"Siz... Askersiniz!" Şuan kendi durumuma şaşırmam gerekirken ben karşımdaki manzaraya şaşırıyordum. Beni kaçırıp şiddet uygulayan teröristler şuan da Yerde cansız bir şekilde yatıyorlar ve onların eceli olan dört asker... Tam karşımda duruyorlardı.En öndeki asker buz gibi bir ses tonu ile "Kimsin sen ?"dedi. Allah aşkına oradan bakınca nasıl biri gibi olarak görünüyorum? Patlamış dudağım, şişmiş ve morarmış yüzüm ve çamur içinde olan kıyafetlerim. Korkudan veya şaşkınlıktan olsa gerek kekeleyerek "B-ben kaçırıldım."dedim.Yüzünde hiçbir mimik oynamaksızın "Buraya nasıl geldiğini sormadım , kimsin sen dedim."dedi. Ya sabır,sinirlenerek "Oradan bakınca neye benziyorum acaba ben?" Sinirlendiğini belli eden bir ses çıkardığında oflayarak "Doktorum. Doktor Hanzade Aktepe."dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Süveyda
غير روائيHayaller... Bir insanın dünyası hayal kurdukça güzelleşir. Tıpkı benim dünyamın güzelleştiği gibi. Karanlık bir odada küçücük bir delikten sızan gün ışığı gibi umut olmuştu ,hayal kurmak benim dünyama.