KAYSUN : KISKANÇLIK

BÖLÜM 41

" Tam radyonun sesini açacakken biten şarkı gibidir hayaller . "

Ertesi gün ...

Kaya ve Suna sabah erkenden hastaneye gitmek için yola çıkmışlardı . Hastaneye geldiklerinde Kaya ve Şehmuz taburcu işlemlerini hallederken Suna ise Nükhet ' in yanında duruyordu . Nükhet , hazırlanırken Suna ona yardım etmeye çalışmıştı ama Nükhet bunu istememişti .

Nükhet taburcu olduktan sonra dördü bir arada yalıya gidiyordu . Şehmuz , Nükhet ' in yanında kalmak istemişti . Ayrıca o da Halis ' in Nükhet ' le ne konuşacağını çok merak ediyordu .

***

Yalıya gelmişlerdi . Halis sadece Nükhet ile konuşmak istiyordu . Ama Şehmuz orada olmak için ısrarcı davranmıştı . Halis ise mecburen kabul etmek zorunda kalmıştı .

Suna ve Kaya ise onları salonda yanyana oturup bekliyordu . Nükhet ve Şehmuz bir süre sonra salona gelmişlerdi . İkisinin de suratlarında düz bir ifade vardı . Kaya ve Suna merakla onlara baktılar .

Kaya merakla , " Ne oldu ? Ne dedi size ? " diye sordu .

Nükhet ise tepkisiz bir yüz ifadesiyle , " Merak etmeyin çok yakında öğreneceksiniz ." dedi .

Şehmuz , alaycı bir ses tonuyla , " Hem de belki yarın , belki yarından da yakın . " dedi .

Suna sorgulayıcı bir tavırla , " Nasıl yaa ? " dedi .

Şehmuz alaycı tavrından vazgeçmeyerek " Yakında öğrenirsin . Hem de çoook yakında . " dedi .

Ardından , " Şimdi gitmemiz lazım . Çook yakında görüşürüz . " dedi .

Şehmuz ve Nükhet oradan giderken Suna ve Kaya birbirlerine baktılar . İkisi de meraktan çatlamak üzereydi . Üstelik Şehmuz ' un imaları onları daha da meraklandırmıştı .

Suna merakla , " Belki yarın , belki yarından da yakın derken ? " diye sordu .

Kaya , " Valla sen ne anladıysan ya da ne anlamadıysan ben de senin kadar biliyorum . " dedi .

Suna , bunun üzerine oflayarak kafasını geriye attı . İkisinin de aklına mantıklı şeyler gelmiyordu . Mecburen bekleyeceklerdi .

***

Kaya ' nın dakikalar geçtikce canı sıkılıyordu . İşe de gitmekten vazgeçmişti . Zaten gitse ne olacaktı ? Halis Ağa , onu torunu olarak mı görecekti ? Tabii ki hayır , onun için tek torunu vardı ve o da Ferit .

Kaya , Suna ' ya baktı . Onun da canı sıkılıyordu . Suna , bunu söylemese de belli oluyordu . Suna ile evli olmalarına rağmen evlendiklerinden beri bir kez olsun başbaşa dışarı çıkıp eğlenmemişlerdi . Ama bu böyle devam edeceği anlamına gelmiyordu .

Kaya , " Suna ... " dedi .

Suna , ona sorgulayıcı bir bakış atıp , " Efendim ? " dedi .

Kaya , hevesini oldukça belli edicek bir tonla , " Sinemaya gidelim mi ? " diye sordu .

Suna , şaşkınlıkla , " Şimdi mi ? " diye sordu .