Umay Kaya:
Ailenizi unutmak istediniz mi hiç ? ya da bir tanıdığı tanımamak istediniz mi ?
Unutmaya çalıştığım insanlar, hatıralar, bir anda dalıp gidişlerimin içindeler, kalbimin sancısının en içindeler.
Sizin hiç ağlarken çektiğiniz bir fotoğraf var mıydı ?
Benim tam tersi güldüğüm fotoğraflara ağlamışlığım vardı.
Baba...
Gel artık lütfen gel.
Ben çok yaralandım baba ama gelip sana anlatamadım.
Hayatımda ki tek koruyucu meleğimdin baba, senden sonra çok üzdüler, göz yaşlarıma yenik düştüm affet beni olur mu baba?
Kapının çalmasıyla yanağımdan akan yaşları elimin tersiyle silerek yüzüme yapay bir gülümseme yerleştirdim.
Zil ardı arkası kesilmeksizin çalmaya devam ederken kulpunu aşağı indirip açtığımda üzerime yığılan Savaş ile afallayarak geçmişin getirdiği ürpertiyle geri çekildim.
"Selam güzellik"
Adımlarım geriye doğru giderken Savaş yalanlayarak üzerime doğru gelmeye devam ediyordu, zil zurna da içmişti leş gibi kokuyordu.
"Kaçma Umay, sen özlemedin mi beni ?"
Kafamı olumsuz anlamda sallarken söylendim.
"Savaş bak çok sarhoşsun sonra konuşalım."
Savaş cıklayarak kafasını olumsuz anlamda sallarken dudaklarının arasından iğrenç cümleler tüylerimi ürpertti.
"Tenini özledim Umay"
Gözlerimin önü bulanıklaşırken kapının sertçe kapanıp Savaş'ın önümde yeri yığılmasını izledim.
"Orospu çocuğu seni sikerim eğer olur da bu kıza en ufak temasta bulun yedi ceddini sülaleni soyunu sikerim"
Oğuz?
Oğuz Savaş'ın üstünde deliye dönmüş gibi yumruklarını geçirirken Savaş hâlâ bana bakıp gülüyordu.
Ayakta zar zor duracağımı anlayınca dizlerimin önüne düştüğümde Oğuz'un bakışları beni buldu sonrasında daha da sinirlenerek Savaş'ın yüzüne yüzüklerle dolu yumruğunu geçirince Savaş'a baktım, muhtemelen burnu kırılmıştı, yüzükler sayesinde yüzü harita gibi olduğunda Oğuz ayağa kalkıp onu da yakasından tutup kaldırırkwn kapıya doğru sürüklüyordu.
"Sen kim oluyorsun?"
Savaş yediği yumruklar yetmezmiş gibi konuşurken Oğuz dış kapıyı açıp onu dışarı fırlatırken Savaş çimenlere düştüğünde Oğuz sırıtmıştı samimiyetten çok uzaktı.
"Bu saatten sonra ecelin"
Oğuz, kapıyı yüzüne kapatıp yanıma gelirken dizlerimin titrediğini hissettim.
Ya yine bana dokunmaya kalksaydı ?
Oğuz dizlerimin tam önüne oturup bacaklarıyla dizlerimi titremesi geçsin diye sıkarken pür dikkat beni izliyordu.
Gözlerimin eline değdiğinde kanayan parmaklarına bakarak elini avucumun içine sakladım, sanki kanaması duracakmış gibi.
Oğuz dudaklarını aralayarak bir şeyler konuşmak istediğinde, yüzlerimizin arasında milimler varken gözlerimi kapatarak dudaklarına dudaklarımı bastırdığımda, gülümsediğini hissettiğimde avucumun içinde ki elini çekerek yanağıma koymuştu.
Alt dudağımı dişlerinin arasına alırken istemsizce inleme döküldü dudaklarımdan. Ensesinde tırnaklarımı gezdirdiğimde dudaklarını dudaklarıma daha çok bastırdığında dilini dudaklarımda gezdirmisti. Tebessümümle geri çekilirken o da nefesini kontrol etmeye çalışıyordu.
Elimi yanağına koyup baş parmağımla okşarken gözlerim gülümseyişinde takılı kaldığında fısıldadım.
"Oğuz, kalbime sevmeyi öğrettin, yüzüme gülmeyi öğretir misin ?"
umayys: Kalbim taştan ama aşk var.
yorumları görüntüle:
oguzsayer: Gülüşüne yıldızlar serilsin.
umayys: Serdin :)guneyborat: Tahmin etmiştim.
nisantkn: bu shopu kim yaptı lan
erkingms: Nisan'ım herkes biz olmaya çalışıyor...
gunessayer: Sonunda kurtuldum amk.
+8: Bu kız Güney'i sevmiyor muydu ?
umayys:Herkes kardeşini sever zaten ?edasoy: Benim gözler saçmalamaya başlamış.
...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seversen Islık Çal / texting
ChickLitBirine öyle gülünmez, mezarımın yeri dudağın / Güney Borat