Blood İn The Water-Hyunlix

Ritual of Truth

Ufak yorumlarınıza gerek duyuyorum....⭐

(Doğruluk Ritüeli)

Yaklaşık beş dakika orada hiçbir şey yapmadan durmuşlardı.

Sabahın ilk ışıkları ikilinin yüzüne vuruyor ortamı sakinleştiriyordu.

Felix hyunjin'in belini bir an olsun bırakmamıştı.
Elleri hala aynı yerdeydi.
Göz yaşları durulmuş, sakinleşmişti.

Hyunjin ise kemanını çalmayı bırakmış , karnında birleşik duran elleri tutmuştu.

Felix hyunjin'in sırtına yaslandığı kafasını kaldırdı ve ardından ellerini onun belinden çekti.

Hyunjin kafasını ona bakmadan konuşan bedene çevirdi.

"Yapamadım. Senin bana yaptığın gibi sana ihanet edemedim. "

Hyunjin arkasını döndü ve koltuğa baktı.
Saf değildi, orada bir kazık olduğunu biliyordu.

"Felix konuşalım, sana herşeyi anlatacağım."

Karşı karşıya duran koltuklara oturdular.

"Amacım onu öldürmek değildi.
Ben sadece senin yaşamanı istedim.
O an ruh eşim olduğunu bile bilmiyordum. "

Felix ona döndü kaşlarını çatarak.

"Neyden bahsediyorsun?"

Hyunjin derin bir nefes aldı ve konuşmaya devam etti.

"Hatırlıyor musun, bana göğsünde ki yaranın neden olduğunu sormuştun? Bende sana büyü için olduğunu söylemiştim."

Felix kafa salladı.

"Evet hatırlıyorum."

"İşte o izi aslında senin öz annen yaptı.
Bir kurttan çocuğu olmuştu ve belli ki bunu hazmedememişti.
Onu bulduğumda bıçakla senin göğsüne derin kesikler açıyordu.
Delirmiş gibiydi.
Annenin ölmesi o an umrumda değildi."

Felix ona ne diyeceğini bilemez hale gelmişti.
Neyin yalan, neyin gerçek olduğunu bilmiyordu ancak hyunjini dinlemeye devam etti.

"Ben seni tanımıyordum bile.
O an sadece seni kurtarmak istedim.
Kim olduğun önemli değildi.
Ben o gün Felix i yada ruh eşimi değil, küçük bir çocuğu kurtarmak istedim. "

Felix bir elini saçlarından geçirdi.
Fazlası ile şaşkındı.
Öğrendiği şeyler eskiden günlük hayatında yoktu.
Buda onu daha çok zorluyordu.

"Ben ne diyeceğimi bilmiyorum."

Hyunjin uzanıp onun elini tuttu.

"Karar ver Felix. İleride arafta kalmaman için karar ver. Abine mi inanıyorsun yoksa bana mı?"

"Ben bilmiyorum... Hanginiz yalan söylüyor yada hanginiz doğru söylüyor bilmiyorum."

Hyunjin kafasını salladı.

"Peki. O halde şöyle yapalım. Bir cadıdan yardım alalım ve doğruluk ritüeli yapalım. "

>⁠.⁠<

Jisung tek başına kaldığı odada korkudan delirmek üzereydi.

Minho jisung kaçtığı için jeonginle kalmasına engel olmuş ve jisung'u en karanlık odaya kapatmıştı.

Odada bir yatak ve bir gardırop dışında bişey yoktu.

Pencereler ise ortalama altmış kilo olan bir insanı bırak küçük bir farenin bile geçemeyeceği bir küçüklükteydi.