Evet arkadaşlar yine ben. Şimdiden söyleyeyim, yarın sabah bölüm atamayabilirim ama yine de yarın iki bölüm atmaya çalışacağım.
İyi okumalar.
Yatakta Kayra ile yan yana oturmuş, başımızda zebani gibi dikilen dört abime bakıyorduk. Bizi öyle gördükten hemen sonra Kayra'yı benim üzerimden alıp yataktan çıkarmış, beni de kucaklarına almışlardı.
Bir süre Kayra'ya ölümcül bakışlar attıktan sonra beni yatağa oturtmuş, Kayra'ya da ayakta beklemesini ve kıpırdamamasını söylemişlerdi.
Onlara 'her işi yaptırabilecek bakışları' mı atıp Kayra'yı yanıma oturtmalarını sağlamıştım.
"Ee, sizi dinliyoruz. Niye konuşmuyorsunuz?"
"Ne konuşmamızı isterdin Atlas abi?" Tatlı bir gülümseme ile baktım ona.
"Mesela biz geldiğimizdeki halinizden bahsedebilirsiniz." Aras abim gözlerini kısmış, kollarını göğsünde bağlamış, Kayra'ya bakıyordu.
"Aslında anlatılacak bir şey yok. Sadece sevdiğim çocuğa onu sevdiğimi gösteriyordum." Pişkin pişkin konuşup sırıtan Kayra'ya baktı Pars abim.
"Bak hele bak. Seni içeri tıkarım çocuk, şansını zorlama."
"Ne o abi, ben sevdiğimden uzak mı kalayım?" Masum bir şekilde sorduğum soru ile kıskançlıktan kısılmış gözlerini düzelterek yumuşayan bakışları ile baktı bana.
"Yok abim yo- Bir dakika, ne? Sevdiğim adam mı?" Gözlerini şokla açıp bana baktı.
"Evet niye şaşırdın ki?" Onlara inat Kayra'nın elini tutup parmaklarımızı kenetledim.
"Sevgilim ile beni ayırmaya mı çalışıyorsunuz yoksa?"
Dördünün de kafası bir elimize bir bana bir de yanımdaki sevdiğim oğlana dönüp duruyordu. O kadar senkronize hareket ediyorlardı ki böyle bir ortamda olmasam kahkahalar ile gülerdim. Ama kendimi tuttum.
Zaten abimler gelmeseydi ona istediği şansı vereceğimi söyleyecektim. Hem ikimizde birbirimizi seviyorduk ve itiraf da etmiştik. Sevgili olmamız için bir engel de yoktu.
Hiç öyle 'biz şimdi neyiz' triplerine giremezdim. Seviyor muyduk? Evet. O zaman sevgiliyiz.
Bana büyümüş gözleri ile bakan sevgilime bakıp gülümsedim. Gözlerindeki parıltılar, geceyi aydınlatan yıldızlardan daha güzel bir görüntüydü benim için.
"Sevgilim?" dedi soran bir şekilde.
"Efendim sevgilim?" dedim gülümseyerek.
"Durun be, vıcık vıcık. En azından gözümüzün önünde yapmayın bunu. Ege abicim sen bizi kalpten mi götüreceksin?" Atlas abimin cırlamasıyla gözlerimi sevdiğim gözlerden çekip ona baktım.
"Ama abi sevmeyeyim mi?" Alt dudağımı büküp kaşlarımı indirip baktım ona. Burnumu çekip duygusal bir hava ekledim.
Kıskançlık dolu olan bakışları sevgiye bürünüp baktı bana.
"Sev tabi abim. Senin de hakkın sevmek." Gözlerini kısıp sevdiğim adama baktı.
"Ama benim gözüme sokma bari. Zaten seni seviyor diye ayrı bir gıcığım buna."
"Sevmesin mi beni?" dedim ve burnumu bir kez daha çektim. Diğerleri ne yaptığımı anladığı için bıyık altından gülüyorlardı ama Atlas abim daha fark etmemişti.
Yani pek bir şey yapmayacaktım ki. Sadece abim sayesinde hepsini odamdan postalayıp sevdiğim adamın sıcak kollarında uyuyacaktım.
"Sevsin abim. Zaten sevmezse döverim onu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geç Bulunan Mutluluk [BxB]
Novela Juvenil[TAMAMLANDI] Daha 1 yaşındayken ailesinden koparılan ve neredeyse duygularını kaybetmeye yüz tutmuş bir oğlan. O oğlana tekrar duygularını yaşatacak bir aile ve bir sevgili. Kaçırıldıktan 16 yıl sonra bulunan Ege ve ona gerçek sevgiyi tattıracak ol...