yalan

Hırsız olduğumu falan her şeyi öğrendiler

İfakat,Fuat ve Orhan keyifle ve hiçbir şey olmamış gibi kahvaltıya devam ederken Gülgün Dilara olayını anlatamadığı için ferite kızgındı. Fuat'ı çok sevmesine rağmen ifakat ve babasıyla haddinden fazla işbirliği içerisinde olması onu rahatsız ediyordu. Fuat ve ferit arasındaki düşmanlığın sebebini hep ifakat olarak görmüştü.Zamanında çocukları ile daha fazla ilgilenebilseydi her şey farklı olurdu. Kendi gözleriyle açıkça görmese de ya da daha doğrusu görmezden gelse de kocası ve eltisi arasında bir ilişkinin varlığını çok uzun yıllardır biliyordu. Zaten çocukları ile ilgilenmeyi ve tüm sorunları yok saymaya da o zaman başladı,ferite hamileyken. Yaklaşık 6.5 aylık hamileyken bi gece yarısı uyandı Gülgün. Orhan yanında yoktu yine...
Her zamanki gibi bağrına taş basıp uyumak istese de bu sefer yapamadı. Zar zor yatakta doğruldu ve orhanı aradı. Telefon komodinin üzerinde duruyordu. Bi an derin bir nefes verdi Gülgün, demekki adam evdeydi yoksa telefonu bırakıp gitmezdi bir yere. Kalktı,sabahlığını giydi ve kocasının evde en sevdiği yere doğru gitmeye başladı çalışma odasına. Yol boyu kuruntu yaptığını,orhan'ı yok yere suçladığını hatta hamileilk yüzünden paranoyak olduğunu düşünüp utanmıştı fakat çalışma odasının kapısına geldiğinde ifakat'in kahkahalariyla donakaldı. Gecenin bi körü  ifakat ve orhan'ın başbaşa neye güldüğü hakkında hiçbir fikri yoktu. Nefes alamiyordu,elini karnına koydu çok şiddetli bir sancı hissetti aniden. Derin nefes almaya başlayınca gücünü topladı bu gece ne oluyorsa öğrenecekti ama elini kapının koluna koyması ile orhan'ın iniltiye benzer sesini duyması bir oldu. Daha fazla ileriye gitmeye cesaret edemedi Gülgün, kapıyı açamadı ya da hesap soramadı. Gözünden yaşlar boşanıyor ve felaket derecede kramplar giriyordu karnına ama kadın, yüreğinin acısından fiziksel acısını hissedemiyordu bile. Hıçkırıklarını bastırıp adım adım odasına gitti. Karnı çok ağrıyordu daha fazla bastıramadı çığlıklarını. Deli gibi ağlamaya,bağırmaya başladı. Birkaç dakika sonra orhan telaşla odaya daldı. Gülgün'ün kanaması vardı. Panikle kucakladı karısını ve hastahaneye gitti. Kontrolde bebeğin iyi olduğunu gördüler ama Gülgün tek bir kelime bile etmedi. Orhan korkudan şoka girdiğini düşünse de gülgun'ün ruh hali bir daha düzelmedi. Hatta doğumdan sonra iyice kötü oldu. Çok ağır bir lohusa depresyonu geçirdi. Çocukları ya da kendisi ile ilgilenmeyi tamamen bıraktı. İçinde yanan alevleri bastıramiyordu. Kendisine gelmesi ve 'sorun yok'maskesini takması yılları bulmuştu.

Fuat'ın seslenmesiyle içine düştüğü anı çukurundan çıktı Gülgün. Yüzüne en sahtesinden bir gülüş kondurdu ve acısını,hayal kırıklığını her zamanki gibi içine gömüp Fuat ile konuşmaya başladı. Bugün oğlu 2. kez evleniyordu. Babasına birçok huyu benzese de en azından asuman'a sadık olduğu için! oğlunu sadakat duygusu yüksek yetiştirdiğini düşünüyor,bu seferki evliliği bitmesin diye dua ediyordu.
_________________
İnanılmaz bir sinirle yatak odasina çıktı ferit, seyranı da resmen sürüklemişti yanında.Genç kadın aniden kalkması yüzünden başının döndüğünü bile hissetmişti. Ferit ise öfkesini kontrol edemiyordu. Odaya girdiği an önce gömleğinin birkaç düğmesini açtı. Bi sağa bi sola yürüyor fakat hırsını kesinlikle atamıyordu. Seyran derin bir nefes aldı,baş dönmesinin geçtiğini hissedince sakince kapıyı kapattı ve deli dana gibi dolanan kocasını sakinleştirmeye karar verdi. Birazdan ablası gelecek ve birkaç saat sonra da düğün olacaktı. Ferite doğru adımladı ve yüzünü avucuna aldı.

"Ferit lütfen sakin ol. Deden sinirle söyledi. Deren'in yaptıklarını anlatırız ve bize hak verir eminim. Hem sana çok değer veriyor ve seni çok seviy-"

Ferit aniden uzaklaştı seyran'dan
"Ya bırak Allah aşkına. Sen inanıyor musun bu söylediğine? O sadece sözünü dinlediğim zaman sever beni,o zaman değer verir! Bilerek yaptı. Fuat'ın koltuk sevdasını biliyor,bu yolda her şeyi yapacağını da biliyor. Aklınca göz dağı veriyor bana. Kral benim sen sadece piyonsun diyor." Siniri bozulmuştu feritin. Yüksek sesle gülmeye başladı. "Ben de aptal gibi adamın götünü kolluyorum. Kendi oğlu,öz oğlu çatır çutur soyuyor şirketi. Ya da dedemde işin içinde kara para aklıyorlar belki baba- oğul"