Selaaam ben geldiiiimm
Lütfen vote vermeyi unutmayalım
Yorumlarda buluşalım🩷
Bu bölüm argo ve küfür içerir.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Eve geldiğimde sinirden ellerim titriyordu. Aslan ile geçirdiğim vakitlerde beni en çok etkileyen nazik ve ince düşünceli oluşuydu. Bu karşımdaki adam ise bambaşka biriydi. O gitti yerine ikizi geçti deseler şaşırmazdım. Hırsımı alamamıştım. Tekrar dış kapıyı açtım. Karşımda gördüğüm adamla sinirlerim iyice gerildi.
"Sen kendini ne sanıyorsun ya?" diyerek üstüne yürüdüm.
Beni bileğimden çekerek eve soktu. Başka hiçbir tepki vermedi. Bana o kadar sakin bakıyordu ki bu bile beni çıldırtıyordu. Göğsüne vurarak konuştum.
"Sen ne kadar narsist bir insansın. Kendi yaptıklarını hiç görmüyorsun değil mi? Bana siktiri çekip gittin o kızla birlikte oldun. Şimdi birine numaramı verdim diye bana hesap sorabileceğini mi zannediyorsun?"
Beni izliyordu. Hiçbir tepki vermiyordu. Ben ise bir sinir krizinin eşiğindeydim. Günlerdir olanları düşünmek için bile kendime izin vermemiştim. Hatta düşünmemek için uyku ilaçlarıyla kendimi uyutmuştum. Bir şekilde ortaya çıkacaktı. İçime attığım bütün hisler bir şekilde ortaya çıkacaktı, biliyordum ama böyle olmasını istemezdim.
"Bütün gece benimle sohbet ettin. Beni öptün. O lanet gece bana sarılarak uyudun sen. Seni sarılarak uğurladım. 12 gün seni bekledim ben. Ne doğru düzgün uyuyabildim, ne işime odaklanabildim, ne yemek yiyebildim. Sadece seni düşündüm. Bütün gece dua ettim sana bir şey olmasın diye. Geldiğinde sana aşık olduğumu söyleyecektim."
Göz yaşlarım yanaklarımdan süzülürken kahkaha attım. Ellerim titriyordu. Böyle bir krizi hiçbir zaman yaşamamıştım.
"Sen basit bir etkilenme diye düşünürken, ben sana aşık olduğumu söyleyecektim. Geldiğinizi gördüğümde gözlerim ilk seni aradı, bulamadım. Balkonda olduğunu gördüm, yanına gelip sarıldım birde salak gibi. Çünkü benim o gün gönderdiğim adam bu değildi. Beklediğim adam bu değildi. İstemediğini söyledin, sana hiçbir şey hissetmiyorum, uzak dur benden dedin. Saygı duydum. Beni istememene saygı duydum. Uzak durdum senden, bakmadım bile. Daha ne istiyorsun benden Aslan? Hayatıma devam etmeye çalışıyorum sadece. Benden ne istiyorsun? İstediğin her şeyi yaptım. Ne senin karşına çıktım ne sevgilinin. Beni artık rahat bırak. Zaten benim için çok büyük bir hayal kırıklığısın."
Onu son kez ittiğimde, kolumdan tutup kendine çekti. Ona vurmayıda bıraktım, bağırmayıda. Yorulmuştum. Gerçekten çok yorgun hissediyordum. Nefes almaya bile halim yoktu. Titreyen bacaklarım beni daha fazla taşımadı. Yere düşecekken belimden tutarak beni kucağına aldı. Yatak odasına girip beni yatağa bıraktı.
Yanda duran sürahiden bardağa su doldurup bana uzattı. Titreyen ellerimle alıp içtim. Kendime bir kaç dakika zaman tanıdım. Titremelerim azaldığında ayağa kalkmaya çalıştım ama bana engel oldu.
"Çekil, gideceğim." dediğimde başını olumsuzca salladı.
"Olmaz, iyi değilsin." Hala düzelmeyen sinirimle güldüm.
"Öpüştük, sarıldık, beraber uyuduk. Sonra istemiyorum dedin. Şimdi ne istiyorsun? İstersen şimdide sevişelim, yarın yine bana siktiri çekersin."
Gözlerinde ki saf acıyla bana bakıyordu. Ama acı çekmesi gereken o değildi. Ben onu mahvedecek hiçbir şey yapmamıştım. O yapmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şûrîde
General FictionŞûrîde: Farsça bir kelimedir. Yanık, yanmış olan, tutuşmuş, perişan, karışık anlamlarına geldiği gibi tutkun, aşık, meftun için de kullanılır. Elzem&Aslan