Çınar ile oyun konsolu oynuyorduk ve çekişmeli bir maç yapıyorduk. Birden önünüze geçen Ediz ile ekranı görmemiz zorlaştı.
" Ediz! Çekil ekranın önünden! "
Çınar sinirle Ediz'e kızarken Ediz bunu duymamış gibi yaptı ve sinirle abisine baktı.
" Hayır çekilmeyecem! Ablacığım ile ben oynayacaktım ama onu benden çalıyorsunuz ve sürekli sizinle vakit geçiyor. Benimle asla vakit geçiyormuyor ve en çok sizi seviyor ama beni hiç sevmiyor. Sizden nefret ediyorum ve ablacığımı benden çalmayın! "
Ağlamaklı ve nefretle bakarken Çınar bunu duymayı bekliyormuş gibi umursamaz bakışlar attı. Ben ise şaşkınlıkla Ediz'e bakıyorum ve böyle bir şey diyeceğini tahmin etmemiştim.
" Ediz o senin ablan değil ve benim de ablam! Onu benden çok seviyorum ve benimle de ilgilenebilir. Tek seninle ilgilenmesi ve seni daha çok sevmesi hiç bir şeyi değiştirmez. O hepimizi çok seviyor ve hepimizle ilgilenecek ama senin bu çocukça saçmalıkların ile gereksiz kıskançlık yüzünden seninle ilgilenmeyecek! Şimdi çekil önümüzden! "
Çınar sinirle demişti ve Ediz ağlayarak kenara çekildi. Bakışlarım Ediz'in üstünde dolaştı ve doğru olanın bu olduğunu biliyorum. Çünkü bu davranışları Uraz'ı hatırlatıyor ve küçükken aynı şeyleri o tatlı belaşı da yapardı.
" Çınar kardeşine niye bağlıyorsun ve aranızdaki sorunu konuşarak halle etmeniz gerektiğini hala anlamadınız mı? "
Mine hanım ikiside bakarak demesiyle Çınar sakinleşerek olayları özet geçti. Ediz ise sessizce yere bakıyor ve Mine hanım Ediz'in önüne diz çöktü. Onların konuşmalarını dinlememek için oyuna odaklandım ve hiç bir şey olmamış gibi yapmaya devam ettim.
Akşam yemeğinde Yusuf bey gelmemişti ve yemek genel olarak sohbetli geçmişti ama pek sohbete katılmadım. Yemekler bitti ve odaya çekildim. Soru çözmeyeli baya olmuştu ve biraz matematik çözmeye başladım.
" Anneciğim. "
Mine hanımın bana seslesiye kadar soruya o kadar dalmışım ki irkilerek Mine hanıma baktım.
" Korktun mu bebeğim. "
" Soruya dalmışım ve geldiğinizi duymadım. Ne için gelmiştiniz. "
Gözlerinde acıyı görmezlikten geldim ve zorlukla gülümsedi.
" Tatlı yapmıştım ve hep birlikte yeriz diye seni de çağırmak istedim. "
Başımı salladım ve birlikte odadan çıkarak salona girdik. Ediz hala bana küs olduğu için Meriç'in yanında tatlısını yiyordu. Hatasını anlayıp ve Çınar ile benden özür dilese bile benle hala konuşmamakta kararlı olduğu için pek üstelemedim. Tek boş yer Savaş'ın yanı olduğu oraya oturdum ve Yusuf bey işten gelmişti. Bana gülümseyerek baktı.
" Kızım nasılsın ve herşey yolunda demi. "
" İyim Yusuf bey ve yolunda herşey hiç merak etmeyin. "
Yüzü düştü ve hemen toparlayarak gülümseyerek bana bakmayı sürdür.
" Tamam kızım ama bir şey olursa veya okulda bir sorun olursa ise ilk bana gel ve ben halle ederim. "
Geçiştirmek amacıyla başımı salladım ve tatlımı yemeye başladım. Tabikide bir şey olduğu zaman ilk ona gitmeyeceğim ve bunca zaman yanımda yoklarken ise şimdi olmalarına gerek bile yok.
Dersin ortasında müdürün beni çağırmasıyla müdürün odasına geldim ve onun konuşmasının bitmesini bekliyorum. Okula nakil öğrenci gelmişti ve bir süreliğine bizim okulda eğitim görmeye başlayacaktı. Müdür sonunda konuşmayı bitirdi ve o çocukla odadan çıktık. Okulu baştan sona gezdirdim ve bu sürece içinden etrafı tanıtmak dışında tek kelime bile konuşmadım. En sonunda ise aynı sınıfa girdik ve Selim'in yanına oturdum. Bizimkilerin sorgu dolu bakışları üstüm dolaşırken tenefüste anlatacağım diyerek ders döndüm.
Tenefüste Aral Eren Kerim ile voleybol oynuyoruz. Aral ile Kerim takım Eren ile ben bir takım ve mücadele ediyorduk. En sonunda zilin çalmasıyla sınıfa girdik. Öğle arasında dışarıda yemeyi planladık ve okuldan çıktık. Yemeğimizi yedik ve okula girdiğimiz de bizimle düşman olan Demir ile tayfasının yeni gelen öğrenci sıkıştırdıklarını görmemle kaşlarım çatıldı. Sakin adımlarla yanına ilerledim ve diğerleri de peşimden geldi.
" Ne oluyor! "
Gürleyerek dediğim ile Demir'in bakışları bana döndü ve alaycı bakışlarla bana baktı.
" Seni ilgilendirmeyen işlere burnunu sokma. "
"Benim okulumda ve yeni gelen kişiye zorba yapmak varken ise sessizce izleyemem Kara! Şimdi bu çocuktan uzak durun ve aksi takdirde olacaklardan ben sorumlu değilim Kara! "
" Seninle işim bitmedi Korhan! "
Nefretle dediğini umursamaz bakış attım ve yanımızdan çekip gitmeleriyle bakışlarım o çocuğa kaydı. Çok pis dövmüşler ve yüzü kandan gözükmüyor. Selim'e baktım ve başını salladı.
" Teşekkür ederim ve durduk yere saldırdılar. "
" Gereksiz teşekkürün kendine sakla ve gidelim. "
Selim'in konuşmasıyla hepimiz sınıfa girdik.
Selamlarrrr
Biliyorum hepinizi çok beklettim ve telafisini yapmaya çalışacağım
Kısa bir bölüm oldu ama bir sonraki bölümde uzun yazmaya çalışacağım
Erva
Mine hanım
Yusuf bey
Ediz
Çınar
Selim
Yeni gelen öğrenci ( adını henüz bulamadım ve önerilere açığım erkek burada isimlerini bekliyorum)
Sizce Erva ile Kılıç ailesinin arası düzelsin mi yoksa soğuk olmaya devam mı etsinler?
Erve ile Korhan ailesini burada pek göremedik ve onları görmek isterseniz buraya yazmanı yeterli olacak diğer bölümde kararlaştıracağım isteyip istemediğinizi
Mine hanım ile Yusuf beyi sizce affetsin mi yoksa duymazlıktan gelmeye devam mı etsin?
Yeni bölümde görmek istediğiniz sahneler ile karakterler varsa yazmanız yeterli
Rica etsem beğeni yorum yaparmısınız ve yeni bölüm ne zaman gelir bilmiyorum ama o zamana kadar kendinize iyi bakın sizi çok seviyorum iyi geceler aşklarım
Dmden konuşmak isteyenler ve arkadaş olmak isteyenler dmye bekliyorum arkadaş olabilir ve kitap hakkında fikirleriniz veya şöyle olsun dediğiniz sahneler varsa ise hem buraya hemde dmden önlerine açığım aşklarımmmmm ❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gerçek Ailem
AksiÇok sevdiği ailesinin öz ailesi olmadığını görenen Erva'nın hayatı birden tepe taklak olur 17 yıl kızlarının hasreti ile yaşayan Kılıç ailesi yıllar sonra aldıkları telefon ile kızlarının yaşadını öğrenmeleri bir olur Bir yandan Erva'yı vermek istey...