Başımı sıraya koymuş çok güzel bir şekilde uyuyorken birinin beni dürtüklemesiyle gözlerimi kırpıştırdım.
Öykü'nün yumuşak sesiyle bana seslendiğini anladığımda gözlerimi ovuşturarak oturduğum yerde doğruldum.
"Uyan artık salak çok şey kaçırdın!"
Heyecanlı heyecanlı söylediği şeylere karşı ruhsuz bir bakış atmıştım. Ne olursa olsun şu an uykumdan daha önemli olamazdı. Saate baktığımda öğle arasında olduğumuzu anladım.
"Kavga oldu alt katta. Deminden beri seni uyandırmaya çalışıyorum!"
Kaşlarımı çatarak ayağa kalktım ve kapıya doğru ilerledim. Öykü de peşimden geliyordu.
"Ne kavgası ya?" diye söylendiğimde Öykü kolumdan tuttu.
"Emir ve bizim 12'lerden bir çocuk. Maçtan sonra kavga ettiler. Müdürün odasındalardır şimdi."
O sırada Gülçin kendisini gülmemek için zor tutarak merdivenlerden çıktı. Olay yerinden döndüğünü belli ediyordu. İstemsizce ben de sırıttım.
"Kaşara bak nasıl da koşmuş olay olunca."
Alayla söylediğim şeye karşı gülmüştü. Yanımıza geldiğinde koluna girdim ve onu sınıfa sokup öğretmen masasına doğru ilerledim.
"Ne öğrendin?" dedim kaşlarım havalanırken.
Öğretmen masasına oturdu ve bakışlarını benimkilerle birleştirdi.
"Ya bu Tuğra'nın sınıfındaki çocuğu tanıyorsunuz. Gevşeğin teki zaten." Gözlerini devirmişti çocuktan bahsederken. "Galiba maçı kaybetmişler. Son golü Emir atınca bir gerginlik olmuş aralarında. İlk yumruğu Emir atmış arkadaşları ikisini zar zor ayırmış. Müdürün odasındalar şimdi."
Tüm dikkatimi vererek dinlemiştim. Öykü bir kolunu omzuma atmışken konuştu. "Son sınıfsın hâlâ çocuk gibi maç kavgası yapıyorsun amına koyayım."
Gülçin kafasını sallayarak onay verdi. Sıkıntılı bir nefes verdim. Emir'in kavga ettiğini aklımda canlandırdığımda gülesim geliyordu.
***
"Doğru mu duyduklarım?"
Öğle arası bitmişti ve ben voleyboldan dolayı terlemiştim. Üstümü değiştirmek için soyunma odasına girdiğimde Emir'i burada bulmuştum.
Altında her zamanki kot pantolonu varken üstünde beyaz tişörtü vardı. Zincir kolyesi boynundan sarkıyordu ve altın renginde kol saatinin bulunduğu bileğiyle çenesini kaşıyarak bana bakıyordu. "Ne duymuşun?"
Oldukça sıkıntılı ve rahatsız görünüyordu. "Kavga etmişsin." dedim alt dudağımı büzüp ilgilenmiyormuş gibi yaparak.
Derin bir şekilde iç çekti. "Evet." dedi sadece.
Kısık bir sesle kıkırdadım. "Bizimki dövmüş seni." Kışkırtmak için söylediğim şeye kaşlarını çatarak karşılık verdi.
Oturduğu yerde doğruldu ve sağ elini banka sertçe vurup "Anlamadım?" dedi sert bir şekilde.
Sinirlendiğini anlayınca tebessüm ettim. "Şaka yaptım şaka." Dediğimi duyunca nefes verip tekrar eski pozisyonuna döndü. Bir şeyler düşünüyor gibiydi.
"Niye kavga ettiniz peki?" Sırf dedikodunun tamamını öğrenip arkadaşlarıma anlatmak için soruyordum. Yine sıkıntıyla ofladı ve yutkundu.
"Sahada gol yiyince ağladı, bir de koridorda da arkadan yedirdim ibneye."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRMIZI
Любовные романыGüzel Sanatlar lisesine giden Atlas ve Meslek lisesine giden Emir. - BxB içerikli bir kurgudur. -