9

1.7K 72 22
                                    

gözlerimi ekranda ki videodan çekmiyordum. Aynı sahne binlerce kez tekrarlanıyor bomboş odada silah sesi yankılanıyordu.

dizlerimi karnıma çekerek başımı eğdim. kulaklarımı iki elimle kapatıp duymamak için kendimi sıktım.

"Yeter sus artık YETER." Diye bağırdım düğüm olan boğazımla zar zor.

ses kesildiğinde başımı kaldırdım ekran yoktu.

iki gün geçmişti o günün ardından. İki gün boyunca ne su nede yemek yememiştim midem bulanıyor ağlamaktan göz yaşlarım kurumuştu.

boğazımda ki yumru acılarımı fazlalaştırıyordu. mosmor olan gözüm açılıyordu artık yaralarımın mikrop kaptığına emindim.

kilit sesi geldiğinde kapı açıldı. yerimden milim bile kıpırdamadım.

Adım sesleri yavaşça bana yaklaşıp tam dibimde durdu. Burnuma gelen keskin parfüm kokusuyla yüzümü buruşturdum.

ben bir şey diyecek diye beklerken o hiçbir şey demeden kolumu sertçe tutup beni tek hamlede kaldırdı.

gözlerimiz kesiştiğinde bana nefret bakan gözlerine baktım. Ruhsuzca.

"Yaptıklarımın ve bundan sonra yapacaklarımın farkındasındır artık." dedi kendinden emin bir şekilde.

"Daha ne yapabilirsin ki herşeyimi aldın benden." dedim kısık çıkan ses tonumla.

"tch daha hiçbir şeyini almadım." Dediğinde kaşlarımı çattım. göğsünden iterek.

"Uzak dur benden." Diyerek uzaklaştım kendisinden.

"Zoru mu oynayacaksın." Dedi ellerini cebine koyarken. "Hemde bu halde." Beni baştan aşağı süzdü.

gerçektende beter haldeydim hem ruhen hemde bedenen.

"Seninle hiçbir işim kalmadı anlaşmada yok artık gidiyorum buradan bir daha sakın karşıma çıkma yoksa acısı çok büyük olur senin için." Dedim dişlerimi sıkarken.

bacağımın ağrısıyla yavaşça adımlamaya başladığımda önüme geçen bedenle istemeyerek duraksadım.

"Çekil önümden." Dedim karşımda ki bedene nefretle bakarken.

"Elini kolunu sallaya sallaya buradan çıkacağını gerçekten düşündün mu." Dedi alaylı sesiyle.

"Bana sen mi engel olucaksın." Dedim küçümsercesine bakarken. Başını aşağı yukarı salladı onaylarcasına.

"Şuraya bak." Dedi eliyle duvarı gösterirken kaşlarımı çatarak duvara döndüğümde gördüğüm şeyle tüm vücudumun titrediğini hissettim.

Yumruklarımı sıktım böyle bir şey mümkün değildi. Sinir tüm bedenimde dolaştı.

"Ona sakın dokunma." Diyerek engine döndüğümde dudaklarında keyifli bir sırıtış vardı.

"dokunursam naparsın hm." Dedi kaş göz yaparak.

"O daha çok küçük bırak onu ne yapacaksan bana yap yeter ki bırak onu gitsin." Dedim yalvarırcasına. Ağlayamıyordum akacak tek damla göz yaşım kalmamıştı.

"Umrumda değil eğer dizini kırıp ne dersem yapmazsan hiç kimsenin gözünün yaşına bakmam Oğuz." Dedi nefret dolu sesiyle.

karşımda ki adam babamı gözlerimin önünde öldürtmüştü ama içimde ona bu kadar nefret duyacak his yoktu ediyordum ama onun kadar değil.

Gözüm karaydı ama onun kadar değil. Çocukken hiçbir şeyin farkında olmamak benim hatam değildi ama ölmenin bile ne demek olduğunu bilmiyordum ki ağlamayı bile bilmiyordum.

İTAATKAR bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin