Keyifli okumalar...
Şarkı;
Yalın - Küçücüğüm☆▪︎☆▪︎☆
Özgürlüğün asılı olduğu bu dünyada ona verilmiş bir kor gibi alev alıp hayatının yeniliklerin ev sahipliği yapmıştı. Savrulan kızıl saçlarının özgürce arasına dalmış olduğu rüzgarın esintisi sessizliğin baştacı iken yeni bir aşkın başlangıcı olup serpe serilmiş serçe yüzüne vuruyordu Liya'nın.
Parmaklarını uzatarak esen rüzgarın biraz da parmaklarını arasında özgürlüğe kavuştu. Yüzündeki tebessüm hayata inat gibi koca bir solukla kocaman olmuştu.
"Liya.." Duyduğu sesle bakışları arkasına döndü. İri cüsesine çatık kaşlarına nazaran bir insana gülümsemek bu kadar yakışır mıydı? İşte tam da Liya Hazar için bunları düşünüyordu... adımları Liya'nın arkasında sonlanınca sallandığı salıncak yavaşlarken Hazar'ın bedeni tam sırtında duruvermişti.
Kalbinin hızla atan sesli kulaklarını doldururken Hazar Liya'nın kızıl saçlarına dudaklarını bastırarak oturduğu salıncakta iplerini tutarak geriye çekip özgür bıraktı. Özgür bir çocuk gibi savrulan kızıl saçları dudaklarına peydah olan minik tebessümü artık hiç bir zaman eksilmeyecek gibi yerini korumaya devam ediyordu...
Bir süre onu sallayan Hazar'la sessiz bir şekilde özgür gibi savrulup duran saçlarını seyre daldı. Sonunda onu durduran Hazar olmuştu saçlarını koklayarak başının üzerine bir öpücük kondurdu. Kızıl saçlarını yavaşça geriye çekerek üzerindeki kendisine ait olan gömleği hafif bir şekilde kendisine yer açtı? açıkta bıraktığı beyaz tene burnunu bastırdı.
Liya hızla atan kalbine ve nefes dahi almayı unutan vücuduna öylece Hazar'ın burnunu bastırdığı omzuna çevirmiş yavaşça başını onun başının üzerine koymuştu. Bir süre bir birilerinin nefes seslerini dinlediklerinde kalpleri bir birine eşlik ediyorlardı. Hazar Liya'nın belinden tutarak hızla kucağına aldı Liya korku dolu beklenmedik olaydan dolayı çığlığını sessiz olan bağ evinde serbest bırakmıştı.
"Hazar! Daha yeni iyi olmaya başladın indir beni!" Hızla kollarını Hazar'ın çıplak boynuna dolayarak yutkunmuştu Liya Hazar'ın kolları arasında küçücük kaldığı için bu durum onun hoşuna gitmişti. "Sorun olmaz karıcığım... Herşey güzel fakat birazdan Ahmet gelecek birkaç eksiğimiz var! Ve üzerindeki benim gömleğim ne kadar çekici ve bedenine yakışmış olsa da başka birinin seni böyle görmesini istemiyorum!" Açıklayıcı sert sesiyle kirpiklerini kırpıştırarak hızla ilerleyen Hazar'ın gözlerinin içine bakıyordu.
Hızla gecenin izlerini belli eden odaya geldiklerinde herşey hala hali hazırda yerde duruyordu. Kızaran yüzü gecenin tüm izleri ile vücudunun her bir miliminde hisseder gibi bedenini indiren Hazar'dan kaçarcasına çekilmeye çalışınca Hazar izin vermeyerek elini beline dolayıp Liya'nın parmak ucunda yükselmesini sağladı.
"Dün geceden sonra benden kaçmayı düşünmüyorsun değil mi?" Utanarak bakışlarını kaçırdığında gülümsedi ve çenesini tutarak yüzlerinin arasında sadece nefesleri vardı... "Hayır" kısık sesi buna nazaran kaçacak yer arıyordu. Söylediğinin aksini yapıyordu.
"İyi olur teninde soluklandıktan sonra benden kaçmayı düşünme..." Sesindeki garip tını bedenini titretiken sertçe yutkunarak Hazar'ın gözlerinin içine baktı. Garip bir tutkunun gözlerinin bebeklerine ev misafirliği yapıyordu. "Şey.." Ne söyleyeceğini bilemiyor sadece sessiz kalıyordu.
Yaşadıkları o anın sabahında fazlasıyla utanıyordu. Daha önce yaşamadığı duyguların ona ev sahipliği yaptığı bu odada kolları arasında kaybolduğu adamın mavi denizlerinin içinde kaybolmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL ŞEYTAN (BERDEL)
RandomPencerenin kenarında tekerlekli sandalyede, ölmeyi bekleyen adama! Berdel olarak verilmiştim... Urfa'nın dar sokakları üstüne, üstüne gelirken savaşmak hiç bu kadar zor olmamıştı... Liya Dağdeviren Hazar Harzemşah @! Tüm haklar şahsıma aittir. Çal...