yalan

Lansman: Aşkın rengi Yeşil

Lansmanı sonunda yazdım,yorumlarınızı merakla bekliyorummm💚

Gece berbat bir uyku çekmisti ferit. Sabaha kadar seyran'ın bir gün kendisini terk etme ihtimalini düşünmüş ve uykusunu kaçırmıştı. Gün doğumuyla uyumaya başladı,zaten 2-3 saat sonra da seyran'ın kendisini izlediğini fark ederek uyandı. Yaklaşık yarım saattir bebek gibi uyuyan kocasını izliyordu seyran. Bu adamı gerçekten seviyordu.

"Günaydınnnn ferit. Hadi kalk saat nerdeyse 8 olacak. Bugün abinin de boşanma davası var. Şirkete erken gideceksiniz unuttun mu. HADİİİİİ"

Seyran feritin gece çektiği kurgusal terk etme senaryolarından bi haber olduğu için mışıl mışıl uyumuştu . Fakat ferit uyyalı zaten 3 saat falan olmuştu. Ve bugün sadece abisi için değil kendisi için de zor bir gün olacaktı. Hem lansmanda sergilenecek ve sadece birer tane üretilmiş takıları denetleyecek hem de abisinin gazabından kurtulmaya çalışacaktı. Ve tam da tahmin ettiği gibi rezalet bir gün başlamıştı. Kahvaltıda abisinin ağlamaktan kızarmış gözleriyle karşılaştığı an derin bir nefes çekti. Abisi masada resmen yalvararak avukatıyla konuşuyor,davayı ertelemeye çalışıyordu fakat Halis korhan'ın kesin talimatı ile bugün boşanacaktı. Fuat ve Orhan mahkemeye giderken ferit de Necip ustanın yanına gitti. Günlerce seyranı düşleyerek çizdiği koleksiyonuna bakıyordu gururla. Tamamı zümrüt taşlardan oluşmuş,eşsiz,zarif,sade bir koleksiyondu. Yarın olacak lansmanın heyecanını yeni yeni hissediyordu. Tüm cemiyet,magazin ve rakip firmalar yarın davete katılacak, Korhan Holdingte ki devrime tanık olacaktı...

Handan çıkıp şirkete gitti ferit. Sadık beyin istediği raporları yetiştirmeye çalışıyordu. Yemek molasını kaçırıp işini bitirmişti ki sadık beyin masasının altında, kitli dolabın yanında yarısı yırtık bir makbuz buldu. 10 milyon dolar yazısı okunuyordu sadece. Hemen gidip geçmiş makbuzları kontrol etti ferit fakat bu makbuzu bulamadı. Adam arşivi alt üst ederken sadık bey odaya girip yeni işler kitledi. Ferit de daha sonra detaylı bir araştırma yapmak için yırtık makbuzu cebine sakladı.

Seyran sanat okulunda son düzenlemeleri yapıyordu. Lansmanda sonra açılacaktı ve seyran mezun olduğu gibi öğretmenliğe başlayacaktı. İçi kıpır kıpırdı. Ablasını aradı ve yanına çağırdı. İki kız kardeş hem hasret gideriyor hem de dedikodu yapıyordu. Seyran fuat'ın bugün boşanacağından bahsetmiş,sabahtan beri asuman'ın avukatına ve kendi avukatına dava ertelensin diye yalvardığını anlatıyordu. Suna içinde derin bir öfke hissetti. Hem bahçelerde kadını öpüyor,boşanacağını söylüyor hem de karısına yalvariyordu öyle mi??
Seyrana çaktırmamaya çalışarak dedikoduya devam etti. Akşam iki kız kardeş birlikte yalıya döndü. İfakat neşeli bir şekilde ağırladı sunayı,fuat ise Suna ile karşılaşınca tüm zavallılığını bir kenara bıraktı. Sanki yarım saat önce zırıl zırıl ağlayan kendisi değilmiş gibi sunaya "sözümü tuttum,boşandım artık aramızda engel yok "diyordu. Suna ise içinde sadece mide bulantısı hissetti. Suna evine dönünce seyran da küveti doldurdu ve banyonun etrafına renkli ,kokulu mumlar döşeyerek kendine zaman ayırmaya karar verdi. Gözlerini kapattı ve bol köpüklü sıcak suya kendini bıraktı.

Sadık beyin omzuna yüklediği işleri ancak bitiren ferit,yavaş yavaş yatak odasına girdi. Sadece doya doya karısını öpmek ve derin bir uyku çekmek istiyordu. Fakat seyran odada ya da terasta yoktu. Yarım açık banyo kapısından başını uzattı. Seyran köpükler içinde küvetteydi. Sinsi sinsi girdi içeri,seyranın gözleri kapalıydı.

"Bir kişilik daha yer var mı?"

Seyran resmen suyun içinde sıçradı. Sıcak su ile mayışmış,kendinden geçmişti adeta. Ferit ise seyran'ın bedenine arsız arsız bakarken bir yandan da soyunuyordu. Seyran imalı bir bakış attı kocasına.