14. Bölüm

272 80 15
                                    

Selamlaar yine ben geldimm

Lütfen vote vermeyi unutmayalım

Yorumlarda buluşalım🩷

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Sabah uyandığımda doğru düzgün dinlenememiştim. Sağ tarafıma dönememeye dikkat ederek uyuduğum için sol kolum uyuşmuştu. Yavaşça yataktan kalkarak banyoya gittim. İşlerimi hallettikten sonra salona geçerken çalan telefonumu duydum. Esma teyze arıyordu.

Aramayı cevapladım. "Günaydın, Esma teyze."

"Günaydın, güzel kızım. Hadi bize gel kahvaltı hazırladım. Öğlen sana çabuk iyileşmen için çok güzel çorbada yapacağım."

"Esma teyzem neden zahmet ediyorsun? İyiyim ben." dedim mahcup olarak.

"Ay ne zahmeti, sen de. Hadi kalk gel bakayım, çabuk. Kızdırma beni." sahte bir sinirle söylendi. Gülerek onayladım ve telefonu kapattım.

Üstüme dikişlerimi rahatsız etmemesi için bol bir elbise giydim. Saçlarımı zorlanarakta olsa topuz yaptım. Kapıyı kilitleyerek üst kata çıktım ve kapıyı çaldım. Kapıyı açan Ahsen sarılarak, içeri davet etti.

Salona geçerken beni inceledi. "İyi gördüm seni."

"İyiyim zaten merak etme. Çok hafif bir sızlama var ama olur o kadar." diyerek Esma teyzeye sarılıp koltuğa oturdum. Asil bana bakıyor ama yanıma gelmeye çekiniyordu.

"Yakışıklım beni öpmek yok mu?" diye sordum ona dudağımı sarkıtarak.

"Canın acımaz mı?" dün ki olay onu tahmin ettiğimden daha çok etkilemişti, görünüşe göre.

"Acımaz tabii, niye acısın? Hem sen öpersen benim olan acılarım da geçer." dediğimde hemen yanıma gelip yanaklarıma öpücük kondurdu. Ben de onu ıslak ıslak öptüm.

Esma teyzenin davetiyle hep beraber masaya geçtik. Çok güzel bir masa hazırlamışlardı. Bir kuş sütü eksik denilecek türdendi. Börek, patates kızartması, sucuklu yumurta, peynirler, reçeller her şey vardı.

Asil kendi sevdiği şeyleri banada öneriyor ve yememi istiyordu. Beğenip beğenmediğimi anlamak içinse suratımı inceliyordu. Bu halleri o kadar tatlıydı ki ona baktıkça dişlerim kamaşıyordu.

Ahsen'i işe uğurladıktan sonra masayı toplamak istemiş, ama Esma teyzenin tehditleriyle içeri geçmek zorunda kalmıştım. Üstelik tehdit etmekle kalmamış popomu cimciklemişti.

Ben de içeri geçerek Asil ile oynamıştım. Birlikte boyama ve yapboz yapmıştık. Onunla oynamama çok mutlu olmuştu. Onu öyle mutlu görmek beni de mutlu etmişti.

Uyuma zamanı geldiğinde onu odasına götürdüm. Sol tarafımda olacağı şekilde yatırdım. Elime bir kitap alarak ona okumaya başladım. Uyuduğunda onu izlerken ben de mayışmış gözlerimi kapatmıştım.

Yüzümde gezinen ellerle gözlerimi araladım. Asil uyanmış bana bakarak yanağımı seviyordu. Yavaşa doğrularak yanaklarını öptüm. "Günaydın bebeğim, uyanmışsın."

"Uyandım, melek. Hadi gel yemek yiyelim. Benim karnım çok acıktı." diyerek elimden tutup beni kaldırmaya çalıştı. Gülerek ona uyum sağladım, beraber salona geçtik. Salona girdiğimde gördüğüm kalabalıkla duraksadım.

Görevden dönmüşlerdi. Gözlerim Aslan'ı arasada göremedim. Gülümseyerek herkese 'hoşgeldiniz' diyerek sarıldım. Yeni geldikleri için ameliyat olduğumdan haberleri yoktu doğal olarak. Onlara kısaca özet geçtim. Mutfağa su içmeye geçtiğimde balkonda olan biri olduğunu farkettim.

ŞûrîdeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin