6.Bölüm

719 52 10
                                    

Selamün Aleyküm 🌸

-Sabrın sonu selamettir ve Allah sabredenlerle beraberdir.-

Öyle bir içimden geldi :) Ve bu cümleyi benden sık sık duyacaksınız.

İyi okumalar ❤


Telefonu kapatıp masanın üzerine koydum.Sonra gözlerimi kızlara diktim.

"Ee bir şey demeyecek misiniz ?" Dedim.Ben mesajlaşırken hiç ses çıkarmamış şunu yaz ya da bunu yaz dememiştiler.Sadece imam beye çok hayırseversiniz deyince Ada kafama bir tane patlatmıştı.

"Biz diyeceğimizi dedik.Adam seni net seviyor. Ee sen de onu seviyorsun.Yarın gelsin istesin seni." Dedi Asya.Tüktüğüm boğazımda kaldı.

"Off saçmalama.Adama açıkça seni seviyorum demedi ki!" Dedim.

"Kızım çikolata almak ne demek?" Diye sordu.

"Ne demek?" Dedim merakla.

"Seni seviyorum demek."

Allah Allah öyle mi demekmiş.

"Kolye almak ne demek ?"

"Ne demek ?" Diye sordum yine merakla.

"Benimle evlenir misim demek." Dedi gayet ciddiyetle.

"Yok artık." Cidden Ada'nın hayal gücüne hayranım.

"Evet öyle demek.Hatta fırsatı kaçırma hemen evet de."

"Off iyice cıvıttınız hadi yemeğimizi yapın açlıktan geberdim." Biz hâlâ masanın etrafında oturmuş konuşuyorken içeri Selda teyze girdi.

"Kızlar yapılacak bir sürü iş var siz burda laf mı ediyorsunuz.Cık cık cık!" Dedi.

"Yok annecim laf etmiyoruz.Masal'ın kocasıyla-" demesine kalmadan dirseğimle karnına geçirdim.

"Ne kocası kız ? Kırarım bacaklarınızı!" Dedi Zahide teyze.

"Yok Zahide teyze.Koca moca yok.Hani şu yakışıklı dediğim bir çizgifilm karakteri vardı ya." Dedim kızarmış yüzümle.

"Evet ?"

"Hah işte onu diyor Asya." Dedim.

"Haa öyle desenize." Dedi Zahide teyze.Rahat bir nefes aldım.

"Tamam neyse hadi ben içerideki işlerimi halledeyim siz de elinizi çabuk tutun.İftar saati geldi." Dedi ve gitti.

Zaten Zahide teyze birçok yemeği yapmıştı.Biz geride kalan şeyleri yapıyorduk.

"Asya neden her şeyi söylüyorsun ?" Dedim kızarak.

"Niye söylemeyeyim kızım ? Ben sizin iş ciddi.Öğrensinler artık." Dedi.

"Ya Asya daha hiçbir şey belli değil.Hemen ortalığı ayağa kaldırmayalım.Biraz zaman geçsin öyle.Hem ben anneme bile demedim daha.Anneme söylersem işte o zaman ciddi düşünürüz." Dedim.

"Tamam öyle olsun." Dedi.

İşleri hep beraber hallettik.O sırada ben de sofrayı kuruyordum.Annelerimiz falan hep gelmişti.Nihat Hatipoğluna bakıyordular.Gözüm televizyonda hocaya soru soran kişilere takıldı.

"Adem amca bu insanlardan daha güzel soru sormuyor muyum ?" Diye sordum Asya'nın babasına.Adem amca güldü ve televizyondaki bakışlarını bana çevirdi.

"Tabii kızım sen daha güzel soru soruyorsun.Geçen eski imamla karşılaştım.'O kız hâlâ öyle saçma soru soruyor mu ?' Diye sordu.Ben de 'yok hocam artık daha da güzel sorular soruyor.' Dedim." Adem amca gülüyordu.

Ramazan Time | textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin