SELAM! NASILSINIZ? 💛
BU BÖLÜM ÖMER VE MİRAY SEVERLERİN ÇOK SEVECEĞİ BİR BÖLÜM OLDU. BOL BOL HASRET GİDERMELİ FALAN.😎🥹 BU ARADA BEN ÇOK YORGUNUM AMA ŞÜKÜR Kİ BURAYA DÖNEBİLDİM. OĞLUM DİŞ ÇIKARIYOR HEM DE 4 TANE BİRDEN RESMEN HAFTALARDIR PERİŞANIZ HİÇ BU KADAR İNATÇI BİR DİŞ SÜRECİ YAŞAMAMIŞTIK. UYKU NEYDİ UNUTTUM YANİ O DERECE. NEYSE HAZIR OFİSTEYKEN VE İŞLERİMİ BİTİRMİŞKEN FIRSATTAN İSTİFADE BÖLÜMÜ BİTİRDİM. SİZLERİ ÇOK ÖZLEDİM. UMARIM BEĞENİRSİNİZ.🫂Keyifli okumalar...
Ömer dükkanının önüne geldiğinde kadın kapıda onu bekliyordu. Sıkıntılı bir nefes bırakıp kadına baş selamı verdiğinde kapıyı açtı. Öyle ya da böyle bugün bu iş bir netliğe kavuşacaktı. Kalbi sızlasa da en azından vicdanı rahat olacaktı. Eliyle kadını içeriye buyur etti. Kadın Miray'ın aksine kumraldı, daha uzun, daha kalıplıydı. Kadın dünya güzeli de olsa, Ömer'e göre en güzel kadın ebediyen Miraydı.
''Çay? Kahve? Bi'şey içer misiniz?''
''Yok, teşekkür ederim. Fazla vaktim yok. Bugün annemle konuşmaya gideceğim.'' diyen kadının bakışları tedirgindi. ''Siz, konuştunuz mu Mirayla?''
''Bugün.'' dedi Ömer kısa bir cevapla.
''İyi olur, uzamasını istemiyorum. Varsa da kardeşime kavuşmak, yoksa da daha fazla ümitlenmek istemiyorum.''
Ömer düşünceli bir şekilde sakalını sıvazladığında kadınla göz göze geldi.
''Bakın, olsa da olmasa da Miray'ın üzülmesini istemiyorum. Diyelim ki ailesi sizsiniz. Ne olursa olsun sizi tanımıyorum. Miray istemediği hiç bir şey olmayacak. Seçim yapmak durumunda bırakılırsa ve onun canı sıkılırsa devreye ben girip müdahale etmek zorunda kalırım.''
''Tehdit mi ediyorsunuz?''
''Tehdit etmiyorum, sevdiğim kadını korumaya çalışıyorum. Takdir edersiniz ki benim içinde sancılı bir süreç. Miray'ın menfaatini ön planda tutmakta görevim.''
Kadın anladığını belli eder bir şekilde başını onaylarcasına salladı.
''Haklısınız. Bizim için de zor. Onun için de, bizim için de belli bir alışma süreci olacak. Ama onun hiçbir şeye zorlamayacağız, size bunun sözünü verebilirim.'' dediğinde ağır aksak ayaklandı kadın. ''Ben gideyim. Konuştuktan sonra bana haber verirsiniz değil mi? Bu hafta onunla tanışmak istiyorum.''
Ömer de onunla birlikte ayaklandı.
''Tabii...'' dediğinde kadını uğurlamaya kapıya doğru giderken telefonu eline aldı. Şimdi gönül rahatlığıyla sevdiği kızı arayıp, buraya çağırabilirdi. Telefonu kulağına dayadığında karşılığında çalmayan bir telefon beklemiyordu. Kapatıp tekrar aradı. Sonra tekrar, tekrar. Telefonun açılmayacağını anlayınca içini saran panikle. Yan tarafta ki dükkan sahibine seslenip, kendi dükkanına göz kulak olmasını söyledi ve arabasına dahi binmeden koşar adımlarla eve doğru yol aldı.
Başına bir şey gelmiş olabileceği endişesi kalbine sağlam yumruklar savuruyordu adeta. İçinde çok ciddi bir sıkıntı vardı kesin bir şey olmuştu. Bedeninden güç almak ister gibi ellerini yumruk yapıp daha da hızlandığında apartmanın kapısına gelmişti. Merdivenleri üçer beşer çıkıp, hızla kapıyı açtı.
''Miray?'' dediğinde sesi korkudan titriyordu. Önce tek tek odaları gezdi. Daha sonra gözlerini kapatmış bir hışım banyoya girdi. Ses gelmeyince gözlerini açtı. Kahretsin burada da yoktu. Korku şiddetini arttırmaya başladı. Aklına gelene inanmak istemiyordu, gitmiş olabilme ihtimalini düşünmek istemiyordu. Hayır! Eline telefonu alıp, oturmak için yemek masasına doğru gittiğinde masanın üzerinde ki kağıt parçası bütün bedeninin buz kesmesine sebep oldu. Titreyen elleriyle mektuba uzanıp, oturdu.
![](https://img.wattpad.com/cover/76906214-288-k694513.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adı Bahar
RomanceBahar neredeyse çocuk gibi olduğu yerde tepinip, çığlık atacaktı. Zaten heyecandan ölüyordu, bir de adamla o yolu yan yana nasıl gidecekti? Sinan'ın aracın sürücü tarafına doğru yürüdüğünü görünce el mecbur, geçip ön koltuğa oturdu ve hırsla kemerin...