Biraz yorum mu yapsanız..?
...
"İçinden bir şeytan çıktı." Vien'in mırıltısı ile gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı Jisung.
"Onun bu tatlı suratından, buraya geldiğinden beridir yaptığı davranışlarından sonra bunu beklemiyordum."
"O böyle eğitildi Vien."
Güneş krallığı; halkı, askerleri ile iç içe bir yerdi. Tek bir kral vardı, evet ama o kral halkın, askerlerine, kumandanlarına danışmadan doğru düzgün hiçbir şey yapmazdı.
Ay krallığı içinse yalnızca kralın -artık kraliçenin- dedikleri önemliydi; diğerlerinin fikirleri sadece göstermelik için dinlenir ve asla uygulanmazdı.
Bu yüzden vârisin bu davranışı kumandanlar arasında epey konuşulmuş, Vien'in ise şaşkınlıktan ne yapacağını şaşırmasına sebep olmuştu.
"Bu kadar berbat mı yönetim anlayışınız?"
"Berbat," diye sorarcasına konuştu Jisung, kaşları çatılmış ve Vien'de gezdirmişti gözlerini. "Vien, belki de bu en doğrusudur."
"Bu kadar zalim olmak mı? Seungmin'in hayatını etkilediğinin farkında mısın?"
Omuz silkti Jisung. Seungmin'i sevmiyordu, ona olanlar çokta umrunda değildi.
"Hepiniz arkadaşsınız Vien, bu yüzden onların yönetime dahil olmasına izin veriyorsunuz lakin bu normal değil. Başta tek bir kişi olmalı, belki diğerlerinin fikirlerini alabilir ama en son cümleyi kralın söylemesi gerekli."
"Katılmıyorum." Kafasını iki yanına salladı Vien. "Herkesin eşit olduğu bir dünyadayız."
"Herkesin eşit olduğu bir dünya yalnızca masallarda olur Vien. Kimse eşit değil, etrafına bakındığında bunu daha iyi anlayabilirsin."
Gözlerini denizden ayırdı Vien, önce Jisung'a dikti ve sonraysa onun yaptığı gibi gözlerini geminin içerisindekilerde gezdirdi.
"Kumandanlarınızın birçoğu kendini bir şey sanıyor, belki de kral olarak görüyor kendini ve askerlerinizi ezmekten çekinmiyor."
Gözlerini Jisung'un kafası ile işaret ettiği kumandanı ve sanki azarlanıyormuş gibi görünen karşısındaki iki askeri buldu.
"Sence bu eşitlik mi? O kumandanın diğer askerleri ezmesi bir eşitlik mi?"
"Eminim başka bir sebebi var."
Göz devirdi Jisung. Vien fazla iyi kalpli biri miydi yoksa salak ayağına yatmayı mı seviyordu anlayamıyordu.
"O zaman şöyle yapalım Vien, kadınları ve çocukları güvenli olarak tanımladığınız adaya gönderdiniz. Onlar savaşamaz mı, eşit değil miyiz?"
Gözlerini Jisung'un gözlerine dikti Vien ve "Sana haklısın demeden bu konuşmayı bitirmeyeceksin değil mi," diye homurdandı bir sitemle. Kollarını önünde birleştirdi ve kafasını yana yatıran Jisung'un suratına bir yumruk atıp atmamak arasında kaldı.
"Haklıyım çünkü Vien. Kimse eşit değil. Sen istemediklerini görmüyorsun, istediklerini görüyorsun. Şöyle bir etrafına bakındığında senin için kötü olan Minho'nun yönetim anlayışı mı yoksa herkes güç bahşeden sizin yönetim anlayışınız mı?"
"Tamam tamam." Alnına vurdu Vien. "Bizim her şeyimiz kötü. Ne düzgün bir ticaretimiz var ne de yönetimimiz iyi."
"Bunu sizi kötülemek için söylemiyorum Vien, beni yine yanlış anlıyorsun. Ben yalnızca halkın yönetime bu kadar fazla dahil olmamasını söylüyorum, Minho'nun yönetim anlayaşının harika olduğunu değil."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Twisty/ Bangİnho
FantasyÖlmek istemeyen Ay Krallığının tek varisinin yapması gereken iki şey vardı: Kraliyetinden kaçmak ve kendini güvenceye almak için Güneş Krallığının kralı ile evlenip tahtın başına geçmek.