Bazı günler vardır. O günleri hayatımızın sonuna kadar unutamayız. Bazıları için bu günler güzel anılar içerse de bazılarımız için acı içerir.
Ben şuan böyle bir sürü gün yaşamıştım. Bu bir sürü günü sadece 5 günde yaşamıştım. Önce annem gitmişti. Sonra Emir'le tanışmıştım ve onunla bir sürü güzel anı yaşamıştım. Melisa bana kötü davranmıştı ve ilk defa kötülükle karşılaşmıştım. Ama her şeye rağmen bir sürü güzel anı yaşamıştım. Ama bugün iki duyguyu aynı anda yaşıyordum. Hem çok güzel anlar yaşıyordum hem de yavaş yavaş ayrılığa gidiyordum.
Ayrılıklar ve vedalar arasındaki farkı bilir misiniz? Ayrılıklar bir kişiyi hayatımızın geri kalanında tekrar göreceksek olur. Vedalar ise o kişiyi bir daha görmeyeceksek. Biz Emir'le ayrılık yaşıyorduk. Çünkü biliyordum. Bu bir veda değildi. Emir'i bir daha görecektim. Çünkü bunu bana Emir söylemişti. "Seninle tekrar karşılaşacağız kar tanesi" demişti.
Bazen bazı kişilerin söylediği sözlere koşulsuz inanırsınız. Çünkü o insanda güveni tatmışsınızdır. Emir benim annemden sonra ilk güvendiğim kişiydi ve sonsuza kadar öyle kalacaktı. Çünkü benim en imkansız anımda gelmişti. Bir daha kimseye güvenemeyeceğimi hissettiğimde onunla karşılaşmıştım ve Emir bana güven duygusunu hissettirmişti.
Emir'le şimdi ayrılsak bile hayatın bizi tekrar birleştireceğini biliyordum.
Şimdi Emir'le birlikte oturmuş, doğum günü pastamı yiyerek sohbet ediyorduk.
"Peki sana ilk kar tanesi dediğimde ne hissettin?"
Düşünmeye başladım.
"İlk defa adım Berfu olduğu için mutlu oldum. Kar tanesi olmak beni mutlu etti."
"Şimdi sıra sende kar tanesi."
Emir'le yaklaşık yarım saattir sırayla birbirimize sorular soruyorduk. Ben Emir'in sorularına cevap verirken, Emir'de benim sorularıma cevap veriyordu.
Soru sorma sırası bendeydi. Aklıma gelen ilk soruyu Emir'e sordum.
"Beni görünce ne hissettin?"
Emir düşünmeye başladı ve kısa bir süre sonra konuşmaya başladı.
"Seni ilk gördüğümde güvende olduğumu hissetmiştim. Bu güven bana evimde gibi hissettirmişti. Senin gözlerine bakmak bana evimde gibi hissettirmişti. Ama sonra..."
Emir cümlesini bitiremeyince konuşmaya başladım.
"Sonra?"
"Sonra bir duygu geldi. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak gibi bir duygu. Seni daha ilk gördüğümde annem bana ilk bahsettiğinde bir gün ayrılacağımızı biliyordum ve biz ayrılırsak bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. Seni bir daha göremeyecektim. Seni yalnız bırakmak beni çok üzdü. Çünkü sen bir kar tanesi kadar hassassın kar tanesi. Sen bu dünyada tek başına nasıl yapacaksın diye düşündüm. Hayat sana bunları yaşattı diye hayata çok kızdım. Ama bir yandan da mutlu oldum. Çünkü hayat bizi bir araya da getirdi. Bir araya getirdi ama ayrılmak zorundayız."
Derin bir nefes aldım ve konuşmaya başladım.
"Biz şimdi ayrılıyoruz Emir ama tekrar karşılaşacağız. Bunu bana sen söylemiştin. Tekrar karşılaşacağız demiştin."
"Her ne olursa olsun tekrar karşılaşacağız kar tanesi. Dünyanın neresinde olursam olayım seni bulacağım. Yarın bir araya gelemesek bile ertesi gün geliriz. Hep umutla birbirimizi bekleyelim ve her zaman birbirimizi arayalım. Söz mü?"
"Söz Emir. Her zaman seni bekleyeceğim ve her zaman seni arayacağım."
Sonra ikimizde sustuk. Belki yarın karşılaşamayacaktık ama her ne olursa olsun birbirimizi bulacağımıza dair söz vermiştik. Umudumuzu asla kaybetmeyeceğimize dair söz vermiştik. Çünkü biliyorduk umudumuzu kaybedersek bir daha bir araya gelemezdik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölüler Arasında: Mafya
Romantizmİlk kan...İlk güven...İlk aşk... Berfu çok küçük yaşta tanışmıştı soyadındaki ateşle. İlk anne kanı gördüğü gün, ilk güven duygusunu da tatmıştı. Annesini kaybettiği yetmiyormuş gibi zorlu bir yurt hayatı da yaşamıştı Berfu. Bunca zorluğa rağmen o ç...