Kapıdan Tuğçe'yle gizlice bizimkileri izlerken gülmemek için çok zor duruyordum.
"Lan salak Barış in şu tezgahtan anasını satayım!"
Yunus sinirle bağırırken Barış tezgaha götünü dayamış oturuyordu, haliyle kocaman bir şeydi zaten ve tezgahı neredeyse kaplıyordu.
"İçecek nerde olm az önce burdaydı!"
Aramıza yeni katılan Berkan içeceği ararken Barış çoktan içeceği diklemeye başlamıştı.
"Lan o bize lazımdı niye içtin mal!"
"Ya napıyım kardeşim hararetim tuttu"
Berkan sinirle oflarken kenarda hamur yoğurma çalışan Kerem' görmemle gülmemi bastırıyordum çünkü gülsem hemen fark ederdi ve bu saçma anın bozulmasını istemiyordum.
Aslında erkekler, kızlar siz oturun biz hallederiz diyip bize akşam yemeğinde pizza yapmaya çalışıyorlardı ama pekte işler iyiye gidiyor gibi değildi.
"Halil! Un döksene olm tüm hamur elimde kaldı!"
Kerem sinirle bağırırken Halil ise Barış'la içecek içme kavgası yapıyordu.
En son Berkan, Kerem'in yanına gidip unu tutmuştu fakat tutamayıp keremin üstüne dökmesiyle Kerem baya sinirlenmiş gibiydi.
"Berkan olm bir un dök dedim elime ya un ya un!"
Berkan unu bırakıp kenara kaçtığında Yunus hemen Kerem'in yanına gidip eline doğru un dökmüştü, Keremde hamuru yoğurmaya devam ederken Barışlar arkada ful gırgır şamata yapıyordu.
"Lan bana bak Barış kalk şurdan sabahtan beri tüm pizza sucuklarını, sosislerini kesmekten kasap gibi kokuyorum! Alın doğrayın şu biberleri, Berkan sende kaşar rendele"
Yunus görev dağılımı yaparken Barış oflaya puflaya oturduğu yerden kalkmıştı.
"Halil bıçak ver bana hamuru ayırmam gerek kocaman bir şey oldu zaten, gören ordu doyuracağım sanar"
Kerem'in söylenmesine sırıtmamak elde değildi, hayır yani mutfakta da ayrı bir yakışıklıydı her haline düşüyordum bu adamın!
"Yunus olm gel yanıma sen şu üçünü aç bende kalan üç hamuru açacağım"
"Geldim kardeşim geldim"
Yunus ve Kerem'in arkadaşlığı aynı Tuğçe ve ben gibiydi, çok tatlılardı beraberken.
"Yunus biberleri doğradım ben paydos"
Barış eski yerine geri kurulduğunda Berkan kenarda hala kaşar rendelerken Halil fırsattan istifade telefon kurcalıyordu.
"Lan kero hamur güzel olmuş ne hamarat çıktın sende"
"Ee ne sandın olm var bizde de bir şeyler"
Dayanamayıp Tuğçe'yle mutfağa girdiğimizde bizimkilerin arkası dönüktü ama Barış'lar bizi görebiliyordu. Tuğçe'yle arkadan bizimkilere sarıldığımızda ikisi de bir anda ürkmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gittiğinde | Kerem Aktürkoğlu
Fanfiction"Gitmesen olmaz mı? En azından bir gece, içimde bir kara orman yanıyor gittiğinde"
