5.BÖLÜM "UYANIŞ..."

490 149 134
                                    

Murat aldığı ağrı kesicilerin etkisiyle mışıl mışıl uyudu. Arada bir mırıldansada derin uykusuna devam etti. Destan onun kadar şanslı değildi. Sandalye köşelerinde uyumaya çalıştı. Sabah gözlerini isyan eden bedeninin ağrılarıyla açtı. Genç adam boynuna elini sürterek masaj yaptı. Birazda olsa ağrısı dinen boynunu sağa sola oynattı. Dirseklerini geriye iterek sırtını açtı. Ayağa kalktı. "Hangi akla hizmet sandalyede uyuduysam." Sandalyeye astığı çeketinden telefonunu aldı. Kimse aramamıştı. Özellikle anne ve babası. Murat'ın kazasından haberleri yoktu. Kazanın basına düşmemesini sağlamıştı. Destan kollarını göğsünde birleştirip kızıla boyanan gökyüzünü seyretti. Güneşin doğuşunun habercisiydi.

Murat gözlerini araladı. Gözleri aradığını bulmak istercesine odada dolandı. Camın önünde dikilen kardeşinde takılı kaldı. Ne zaman geldi?Kaç saattir uyuyorum? Hiçbir fikri yoktu. En önemliside ben uyurken kontrole ela gözlüm geldi mi?

"Destan" cılız sesiyle seslendi. Kendi sesi kulaklarını tırmaladı.

"Murat, kardeşim" saçlarını okşadı.

"Su" başını salladı hemen. Bardağa su koydu. Başını kaldırıp suyu içirdi. "Daha iyi misin kardeşim" dudaklarını birbirine bastırdı.

"İyiyim, ela gözlüm nerede?"

"Ela kim?"

"Destan ben aşık oldum. Hemde ilk görüşte."

"Kime?"

"Ela gözlüme..."

"Kim lan ela gözlün?"

"Dokturum" kaşlarını çattı. "Beni ameliyat yapan doktorum" diye açıkladı hemen. Ameliyathaneden çıkan kadını hatırladı. Güzel kadın. Yıllardır kimseyle birlikte olmayan kardeşim ilk görüşte aşık oldu ha. Gelde inanma...

"Kafan mı güzel senin, ilk görüşte aşk mı olur."

Murat dudaklarını araladığı sırada kapı açıldı. Heyecanla kalbi çarptı. "Ela gözlüm geldi." Doğrulmaya çalıştığında Destan yardımcı oldu. Esat Beyi gördüğünde ise hayal kırıklığı yaşadı Murat. Suratı düştü.

"Günaydın."

"Günaydın."

Murat şekeri elinden alınmış çocuk gibi bakıyordu. Doktor son kontrolleri yaptı. Kırık bacağımı ameliyat ettireyim diye mi söz verdin bana. Hemşire gözlerini genç adamdan alamadı. Çok yakışıklı... Pervaneye çekilen sinekler gibi hissetti kendini. Destan yılların çalışmasının meyvesini topluyordu. Yıllar önce kimse tarafından fark edilmezken şimdi girdiği her yerde bir numaraydı.

"Durumunuz gayet iyi, sizi taburcu edebiliriz Murat Bey" adamın sesiyle kendine geldi.

"Hayır, Doktor Hayal'le konuşmadan taburcu olmayacağım" diye itiraz etti.

"Bakın Murat Bey, Hayal Hanım şuan hastanemizde değil. Ailevi meseleden dolayı birkaç günlüğüne izin aldı. Hastalarını devretti."

"Doktor Hayal'le konuşmadan taburcu olmam. Arayın konuşun on dakikalığına uğrasın."

Doktor Esat Hayal konusundaki ısrarına anlam veremedi. Hemşirelerin aralarındaki konuşmayı hatırladı.

"Acil olmadığı sürece arayamayız."

"Buda acil ya da numarasını verin" ela gözlüsünü göremeyecek olma korkusu sardı.

"Mümkün değil" Destan'a döndü. "Beyefendinin taburcu işlemlerini bir an önce başlatın" diyerek odayı terk etti. Murat öylece kalakaldı.

İki Dünya Arasında "Aşk"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin