~Sunyeon~Gördüğüm manzara harikaydı ama Minji Jungkook'tan ayrıldığında Jimin onlara doğru ilerlemeye başlamıştı. Yüzünü süzdüm. Bu davranışa çok mu kızmıştı? Ama neden? Jimin'in yüzünde kızgın bir ifade görmeyi beklerken, o daha çok kırgın gibiydi. Zaten tam anlamıyla Minji ve Jungkook'un yanına gitmemişti. İkili ayaklandığında Jimin yutkundu. Bakışları az önce ikisinin arasında gidip gelirken, şimdiyse sadece Jungkook'a odaklıydı.
Jungkook alt dudağını ıslattı ve üzgün bir ifade takındı. Minji'yi öptüğünü Jimin'in görmesine mi üzülmüştü, yoksa pişman mı olmuştu? Jungkook'un konuşmasıyla ona baktım.
"H-hyung."
Jimin kısa bir süre Jungkook ile göz kontağı kursa da, ardından başını öne eğip ellerini yumruk yaptı. Bunun sebebi kızgınlık mıydı? Yoongi'nin koluna girdim. Jimin cidden Jungkook'a kızmış mıydı? Yoongi düşüncelerimi fark etmiş gibi, eliyle kolumu okşadı. Hepsi susuyordu. Peki sebep neydi? Herkes onların gözü önünde birlikte olurken sorun yoktu da, Jungkook ve Minji birlikte olurken mi sorun vardı?
Jungkook öylece duran ve yere bakan Jimin'e doğru birkaç adım attığı sırada unnie'ler de Minji'nin yanına gelmişti. Saeji unnie Minji'yi sarmalıyordu ve gülümsüyordu. Minji anlık olarak unnie'lere baktı ve başını hemen Jimin'e çevirdi. O da şaşkındı.
"O-oppa?" diyordu sesinin titremesine engel olamadan. Minji'nin hemen ardından Jungkook'un sesi duyuldu.
"Hyung hadi ama! Ben-"
"Bu konuyu seninle konuşmuştuk," diyen Jimin Jungkook'un sözünü bölmüştü. Jungkook susup başını eğince Jimin başını kaldırıp Jungkook'a bakmıştı. Bense konuştukları bu konunun onların arasını bozup bozmayacağı ile daha çok ilgileniyordum. İşte bu olursa, bunu kaldıramazdım. Jimin devam etti.
"Alfred'in yanından dönerken... ormanda sizi bulduğumuzda bu konuyu konuşmuştuk. Jungkook bundan rahatsız değilim! Ama rahatsız olmamam, sizin birlikteliğinizin yıkılmayacağına inanmamı ne yazık ki sağlamıyor. Bunu herkesin içinde dile getirmek istemiyorum ama... Sahip olduğum tek ailemin yıkılmasını istemiyorum Jungkook. Böyle davranarak daha sonra birbirinizden kopmanızı izlemek istemiyorum. Birbirinizi kırdığınızı görmek istemiyorum!"
Jimin yavaş yavaş dolmaya başlayan gözleriyle tüm bunları söylerken, hiçbir şekilde kızgın durmuyordu. Sadece korkuyordu, gergindi ve endişe ediyordu. Jungkook ve Minji'nin ilerleyip de bir anda ayrılmasından korkuyordu. Susuyordu ve hala başını öne eğen Jungkook'a bakıyordu. Ardından hiçbirimize bir şey demedi ve ilerlemeye başladı.
"Jimin!" diye bağırdım ve ileri atıldım ama Yoongi bileğimi kavrayarak beni durdurdu. Endişeye kapıldım. Ya tek başınayken başına bir şey gelirse? Kısa bir süre öylece hareketsiz kalan, şoktaki ekibin üzerine, Jungkook başını kaldırdı. Jimin'in gittiği yola baktı ve hiçbirimize bir şey demeden vampir hızını kullanarak ona yetişti. Namjoon ise şoktan yeni çıkmış gibi bize baktı ve eliyle işaret ederek, "Gidelim!" dedi. Onayladık ve onu takip ederek diğer ikisinin yanına gittik.
Jungkook Jimin'in kolunu tutuyordu ve tam konuşacağı sırada Hoseok araya girdi.
"Jimin neden böyle yapıyorsun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampire Mansion⁴ : Tilki
Vampiros~~ "Oturmak ister misin?" diye sorduğunda başını olumlu anlamda salladım ama oturmadan önce görüş alanıma bir şeyler girdi. Şu an beni tutan Jungkook'u görmem gerekirken onu görmüyordum. - Malikaneye yakın bir yerdi, fazla yakın. Ağaçlık alanın oldu...