10.Bölüm

7.4K 423 85
                                    

Günün ikinci bölümünü de atıp aradan çıkmak için geldim.

İyi okumalar.

Ege telefona bakarken gözleri parlamıştı. Biyolojik kardeşleri ise bu durumu görünce arayan kişinin kim olduğunu daha çok merak ettiler.

"Ben bahçeye çıkıp konuşayım, siz rahatsız olmayın." dedi Ege. Sesinden bile heyecanı anlaşılıyordu.

"Sorun değil, burada konuşabilirsin."

"Hayır hayır, siz devam edin." Ege konuştuktan hemen sonra koşar adım bahçeye çıktı. O sırada telefonu kapanmıştı. Kendisi arayacağı sırada Arda tekrar arayınca hemen açtı.

"Arda'm! "

"Ege iyi misin?" Aynı anda konuşmuşlarıdı ve Arda'nın sesi endişeli geliyordu. Ege odaya çıkarken telefonunu almadı diye kendine kızdı içinden. Çünkü ne olursa olsun ikisi birbirini aradığında hemen açarlardı ve eğer açmazlarsa karşıdaki kişi bir sorun olduğunu düşünürdü.

"İyiyim, iyiyim. Odaya kıyafet değiştirmeye çıkmıştım. Telefonu salonda unutmuşum."

"Ya ben de sana bir şey oldu sandım. Ee nasılsın, alışabildin mi?" Ege Arda'ya her şeyi olduğu gün anlatmıştı ve Arda şu an yanında olmadığı için daha sık arayıp durumu kontrol ediyordu.

"Yani daha dün bir bugün iki, hemen alışamam. Ama alışmaya çalışacağım."

"Kardeşlerin nasıl? Oğlum ben bir abiyle her gün tartışıyorum sen 4 abi ile ne yapacaksın merak ediyorum." Gülerek söylemişti Arda çünkü abisini çok seviyordu. Araları çok iyiydi. Öz kardeş olmasalar da Kayra onu öz kardeşi gibi seviyordu.

"İyiler, yani daha çok zaman geçiremedik ama bana karşı kötü bir davranışları yok."

"Şimdi ne yapıyorlar?"

"Sen aramadan önce salonda beni tanımak için soru soruyorlardı. Sen arayınca da ben de bahçeye çıktım."

"Ee o zaman ben kapatayım akşam konuşalım seninle. Onlara da ayıp olmasın. Zaten iyi olduğunu öğrendim."

"Tamam o zaman. Ama akşam görüntülü konuşuruz tamam mı?"

"Tamam tamam. Hadi öptüm bebeğim. Görüşürüz."

"Ben de öptüm Arda'm. Görüşürüz." Ege telefonu kapatıp salona doğru ilerledi. Zaten o salondan çıktıktan sonra herkes düşüncelere dalmıştı. O yüzden kimse konuşmuyordu.

"Kusura bakmayın. Bunu açmam gerekiyordu." Ege özür dileyen bir sesle söylemişti ama az önce Arda ile konuşmasından yüzünde kalan gülümsemeyi silmiş ve duygusuz duruyordu. Neyse ki Demirci kardeşler iki günde onu tanıyıp yüzünün ifadesizliğine alışmıştı.

"Sorun değil, önemli bir şeydi sanırım. Bir sorun mu var?"

"Hayır, sorun yok."

"Çok fazla çalınca biz de endişelendik, bir sorun olduğunu düşündük."

"Arkadaşım aramış da. Normalde ilk arayışında açmazsam bir sorun olduğunu düşünüp aramaya devam ediyor." Ege mahcup olduğu için açıklama gereği duymuştu.

Ege ailesi ile tanışmaya çalışırken adam da onu arıyordu. Sadece birkaç gün yetimhaneye uğrayamamıştı ve hafta sonu gittiğinde Ege'nin orada olmadığını gördü.

Gidebileceği her yere baktı. Sahil kenarındaki gizli yerine, çalıştığı kırtasiyeye, yetimhaneye... En sonunda ona görünme pahasına yetimhaneye girdi. Ama öğrendikleri onun için pek iç açıcı değildi.

Geç Bulunan Mutluluk [BxB]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin