33. Bölüm "Aşk İlacı"

1.1K 42 18
                                    

⛓️

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

⛓️

Flashback
Süsen, Cenk'in kaldığı eve girdiğinde korkuyla baktı sağa sola. Nasıl çıkabileceğini düşünüyordu bu evden. Cenk Süsen'in yanına yaklaştı. "Ne istiyorsunuz benden?" diye sordu Süsen cesurca.
Cenk'in kaşları yukarı doğru kalktı önce hayretle. Ardından cevapladı bu soruyu. "Senin yüzünden Luca hala hapishanede! Güle oynaya hayatına devam edeceğini mi zannediyordun?"

Cenk'in Süsen'in üzerine doğru yürümesi ile Süsen geriledi. Odada yalnız ikisi yoktu. Cenk'in korumaları olan iri yarı iki adam daha vardı. "Bu yaptığının bir bedeli olacaktı." dedi Cenk ve eli, giydiği ceketin iç cebine gitti. Süsen korkuyordu. Ömer'in bir an önce kendisini bulması için dualar ediyordu. Elinden gelen başka hiçbir şey yoktu şuan için.

Cenk'in parmaklarının arasında gördüğü şırınga ile kaşlarını çattı Süsen. "O ne?" dedi korkuyla. Ardından bir adım daha geriye doğru ilerledi.
Karşısındaki adam hiçbir şey söylemeden gülümsedi sadece. Bunun masum bir gülümseme olmadığının farkındaydı Süsen.
"Hayır, yapma!" dedi direnerek. Artık sırtı dış kapıya değmişti. Hızla arkasını dönüp çelik kapıyı zorlamaya başlarken Cenk hızlı davranıp kolundan tuttu Süsen'i.

"HAYIR YAPMA! N'OLUR BÖYLE BİR ŞEY YAPMA BANA!" diyerek bağırdı Süsen çırpınarak.
Kapı kilitliydi, açılmıyordu. Cenk Süsen'i yere doğru savurdu. Ardından üzerine doğru yürüdü. "SAKIN! SAKIN YAPMA!" Çok korkuyordu. Elinde tuttuğu iğnenin içindeki sıvının ne olduğunu bilmiyordu ama iyi şeyler olmadığını tahmin edebiliyordu Süsen.
"Luca'nın selamı var." diye konuştu Cenk. Ardından Süsen'in üzerine doğru yürüdü.
Süsen düştüğü yerden kalkıp kapıya doğru koştu tekrar. Yine tüm gücüyle zorladı kapıyı. Bu sefer korumalar devreye girmişti. Süsen'i sağ ve sol kolundan kaldırıp, Cenk'in karşısına kadar sürüklediler. Genç kadın gitmemek için diretse de, zorlasa da bu kocaman korumalara karşı gelmek zordu.
"YAPMA DİYORUM! ALLAH'IN BELASI! SAKIN! SAKIN!"

Korumalar kollarından tutmaya devam ederken, Cenk de üzerine doğru yaklaşmıştı. Elinde tuttuğu şırıngayı Süsen'in boynuna doğru yaklaştırdı.
"HAYIR! HAYIR YAPMA! YALVARIRIM YAPMA!" Süsen başını sağa sola çeviriyor, kendince engel olmaya çalışıyordu karşısındaki adama.
Bir yandan da sesini Ömer'e duyurmaya çalışıyordu ama olmuyordu.
Başı çok kötü beladaydı ama yanında Ömer yoktu.

Korumalar, Süsen'in kaçmaması için kollarını sıkı sıkı tutarken, Süsen ellerinden kaçmaya çalıştı. Çırpınıyordu ama boşunaydı bu çırpınışları.
"HAYIR! HAYIR YAPMA! KİMSE YOK MU? ÖMER... YARDIM EDİN!"

Süsen'in yardım çığlıklarını kimse duymadı. Sadece beş saniye sonra, boynundaki damarın biraz alt tarafında hissetti iğnenin sivri ucunu.
Çok direndi, çok uğraştı ama sesini duyuramadı kimseye.
Bedeni yavaş yavaş kendini bırakırken, korumaların tutmasına gerek kalmamıştı artık.

Sır ve Aşk-SüsÖmHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin