DARMADUMAN

2.1K 44 13
                                    

KALBİ DURMUŞTU
Beynimde bu kelime tekrarlanıp duruyordu. Sürekli olarak odaya doktorlar girip çıkıyordu. Cengiz'in yere çöküp öylece durduğunu gördüm. Hemen yanına eğilip sırtından ona sarıldım.
Raperin sadece"Annem!" Diye bağırıyordu. Ayağa kalkıp camdan baktığımda doktor kalp masajı yapıyordu. Sadece izliyordum elimden gelen hiç bir şey yoktu. Monitörde tekrar kalp atışı gördüğümde elimi kalbime götürdüm. İki tane hemşire başında biri serum takarken birisi gözlerini kontrol ediyordu. Doktor odadan çıktığında direk bana bakarak konuşmaya başladı.
"Kurtardık" dedi sadece.
"Allah'ım sana şükürler olsun" diyerek Hazal doktorun yanına geldi. Cengiz'e baktığımda hala aynı şekilde yerde duruyordu. Koşarak yanına gittim ve eğilip yüzünü avuçlarımın arasına aldım.
"Cengiz kurtuldu" dedim ama tepki vermiyordu sadece bir noktaya odaklanmış öylece yeri seyrediyordu.
"Cengiz kendine gel bak kurtuldu Halamız iyi"
"Gerçekten mi?" Dedi
"Evet kurtuldu hadi kalk kurban olayım" dedim. Bi anda beni başımdan tutarak göğsüne çekerek sıkı sıkı sarıldı.
"Geçti birtanem" diyerek elimi ensesine koydum.
Omuzlarından tutarak kalkması için hamle yaptım. Geçip koltuklara oturduğumuzda başımı çevirip kızlara baktım. Doktor birşeyler anlatıyor onlarda sabırsızca dinliyordu. Firnaz babaanneyi sedyeye koyup götürmüşlerdi.
"İyisin değil mi Cengiz" diyerek Jinda yanımıza geldi.
"İyi iyi bir şey yok sen git" diyerek tersledim. Ters ters yüzüme bakınca hayırdır der gibi başımı salladım göz devirerek arkasını dönüp uzaklaştı. Normalde olsa o gözlerini oyardım ama ne yeri ne de zamanıydı şu an.

BEHRAM KILIÇARSLAN

Şevin halamın iyi oldugunu duyduktan sonra Raperin bi anda ortalardan kaybolmuştu. Koşarak koridoru terk ettiğimde nerede olabileceğini düşünmeye başlamıştım. İlk aklıma gelen tuvalet olduğundan direk oraya yöneldim. Kapıyı açar açmaz bi ağlama sesi işittim ve evet bu ses Raperine aitti. Tuvaletin kapısını kapatıp üstündeki anahtarla kilitledim. Kabinlerin oraya hızlı adımlarla gittiğimde kendini en sonuncuya kapatmıştı. İtekledigimde tahmin ettiğim gibi kapıyı kilitlemişti.
"Raperin hadi aç güzelim kapıyı" diyerek kapıya vurdum ama açmadı.
"Raperin lütfen açarmısın?"
"Git Behram" diye bağırdı.
"Hayır seni almadan gitmem"
"Git Behram istemiyorum"
"Lütfen rica ediyorum kapıyı açarmısın Raperin" dedim ama tek bir hareketlilik bile yoktu. Kolumu kapıya dayayıp başımı da koluma yaslayarak sıkıntılı bir nefes verdim.
"Raperin lütfen! Bak kapıyı kırarım aç" dedim o sırada bir hareketlilik oldu ve kilidin çevrilme sesini duyunca geri çekildim. Ağlamaktan gözleri kıpkırmızı olmuştu. Direk içeri girerek boynuna sert bir şekilde sarıldım. Hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.
"Şştt geçti güzelim" diyerek elimle başını okşadım.
"Annem giderse ben yapamam Behram. Bebeğim de gitti babam da gitti annem gidemez"
"Tamam gitmiyo bir yere kurban olduğum sakin ol"
"Gidemez keşke anneler ölümsüz olsa Behram" dedi.
"Keşke Raperin keşke ölümsüz olsalardıda gitmeseydi benim annem de"
Bi anda geri çekilerek kendini toparlamaya çalıştı.
"B-ben özür dilerim Behram yani şey.."
"Tamam Raperin özür dilenecek bir şey yok. Benim annem yok diye seninde kendini kötü hissedecegın bir durum yok"
"Tamam gidelim lütfen" dedi. Önce boynundan tutup kendime çektim daha sonra dudaklarına uzun bir öpücük bırakarak elinden tutup geri döndük.

              DİLŞAH KILIÇARSLAN
"Halacım açarmısın ağızını lütfen ama"
"Ulan gelin yemiyorum diyorum sana"
"Off hala ama yemen lazım"
"Banane" diyerek omuz silkti Şevin hala. Yaklaşık 6 7 saat olmuştu uyanalı hepimiz biraz yemek yemesi için etrafında pervane olmuştuk.
"Annecim yemen lazım ama" dedi Hazal
"Yav gidin başımdan dur dır dır"
"Yeme anne tamam yeme" diye isyan etti Hazal.
Bende çok yorulmuştum ve acıkmıştım. Dışarı çıktığımda Cengiz koltukta telefona bakıyordu.
"Cengiz" diyerek yanına gittim ve koltuğa oturdum.
"Efendim güzelim"
"Şevin hala yemek yemiyo bende daha fazla ısrar etmedim öyle bir nazlı halan var ki etrafında sinek olduk kızlar palyaçoya çevirdiler beni biraz gülsün diye sinirlendim en son" dedim.
"Oyy karım" dedi ve boynuma sarılarak anlımdan öptü.
"Acıktın mı?" Dedi tatlı bi tavırla
"Acıktım değil acıktık yani hamileyim ben sabahtan beri ayaktayım"
"Tamam eve bırakayım seni biraz dinlen yemek ye sonra halamın odasını hazırlarsınız Eslemi'de alalım" dedi başımı sallayarak yerimden kalktım. Firnaz babaanneyi Azad eve götürmüştü bende gidip sadece yemek yemek istiyordum. Odaya girdiğimde Eslem koltuğa uzanmış boş boş bakıyordu etrafa
"Eslem hadi kalk eve gidiyoruz" dedim.
"Ay yemin et. Ayaklarıma karasular indi yemin ediyorum" diye bi anda ayağa kalktı.
"Hele benden ne çabuk sıkıldınız siz" dedi sitemkâr bi tavırla Şevin hala
"Ay hala ne alakası var hamileyim ben bi gidip yemek yiyeyim Allah rızası için"
"Hadi seni anladım gebesin iki canlısın da bu eşşegin kızı ne nazlanıyor"
"Tamam halam gelecegım bi duş alayım " diyerek yanağına bir öpücük kondurdu. Arabaya bindiğimizde Eslem direk uyumuştu. Benimde gözlerim gittiği direnmeden direk uyku moduna geçtim. Cengiz bizi uyandırdığında tabiri caizse mal gibiydik resmen. Odaya girer girmez kendimi direk yatağa attım ve gözlerimi kapattım. Uyandığımda uzun zamandır bakmadığım telefonum aklıma geldi. Hemen elime alıp açtım ve direk annemi aradım. İlk çalışta direk açıldı.
"Annem" dedim
"Kuzum, Dilşah'ım nasılsın iyimisin?"
"İyiyim annem çok şükür siz nasılsınız?"
"İyiyiz yavrum biz sen anlat nasıl gidiyor var mı bi sıkıntın?"
"Bi sıkıntım yokta benim Şevin hala merdivenlerden düşmüş kafasını merdivenlere vurduğu için direk hastaneye kaldırdılar"
"Amanın iyi mi şu an nasıl?" Dedi annem telaşla
"İyi anne çok şükür bir şeyi yok hastanedeydik hepimiz eve geldim uyudum sonra seni arayayım dedim"
"İyi yapmışsın kuzum benim dikkat et olur mu bak sen hamilesin"
"Ediyorum annem merak etme"
"Hastaneye gittin mi kontrole bebek nasıl iyi mi?"
"Daha fırsat bulamadık be anne o kadar yoğun bir haftaydı ki"
"Kızım bunun geçiştirmesi olmaz git en kısa sürede hem ne oldu ki?"
"Evimiz harem oldu anne" dedim
"Ne diyon Dilşah" dedi
"Ya konaktakiler birbirleriyle sevgili de onlar ortaya çıktı falan yoğun bir haftaydı işte"
"Aboo Cengiz öldürür valla"
"Öldürecekti zaten de zor tuttuk yemin ederim çatmaya yer arıyo zaten şu aralar susuyorum bana bulaşmasın diye"
"Aman annem sinirlendirme kocanı" dedi
"Tamam annem ben şimdi kapatıyorum ararım seni sonra"
"Tamam yavrum beni habersiz bırakma"
"Tamam annem hadi öptüm" dedim ve telefonu kapattım. Eve gelir gelmez uyumuştum ve yemek yememiştim. Hemen mutfağa indim ve güzel bi sandviç hazırladım kendime. Hala uykum vardı ama uyanık kalmam gerekiyordu. Yapılacak bir ton iş vardı ve Buda Eslem le bana düşüyordu.

          JİYAN&ROJDA KILIÇARSLAN
BEN JİYAN GÜZELLER GÜZELİ KARDEŞİM BU GÜNLÜĞE ROJDAYLA BİRLİKTE YAZIYORUZ. ODA SANA BİRŞEYLER SÖYLEMEK İSTİYORMUŞ.
O GÜN ABİME BENİM YERİME SARILIP SIKI SIKI ÖPTÜĞÜN İÇİN ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM DİLŞAH UMARIM MUTLU BİR YUVAN OLUR
ROJDA...
SENİ ÇOK SEVİYORUZ KARDEŞİM BENİM. UMARIM MUTSUZ DEĞİLSİNDİR BİLİYOSUN KÜÇÜKKEN HEP O GÜZEL YEŞİL GÖZLERİNDEN YAŞ AKITANI PERİŞAN EDERDİM. NE KADAR BÜYÜMÜŞ OLSAN DA SEN BENİM HALA O MİNİK KIZIMSIN. UMARIM YEĞENİN SANA BENZER ZİLŞAN GİBİ SANA ÇOK DÜŞKÜN OLUR YEMYEŞİL GÖZLER SİMSİYAH SAÇLAR KALBİM DE RUHUM DA SANA EMANET NEFESİM
EZBERİMDE YÜZÜN HALA O KİPRİKLERİN
JİYAN KILIÇARSLAN

ZORLA AŞK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin