" Çok acı ödedim , inanmanın bedelini ..."
Odadan çıktığında yemek sofrasını daha yeni yeni kurduklarını gördü . Ardından dün ki gibi hava almak için terasa gitmeye karar verdi . Terasa geldiğinde Asuman ' ın denizi izlediğini gördü . Suna , Asuman ' a hala çok kırgındı . Onun yüzünden kocasıyla arası bozulmuştu . Geri gidebilirdi ama ayakları onu Asuman ' ın yanına doğru götürdü .
Suna , Asuman ' ın yanına geldiğinde Asuman ile göz göze geldiler .
Suna , düz bir surat ifadesiyle , " Günaydın Asuman , ne yapıyorsun burada ? " diye sordu .
Asuman , derin bir nefes verip önene döndü , " Yalnız bir insan ne yapıyorsa bende onu yapıyorum . Her zaman yaptığım gibi ... "
" Öyle dediğin gibi , işte ... Tek başıma ne yapılabiliyorsa onu yapıyorum bu evde ."
" Bana sitem ediyorsun galiba ? "
Suna gülerek , " Beni taklit ediyorsun . Anladığım kadarıyla aynı zamanda bana sitem ediyorsun . "
Asuman , " Yok , beni yanlış anlama . Sadece ... Seyran ve Ferit tekrar barıştı , sen kocanla akşamları romantik yemeklere gidiyorsun , ben ... Ben kaldım böyle yapayalnız . "
Suna , dudaklarını birbirine bastırdı . Asuman , ona baktığında gözlerinde akmamak için direnen yaşlar vardı .
Asuman , " Seyran ve sen ... ( Derin bir nefes aldı . ) Kocamın ölümüne sebep olmuşken nasıl ... nasıl bu kadar rahat olabiliyorsunuz ? Şuan da sizin yüzünüzden yalnızım ama siz kocalarınızla utanmadan aşk yaşıyorsunuz ! "
Suna , o an gülmeye başladı . O gülerken Asuman ona sorgulayacı gözlerle bakıyordu .
Suna gülerek ve kaşlarını kaldırarak , " Öyle mi ? Cidden bunu mu soruyorsun bana şuan ? "
Suna ' nın yüzü bir anda sertleşti ve agresif bir ses tonuyla , " Bende sana bir soru sorayım mı he Asuman ? Mesela kocanın ölümünden sorumlu olan Seyran ve benle Marmaris ' te eğlenirken , ben bekarken benimle spora gitmek isterken , bizi suçlamıyordun . Ama seni sadece çıkarları için kullanan ve herşeyin asıl sorumlusu olan İfakat , kocandan bahsedince beni suçlamaya başlayıp evliliğimi yıkmaya çalışan sen nasıl bu kadar rahat olabiliyorsun ? "
Asuman' ın yüzü bembeyaz olmuştu,"N-ne?"
Suna gülerek , " Yaaa , yalancının mumu da bir yere kadar yanar değil mi Asuman ? "
Asuman , gözlerini kaçırmaya başladı .
Suna ciddileşerek , " Ama sana yazıklar olsun Asuman . Senden hiç beklemezdim biliyor musun ? ( Sitem edercesine ) Hayır , yani ben seni hiç anlamıyorum . Sen nasıl İfakat ' in sözüne inanırsın yaa ? Ben mi istedim kocanın ölmesini ? Senin o iki çift lafına kandığın İfakat beni o ruh hastası Saffet ile tanıştırmasaydı , Ferit ve Abidin hiçbir zaman bizi düğünden kaçırmazdı ve Fuat o kazada ölmezdi . Al işte , ne oldu şimdi ? Eline ne geçti senin ? "
Asuman ise sadece yere bakarak titriyor ve hıçkırıyordu . Ağladığı çok belliydi . Yavaşça yüzünü kaldırıp ona baktığında neredeyse fısıldayarak , " Özür dilerim ... "
Suna , onun tam gözlerinin içine bakmaya devam edince Asuman , bir anda sesli sesli ağlamaya başladı . Suna , bir anda ona sarılınca ise hıçkırarak , " Özür dilerim , çok özür dilerim . Rezilim ben , rezilin tekiyim ! Çok kötüyüm Suna , hiç iyi değilim ... "
Suna , onun sırtını sıvazlarken , " Şşşşh tamam , tamam sakin ol . Ben yanındayım ."
Evet , Asuman ne kadar İfakat ' in iki çift lafına kanıp Suna ' nın arkasından iş çevirse de onun için üzülüyordu . Uzun zamandır yüzü doğru düzgün gülmüyordu . Ayrıca Suna bazen ona bakınca kendini görüyordu . Kaya haricinde bu yalıda onun yanında olan çok insan yoktu . Evet , ara sıra Gülgün ile konuşuyordu . Ama bu yalıda onun yaşına yakın olan çok insan yoktu . Asuman ' da ondan çok farksız değildi . Açıkcası Asuman İfakat ' in laflarına kanmasaydı çok yakın olabilirlerdi . Suna , evlenmeden önceki son zamanlarında bunu çok net fark etmişti . Seyran , o zamanlar takılmış plak gibi Ferit diye gezinirken anlamıştı bunu .
" Kazım Bey , biz Suna ' yla birlikte spor salonuna gitmek istiyoruz bugün . Biraz hareket etmek ikimizede iyi gelecek . Tabii sizin de izniniz olursa . "
Kazım , " Hem ... Artık o eski bekar Suna ' da değilsin . Öyle ortalıklarda falan dolanma . Git odanda otur . "
O gün hala Suna ' nın aklındaydı . Annesi o an gıkını bile çıkarmazken eğer Suna onu durdurmasaydı Asuman , Kazım ' a cevabını verecekti . Sırf Suna istediği için susmuştu ve onu oradan götürmüştü .
" Gel Suna ' cığım , gel . "
Ayrıca birtek o zaman değil , nişan günü kendi kız kardeşi onun yanında yokken Asuman , onun yanında durmuştu .
" Çok güzel oldun Suna ' cığım . "
Herşeye rağmen biliyordu Suna , Asuman kötü biri değildi . Sadece İfakat ' in zamanında Seyran için Suna ' yı kullandığı gibi Suna içinde Asuman ' ı kullanmıştı .
Asuman hıçkırarak ağlamaya devam ederken bir yandan da on saniyede bir özür diliyordu .
Suna , " Tamam , sorun değil . Sen bir sakinleş ondan sonra konuşalım . Herşeyi çözeceğiz , herşeyi ... "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYSUN : KISKANÇLIK
أدب الهواةNot : Yalı Çapkını dizisinin 59. Bölümünden başlayarak devam ediyor !