Bölüm 26

177 11 0
                                    

İyi okumalar 🤍

Rahat bir uykumdan uyanmak ne kadar çok moralimi bozsada yataktan kalkmam lazımdı. Yataktan kalktığım da Emirin oda da olmadığını fark ettim. Belki salondadır diye aşağıya indim.

Telefonumun çalmasıyla tekrardan odaya geçip telefonu açtım. Arayan annemdi.

"Annem. Nasılsın?"

"İyiyim kızım sen nasılsın?"

"İyiyim bende annem."

...

Annemle konuşmamız yarım saat sürmüştü. Saatin ona geldiğini görünce ve Emirden ses gelmeyince telefonu kapatıp aşağıya indim.

"Emir!" Evin içinde yankılanan sesime cevap gelmemişti. Tekrardan bütün odaları dolandım ama Emir yoktu. Belki bahçededir diye bahçeye çıktım.

Evet yanılmamışım. Sevdiğim adam tam karşımda havanın güzelliğini fırsat bulmuş arabasını yıkıyordu.

"Günaydın kocacım." Heyecanlı sesimle Emire doğru yöneldim.

"Günaydın karıcım."

"Niye beni uyandırmadın? Beraber yıkardık arabayı."

"Sen ve araba güldürme beni."

"Pardon?" Emir tartışmayı devam ettirmemek için üzerime hortumla su püskürttü.

"Emir!" Üzerim sırılsıklam olmuştu. Ama bu havada ferahlamama da yardımcı olmuştu. Kızmak istesem bile Emire kızamazdım. Çünkü ben ona kıyamam ki. 

"Söyle karıcım." Pis pis sırıtarak arabasını yıkamaya devam  etti.

"Çok ıslandım ya."

"Bir şey olmaz. Sen istemiyor muydun araba yıkamak?"

"Ben araba  yıkamak istedim kendimi yıkamak değil."

"Olsun. Madem bu kadar çok isteklisin gel yıkayalım."

"Gerçekten mi?"

"Gerçekten." Emir küçük bir kahkaha patlattı uzattığı köpüklü süngeri alıp arabayı yıkamaya başladım.

Araba yıkama işlemi yarım saat sürmüştü. Üzerim güneş sayesinde kurumuştu. Eve geçip kahvaltı yapmak için mutfakta kahvaltıyı hazırladık. Hava güzel olunca bahçede yemeğe karar verdik.

Masa da tek eksik peçetelerdi. Peçeteleri almak için tekrardan mutfağa geçtim. Peçeteleri alıp bahçeye geçecekken kaşının önünde midemin bulanmasını hissedip elimi ağzıma götürüp direk banyoya girdim.

"Esila! İyi misin?"

İstifa ettikten sonra Emiri endişelendirmemek için banyodan çıktım.

"İyiyim sadece biraz midem bulandı. Islaktım ya ondandır."

"Hemen git üzerini değiştir sıkı giyin." Emiri onaylayıp odaya geçtim. Üzerimi değiştirip tekrardan aşağıya indim. Emir kahvaltıya dokunmamış boşa boş etrafı izliyordu.

"Niye yemedin?"

"Seni merak ettim. İyi misin?"

"İyiyim." Emir'e gülümseyip kahvaltımızı yaptık.

"Bugün bir yere gitmek ister misin?"

"Bir yere gitmek değil ama başka bir şey istiyorum."

Görücü usulü Where stories live. Discover now