"Hanzade geliyorsun bak 1 hafta kaldı!"
"Ayşegül tamam dedim ya! Herhalde geleceğim! Ama benim şuan kapatmam lazım, nöbetteyim ve uykusuzluktan ölüyorum!"
"Ay tamam kapattım. Hadi görüşürüz."
"Görüşürüz."
Telefonu masaya koydum ve tüm acile baktım. İnsanlar hasta olmak için anlaştılar mı ya! Bu ne arkadaş! Tüm Hakkari burada resmen!
Biraz gözlerimi dinlendirmekten zarar gelmeyeceğini düşünerek kafamı masaya koydum ve gözlerimi kapattım.
İlahi Bakış Açısı
"Öyle mi diyorsun yani?"
"Alp, kardeşim daha neyi bekliyorsun? Lan oğlum bizim 1 dk sonraki halimiz belli değil lan! Seviyorsan gidip adam gibi söyle! Bu ne mahalle teyzeleri gibi halin oğlum!"
"Sana da akıl soran da suç yemin ederim! Tamam gidip söyleyeceğim de geç değil mi?"
Kolunda ki saate baktı Volkan.
" Nöbette değil mi bu kız? Uyumuyordur, git söyle. Yahu seni zar zor ikna ettim! Caymadan git işte!"
Telefonu kapattı Alp. Camdan dışarıyı izliyordu. Volkan haklı dedi içinden. Önce annesine baktı, uyuduğunu görünce üstünü değiştirip onun yanına gitti. Hanzade'nin.
Hastaneye gidince ilk önce kantine uğradı. Acaba en çok hangi çikolatayı sever diye düşündü. Karar veremeyince hepsinden birer tane aldı zaten on çeşit çikolata vardı. Acil bölümüne girince gözleri hemen onu buldu. Masaya kollarını koymuş ve gözleri kapalı bir şekilde oturuyordu. Çok şirin görünüyor diye düşündü ve onun bu haline güldü. Masanın yanındaki sandalye boştu, gidip yanına oturdu. Çikolataları başının yanına koydu. Masanın üstünden not kağıdı aldı ve minik bir not yazdı.
"Selamün aleyküm doktor. En çok hangisini seveceğini bilemediğim için hepsinden aldım. Yerken beni hatırla. Çok Sevdiğin Komutan."
Notu çikolataların üstüne koydu. Dakikalarca sevdiği kadını izledi Alp. Daha sonra sonra ise sessizce kalkıp gitti.
Hanzade'nin Anlatımıyla
Allah'ım boynum da dahil her yerim ağrıyor ya! Boynumu ovduğum sırada masanın üstündeki çikolatalara ve nota gözüm takılmıştı. Notu elime alıp okuduğumda gözlerim fal taşı gibi açılmıştı. Hemen etrafa baktım ama hiçbir yerde onu göremedim. Yanımdan geçen bir hemşireyi durdurdum.
"Güliz Hemşire, ben uyurken yanıma hiç birisi geldi mi acaba?"
"Evet geldi doktor hanım, bir beyefendi geldi. Yanınıza oturdu ve bir süre sizi izledi. Ben nişanlınız sandım çünkü çok derin izliyordu, aşık gibi."
Son duyduğum cümle ile kalbimde filizlenen bir şeyler tomurcuk açmıştı. Kendimi toparlayarak" Tamam teşekkürler."
"Ne demek."dedi ve gülümseyerek gitti yanımdan.
Önüme dönüp çikolatalara baktım. Ben en çok fıstıklı çikolata severdim ve bir tane vardı. Aldım ve gülümseyerek yemeye başladım. Bu adam benim ayarlarımı fazlasıyla bozuyordu. Hem de çok...
***
Sonunda nöbetim bitmiş ve eve dönüyordum. O sırada da Fatma ninem ile konuşmuştum. Bu aralar çok tuhaf davranıyordu. Sanki bir şeyden korkuyordu. Merdivenleri çıktığım sırada onun ile karşılaştım.
"Selamün Aleyküm."
"Aleyküm Selam."
"Doktor."
"Komutan."
![](https://img.wattpad.com/cover/360764091-288-k503203.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Süveyda
Non-FictionHayaller... Bir insanın dünyası hayal kurdukça güzelleşir. Tıpkı benim dünyamın güzelleştiği gibi. Karanlık bir odada küçücük bir delikten sızan gün ışığı gibi umut olmuştu ,hayal kurmak benim dünyama.