~Giriş~ "Tutsak"

73 9 8
                                    


Birtakım hırıltılara karışan acı dolu inlemeler duyuluyordu. Çıtırtı seslerine bakılaraktan bulundukları ortamda bir ateş yanıyordu. Tüm o karanlığı aydınlatan minik bir ışık kaynağı vardı. Tamamen siyah giyimli, orta boylu bir kişi, içini oyarak mağara yaptıkları dağın içinde dikiliyordu. Önünde 3 ayaklı, uzun bir masa vardı ve üzerinde bir nesne duruyordu. Siyah giyimli kişi, ellerini öne doğru, o yuvarlak cisme doğru uzatmıştı. Bembeyaz olan kürede bir şeyler görünmeye başlamıştı. Bir malikane ve kalabalık bir grup.

Siyahlı, yapıyor olduğu büyüyü bozmadan, arkasına dönerek hırıltılara karışan inlemelerin sahibinin yanına ilerlemeye başladı. Elleri bileklerinden zincirle ve kelepçe ile bağlanmıştı. Oturur bir pozisyondaydı ve uzun süredir elleri zincirden ve o sıkı kelepçeden kurtulmamıştı. Kelepçenin sıktığı yerler zavallı bedenin bileklerini tahriş etmişti. Canı yanıyordu ama yine de mutluydu. Mutluydu ama yine de korkmuş ve endişeliydi.

Siyahlı kişi bu çaresiz ve güçten düşmüş tutsak bedenin tam karşısına dikildi ve "Korkuyor musun?" diye fısıldadı gencin bedenine doğru.

Açlıktan susuzluktan ve yorgunluktan halsiz çıksa da sesi, "Beni korkutacak bir tip... değilsin," diyebilmişti.

Siyahlı sinir bozucu bir gülümseme takındı. Bu zavallı bedenin hala her şeye rağmen cesur ve gözü kara olmasını takdir ediyordu. Ellerini arkasında birleştirdi ve acıyan bakışlarla inleyen bedene baktı. Derin bir nefes alıp konuştu.

"Seni misafir etmekten ne büyük zevk aldığımı bilemezsin. Ama merak etme. Yakında, senin yanında bu acıyı paylaşacağın kader arkadaşların olacak."

Can çekişen bedenden biraz uzaklaştı. Her şey harika gidiyordu. Plan tıkır tıkır işliyordu. Tüm bu başarıdan siren bayağı bir mutlu olacaktı. Tabii planda hesapta olmayan bir terslik olmazsa...

Vampire Mansion⁴ : TilkiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin