18. Bölüm

258 20 40
                                    

İlahi Bakış Açısı

Fatma Gündüz'ün ölümünün üzerinden 4 ay geçmişti. Hanzade ve arkadaşları onun mezarının ziyaret etmişti. Ecel Timi ise 1 hafta süren görevden yeni dönmüştü. Görevdeyken peşinde oldukları Sami Çınar'ı( büyük uyuşturucu sevkiyatı düzenleyen ve kırmızı listede aranan terörist) bulmuşlardı. Ve emir aldığı kişinin Ferhat Şeref olduğu ortaya çıkmıştı.

Ferhat Şeref'in Türkiye ile yurtdışı arasında uyuşturucu sevkiyatı yaptığı bilgisi gelmişti. Ecel Timi ise suç üstü yakalamıştı. Fatma Gündüz'ün ölümünden şüpheli olmuştu. Adalet yerini bulmuştu. Ferhat Şeref, müebbet hapis cezası almıştı.

Yüzbaşı Alp,  Ferhat'ın Hanzade'ye yaptıkları için bayağı bayağı işkence etmişti. Bunun sonucunda Ferhat dayanamayıp hastanede yatmıştı. Ve Yüzbaşı ikaz almıştı.

Alp ve Hanzade anlaşıp  konuşmuşlardı, 1 ay sonra düğün yapacaklardı.

Kendi aralarında isteme düzenlemişlerdi. Şuan ise Hanzade ve Alp ayrı yerler ama aynı duygular içerisinde hazırlanıyorlardı.

***

Berk"Komutanım, kravatınız olmamış."

"Ne demek olmamış?! Daha nasıl yapayım oğlum!"

Ecel Timi Alp'in evinde hazırlanıyordu.

Kerem " Valla keşke Amine teyze yapsaydı komutanım,ne diye inat ettiniz ki?"

Volkan sadece sırıtıyordu Alp'in bu haline.

Alp Volkan'a dönüp "Elalar Elalar!"diye söylenerek kendi kafasına göre şarkı söylemeye başladı. Volkan ise yanında duran parfüm şişesini Alp'in kafasına atmıştı ama tabii özel kuvvetti hepsi son anda kurtuldu Alp. Ve bu cinayete teşebbüse karşı sadece kahkaha atmıştı tabii Kerem ve Berk de dahil.

***

Esra  , Ela ve Ayşegül yalnız bırakmamıştı Hanzade'yi. Ailesiydi onlar.

Aynadan kendine baktığında göz yaşlarına hakim olamadı Hanzade. Annesini çok özlüyordu. Bu mutlu gününde bile bir büyüğü yoktu yanında ama ailesi olan kardeşleri vardı. Esra, Ayşegül ve Ela.

Esra lila zarif bir abiye giymişti ve aynı renk şal. Ayşegül yeşil uzun ve bol bir elbise giymişti. Ela turuncu diz hizasında şık bir elbise giymişti. Hanzade ise lacivert ferace ve bej rengi sufle takmıştı.

Ayşegül "Hanzade canım ağlama ya! Bak beni de yeğenini de üzüyorsun."

Ayşegül 1 aylık hamileydi.

Gülerek"Tamam ağlamıyorum. Üzülmesin yeğenim."

Ela" Hanzade Volkan beyin komutanı mı gelecek?"

Ayşegül"Ne o Elacım Volkan falan?"

"N-ne ya Allah Allah! Aklıma direkt onun adı geldi!"

Ayşegül" Tamam tamam."

Bu ikisinin haline gülerek"Evet Elam İsmet Albay gelecek."

Alp, İsmet Albay ile konuşmuştu. Beni İsmet Albay'dan isteyeceklerdi.

Kapının çalmasıyla İsmet Albay'ın geldiğini anladım.

Kızlar ile kapıya gittik ve ben kapıyı açtım.

Üç kişi vardı karşımda. İsmet Albay öne çıkıp "Selamün Aleyküm Hanzade kızım." Eli ile arkasını gösterip "Eşim Figan ve oğlum Ufuk."

"Aleyküm selam. Merhaba hoş geldiniz."

Figan Hanım "Hoş bulduk kızım."

Ufuk Bey ise baş selamı vermişti.

Figan Hanım tesettürlü bir hanımdı.

Herkes içeri geçmişti ve Alp'lerin gelmesini bekliyorduk.

O sürede biraz İsmet Albay ile konuşmuştuk.

İsmet Albay ile Alp'in babası çok yakın arkadaşlarmış. İsmet Albay ve Alp ler çok yakınmış.

Kapının çalması ile herkes ayağa kalkarak kapının yanına gitmişti ve bende dahil. Kapıyı açtığımda en önde onu gördüm. Ellerinde kırmızı gül demeti ve fıstıklı olduğunu anladığım çikolata vardı.

İçeri bir adım atarak "Selamün Aleyküm."dedi. Ve çiçekleri, çikolatayı bana uzattı.

"Aleyküm selam."dedim ve bana uzattıklarını aldım.

Gelen herkese selam verdikten sonra içeri geçtik.

Alp ve İsmet Albay lar içeride oturuyorlardı. Ben ve kızlar da mutfaktaydık.

Pişen kahveleri fincanlara koymuştum elime alıp tam gideceğim zaman Ayşegül " Hanzade! Hani Alp'in kahvesine tuz koymadın!?"dedi. Ona gülümseyerek " Ben öyle adetleri sevmiyorum Ayşegülüm."dedim.

Herkese kahveleri verikten sonra kapının kenarında olan sandalyeye oturdum. Alp arada bir bana bakıp gülümsüyordu ve bu da benim daha çok heyecanlı olmama neden oluyordu.

Kızlara baktığımda bana bakıyorlardı Ela ve Esra hariç. Ela Volkan'a bakıp duruyordu. Esra ise Ufuk Beye çaktırmadan bakıyordu ki Ufuk da Esraya hiç çekinmeden bakıyordu. Neler oluyor ya böyle!

Amine Teyze kahvesini masaya bıraktı ve konuşmaya başladı.

"Sebebi ziyaretimiz belli. Alp oğlum ile Hanzade kızım birbirlerini sevmişler. Bize de gelip söylediler. Biz büyüklere de gençlerin mutluluğuna vesile olmak düşer. Allah'ın emriyle Peygamberin kavli ile kızımız Hanzade'yi oğlum Alp'e istiyorum."

İsmet amca önce bana dönüp baktı. Bende ona gülümseyerek baktım. Sonra önüne dönüp " Kızımızında gönlü vardır. E o zaman verdim gitti."

Bir anda alkış tufanı koptu. Herkes ayağa kalktı. Esra içeriden Alp'in önceden bana ve kendisine aldığı yüzüklerin olduğu tepsiyi getirdi.

Yan yana geldik. Bana baktı "İmanının yarısı olmana az kaldı güzelim."dedi ve göz kırpıp önüne döndü.

Kalbim hâlâ orada mısın?

İsmet amca yüzükleri bize taktıktan sonra ben Amine Teyze, Figan hanımın ellerini öptüm ve kızlara sarıldım. Alp ise İsmet amcanın elini öptü ve diğerlerine sarıldı. Ben erkeklere baş selamı verirken Alp de kadınlara baş selamı verdi.

Herkes oturmuş sohbet ederken telefonuma mesaj geldi.

Nasibim❤️: Gülme öyle ey güzel hatunum olacak kadın. Yapma bu eziyeti  sana sevdalı kalbe.

Selamün Aleyküm. Bölüm nasıldı?
Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen olur mu?🥺
Finale az kaldı 😥 Bu yolda bana destek olan herkese çok teşekkür ederim.❤️

SüveydaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin