BÖLÜM 24
HİSLER KALBİN AYNASIDIR
Bu hikâyeye sadece çardakta oturup ders çalışırken başladım. Yanımda kimse yoktu. Yalnızdım. Sonra bir siteye taşındım. "Yaşam Sitesi"
Burası beni öldürdü mü yoksa yaşattı mı bilmem ama, sonunda kalbimi yeşerttiğini söyleyebilirim. Ben dizilerde, kitaplarda veya filmlerde görebileceğiniz o pembe ve mutlu karakter değildim. Hiçbir zaman olmamıştım. Her şeye boyun eğen ve tatlı bir şekilde ortalıklarda dolanan o kişi sadece filmlerde olurdu. Biz gerçeklerdik. Hayatı tam anlamıyla, gerçekleriyle yaşayanlardık. Herkese boyun eğmeyen, kendi istediğini yapanlardık.
Biz kalbimizi değil, mantığımızı kullanmayı seçmiştik ancak her şeyin sonunda kalbimiz bu kararımızı dinlememişti. Artık kalbimiz kazanmıştı. Hislerimizi ve kalbimizi dinleyecektik
Hisler kalbin aynasıdır.
Bugün kına gecesi günüydü. Düğün ise yarın olacaktı. Her şey sonlanmıştı. Mutluyduk.
"Abla benim saçım çok doğal olsun fazla bir şey yapmayalım." Dedim arkamda duran kuaföre.
"İnci saçmalama! Abla en abartısından, en güzelinden yap sen ona." Dedi Zümra. Evet, tüm ekip bu sefer de kuafördeydik. Herkesin saçı ve makyajı yapılıyordu.
"Ay kızım, sen böyle bana arkadan dağınık bir topuz yap önlerden de azıcık saç çıkartırız." Dedi annem kuaföre. Ben sade bir şey istiyordum. Hatta makyajı da öyle. Ne kadar çok makyaj o kadar çirkinlik demekti benim yüzüme.
"Biz uçlarını dalgalandıralım. Önden az bir tutam saç alıp arkada birleştirelim. Önlerden de az miktarda saçı geri çıkartalım. Çok güzel olmaz mı?" Dedim kuaför ablaya saçı tarif ederken.
"Harika olur. Kesinlikle bunu yapalım." Dedi ve hemen yapmaya koyuldu.
Aren saçına fön çektirip yarım toplatmıştı. Mercan saçını salık bıraktırıp hafif dalga yaptırmıştı. Beliz at kuyruğu yaptırmıştı. Zümra ise arkaya doğru iki tane örgü yaptırmıştı. Ayza ise fön çektirip, kızıl saçlarının güzelliğine güzellik katacak bir kurdele taktırmıştı. Semra de sadece dalgalı yaptırmıştı. Annem dağınık bir topuz yaptırmıştı. Bende karar verdiğim gibi önden aldığımız iki tutam saçı arkada tutturmuş, önler den de az miktarda saçı çıkarttırıp altlarını dalgalı yaptırmıştım. Makyajlarımız da bittiğinde ben tam istediğim gibi çok temiz ve az miktarda makyaj yaptırmıştım. Suratım öcü gibi durmuyordu. Kuaförden çıktık. Gereksiz kullanmayalım diye sadece iki kişinin arabasıyla gelmiştik. Bu yüzden ikiye ayrılmıştık. Dört kişi Zümra'nın arabasına bindi. Biz de geri kalan dört kişi, Ayza'nın arabasına binmiştik.
Dakikalarca yol gittikten sonra sonunda eve varmıştık. Annemlerin evindeydik çünkü sandık alma olacaktı. Uraz benim sandığımı almaya çalışacaktı. Umarım kızlardan alabilirdi...
Eve vardığımızda biz kızlarla hemen yukarı çıktık ve ben sade bir elbise giydim. Sandık almada pek bir süse gerek yoktu.
"Çok iyi oldun. Uraz'lar ne zaman gelirler?" dedi Beliz. Bahçemizde misafirler dolup taşmıştı. Herkes dağıtılan yemekleri yiyordu.
"Bilmiyorum ama çok telaşlandım evlenmesem mi?" diye sorduğumda herkesin gözleri al taşı gibi açıldı.
"Saçmalama! Sakin ol derin derin nefes al." Dedi Ayza. Onu dinledim ve koltuğa oturup sakinleşmeye çalıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇARDAKTAKİ KIZ
Novela Juvenilİnci'nin en büyük hayali, üniversiteden mezun olup işinde iyi olan bir paramedik olmak. İnci'nin babası Murat, yakın bir arkadaşının ölümü sonucunda çok değişmiştir ve kimseye tahammülü kalmamıştır. ölen arkadaşı Kadir ve ailesi, Murat ve ailesiyle...