. Ateş kafasını omzuma koydu "odaya gidelim" diyip hemen kucağına alıp merdivenlere gitti.

İçimde hem heyecan hem korku vardı belki de ilkim diye kendimi onlara bırakacaktım bu zevki yaşamak istiyordum hazırdım evet.

Yukarıya çıkınca yatağa sakince koydu. Bende üstümdeki gömleğin düğmesini yavaşça açıyordum. Onlar 2 tane açıp direkt çıkardılar.

Omuzlarına ve de kaslarına bakarken aldığımı anladım yüzlerine baktığımda pis pis sırıtıyorlardı. "ağzının suyu aktı be bebeğim" dedi toprak.

"bende birazdan sizinki akıcak ama" diyip arkamı döndüm. Gömleyi çıkardım yatağın başına gelip oturdum.

Tam da dediğin gibi oldu benden daha iştahlı bakıyorlardı. Ateş emekleyerek direkt dudağıma yapıştı.

O kadar tutkulu öpüyor ki eriyip bitiyorum altında. Toprak geldi pantolonun fermuarını açtı dudaklarımızı ayırdık. Toprağa baktım aynı gülümseme yine yüzündendi.

Baksırımla beraber çıkarınca biraz uzatım ve bacaklarımı kendime çektim. İkiside fermuarını açıp çıkardılar. Aslında utanmanın bir manası yoktu o yüzden en arsızlığımı kullanacaktım.

Çıkardıklarınsa toprağınkinin kavradım ve yavaşça ileri geri yapmaya başladım. Hareketlerimi izlerken nefes alış verişinin hızladığını fark ettim.

Ateşe bakıp dudaklarımı uzattım anlayıp geldi ve öpüşmeye başladık. Elimi hızlandırmaya başladım. Biraz daha hızlanıp çekiştirdikten sonra ateşin dudaklarından ayrıldım.

Ucunu ağzıma alıp emmeye başladım. Toprağa bakınca kafasını arkaya atmış derin nefesler alıyordu. Yavaş yavaş ağzıma alırken ağzından çıkan küçük mırıltıları duyuyordum.

Hepsini alamayacağımı biliyordum. Bu yüzden baştan da denemedim yavaş yavaş emerek alıyordum.

Ağzımda alabildiğim kadarını alıp geri kalanını elimle kavradım. Diğer elimi de ateşinkine atıp ona da ileri geri yapıyordum.

(çok yazmak istemedim o yüzden kesiyorum buradan)

...

Sabah gözümü acıtan ışıkla açtım. Yataktan kalkıp duşa girdim ateş ve toprak yoktu. Duşu aldıktan sonra üstümü giyindim dün akşam yaşanan şeyler gelince gülümsedim.

Aşağıya indim telefonla uğraşan ikiliyi gördün. Seke seke yanlarına gittim "günaydın sevgililerim" dedim. "günaydın" dedi ikisi de durgun şekilde.

-E"ne oldu neden durgunsunuz"

-T"bir şey olmadı güzelim"

-A"şirketle alakalı ufaklık"

Mutfağa gidip sandviç hazırladım 3 tane. Makinaya tek tek yarım portakalları koydum o kendi kendine sıktı. 3 bardağa da onları koyup tepsiye yerleştirdim.

Yanlarına gidip önlerinde ki sehbaya tepsiyi koydum. "açsınız diye umaraktan biza sandviç yaptım yanına da portakal suyu" dedim. Ateş elimi tutup içini öptü "çok teşekkür ederiz sevgilim" dedi ve alıp yemeye başladı.

Toprak da göz kırpıp aldı. Bende ortalarında oturup video açıp izlerken yedim.

...

-A"tatlım biz şirkete gidiyoruz akşam geç gelebiliriz toplantı var"

-E"bende geleyim mi? "

-T"iş toplantısı seni sıkar sen bizi bekleme ye uyu"

-E"peki"

Biraz darılmıştım yani gelsem ne olacaktı sıkılırsam sıkılayım sevgililerim olduğu sürece sıkılmazdım ben. Aşağıya indim meyve tabağı hazırlayıp telefondan tiktoka girip kaydırmaya başladım.

...

Boş boş oturmaktan sıkılmıştım saat 8 gibiydi onları merak ediyordum arasam bir şey olmazdı herhalde.

Telefonu alıp elime ilk ateşi aradım ama açılmadı. Bir kaç defa daha aradım ama açılmadı. Sonra toprağı aradım değişen bir şey yoktu o da cevap vermiyordu.

Sessizdedir diye düşündüm şoförlerini aradım "kutlay beni toprak ve ateşin bulunduğu yere götür hemen bekliyorum" diyip kapattım.

Odama gidip normal pantolon ve düz bir tişört giyip çeket aldım üstüme. Ayakkabımı giyip dışarıda arabayı beklerim.

5 dakika falan içinde geldi ve götürdü.

...

Gayet lüks ve büyük bir cafe'nin önünde durdu. "geldik efendim" dedi. Teşekkür edip arabadan indim. Cafe'ye girdim etrafa bakındım ama yoklardı. Üst kata çıktığımda 2 kızla oturduklarını gördüm.

Mutlu mutlu sohbet ediyorlardı. Kan beynime sıçradı. Bu yüzden mi gelmemi istemediler yoksa cidden sıkılır diye mi?.

...

Bu hafta final'e kadar yazıcam hepsini bir anda atıcam sonrasında fic'e başlayacağım