seventeen

26 5 8
                                    

"Kara belan..." telefonu kulağımdan uzaklaştırıp numaranın ekran kaydını aldım.

"Kimsin dedim, nesin değil. Kimsin?" Hilal'i içeri davet edip kapıyı yarım aralık bıraktım. Telefondaki erkek sesi biraz boğuklaşmış sonra normale dönmüştü.

"Hilal'e söyle o bilir beni. "

"Hilal diye biri yok, bu hattın yeni sahibi benim. Ne istiyorsun?!"

"Yalan atma. Yanında Hilal. Sen kimsin hem piç kurusu" küfrü sinirlerimi bozarken derin nefes alıp Hilal'in yüzüne baktım. "Hilal yok dedim sana! Orospu çocuğu gibi davranma ve kim olduğunu söyle!"

"Hoparlöre ver telefonu!"

Kenardaki kendi müziğimin çaldığı kafaüstü kulaklığını alıp Hilal'in kulağına taktım ve sesi yükselttim.

"Siktiğimin orospu çocuğu kimsin lan pezevenk? Adam gibi sorduk cevabını vermedin! Bu telefon bir kıza ait olsa ne sikim yiyeceksin? Ha?Amınakodumun malı! Ne yapacaksın piç! Siker atarım seni bir daha ararsan.  Damağını çıkarır götüne sokarım - "

Telefon kapanma sesini duymam ile numarayı defterime yazdım ve Hilal'e telefonunu verdim. "Bir fikrin var mı?" Kulaklığı çıkarıp yüzüme baktı.

"Hayır."

"Senin onu tanıdığını söylüyor ama" kaşlarını çatıp ayağa kalktı "Nasıl yani?" Omzumu silkip oyuncu sandalyemi çekip oturdum.

"Belki üniversitedendir"  3 ekranlı bilgisayarımın düğmesine basıp o açılırken Hilal'e döndüm. "Üniversiteden mi? Konya'daki mi?"

Bilmiyorum dercesine omzumu silktim. Bilgisayar açıldığında dönüp ekranlardan birine instagramı açtım. "Numaranın olduğu kişiler instanda da eklidir diye düşünüyorum?"

"Yani evet olabilir" klavyeyi ona doğrultup ayağa kalktım şifresini girebilmesi için. "Girdim"

"Oturmak istiyorsan otur sen"

"Yok yok sen otur. İyiyim ben" bir adım geri gittiğinde sandalyeyi çekip oturdum. O da başımda bekliyordu.

Takip takipçi listesini açtım.

"Hızlıca kaydırıyorum şüphelendiğin kişi olursa durdur" büyük ekrana takipçi ekranını yansıttığımda pür dikkat ona bakmaya başlamıştı.

"Gece uyuyor mu?"

"Evet. Hasta olmazsa iyi yağmurun altında o kadar durdu" akılsız kardeşim benim.

Derin nefes alıp takipçi listesini kaydırmaya başladım. 10 15 kişi geçtiğimde gözüme çarpan maymun kılıklı oğlanı görmemle durdum.

"Bu kim?" Ppsini büyütüp baktım. Gerçekten maymuna benziyordu göt. "Liseden arkadaşım."

"Çok çirkin bu"

"Sen çok yakışıklısın demi" gülüp kafamı yukardan bana bakan Hilal'e çevirdim. "Bilemiyorum artık orasını"

"Engelleyeyim mi?"

"Engellemek mi istiyorsun?" Omzumu silktim "Tipsiz. Sana gitmez diye dedim"

"Takipleştiğim kişiler benim flörtlerim değil Bulut abi. Eskiden ya da şimdi hala arkadaş olduklarım" abin öpsün seni

"Suriye kaçkını gibi duruyor. Yolda öz abim görse sınır dışı eder" (özabim ama opsiyonel)

"Onun numarası yoktur. Sanmıyorum çok iletişime girmiyoruz. Geç boşver" kafamı sallayıp ilerledim. Dikkatimi çeken çok yakışıklı erkekler vardı, hafif bir o erkekleri kıskansam da ses etmedim. En azından arkadaş olarak görseydi bir şansım vardı...

Sürekli kaydırmaya devam ediyordum ama bana dur demiyordu. Nerden baksan listeyi yarılamıştık. 150 200 kişiye geldiğimizde bir anda seslenmesiyle ürkmüştüm.

"Dur!"

"Kızım sakin ol kalbime indirdin" kenardaki suluğumu alıp birkaç yudum içtim. "Pardon. Şunu bir açsana ppsini" ppyi büyüttüğümde yine orangutan ormanından kaçmış bir salağı görmem ile gözlerimi kapadım. Bu tipler neydi böyle?Hayır bu tiplerin ne işi vardı Hilal'imin hesabında?

"Bunun hesabımda ne işi var ya. Sikeyim ya. Engelle bunu engelle. Kesin bu. Kara bela diyen bundan başkası olamaz!" Hilal'in panikle söylediği şeyle elini tutup yüzüne baktım. "Sakin ol! Engelliyorum şuan. Korkma bir şey yapamaz" hesabı engelleyip Hilal'in önümde açık duran telefonundan numarayı da engelledim.

"Tamam bak gitti. Halloldu." Elimi sımsıkı tutarken hafifçe gülümseyip derin nefes aldım. "Sapığın teki o herif! Adı Şahin. Ama ona üni döneminde Kanca diyorlardı. Çok kişiyi kancasına takıp uyuştutucu bağımlısı ediyordu. Ve şuan bana kafayı takmış olması...-" elini elimden çekip yüzüne kapatmasıyls ağlamaya başlamıştı. "Hilal güzelim kafayı mı yedin? Biz ne güne duruyoruz? Elimiz armut mu topluyor ha?"

"Saçmalama Bulut abi. Adam bıçakla geziyor. Olurda benim yüzümden sana bişi-"

" Sen boşver şimdi abiyi. Bizim boş gidecek halimiz yok herhalde. Hem kimse sana kafayı takamaz. Özellikle benden başka kimse sana kafayı takamaz. Anlaşıldı mı?"

Sesi çıkmamış elini dahi kaldırmamıştı. Sandalyeden kalkıp yatağın üstüne oturan Hilal'in önüne çöktüm. Ellerini yüzünden çekip iki elinin bileğinden de tuttum.

"Duydun mu beni?" Gözünden bir damla yaşın düşüp bacağına damlamasıyla bir elimi elinden çekip gözyaşını sildim. "Duydun mu dedim?"

Kafasını onaylar biçimde sallamış ve geri başını yere eğmişti.

"Senin için bir abi de olsam. Seni asla yalnız bırakmayacağım Hilal. Hiçbir şeyden, hiçbirinden korkma. " derin nefes alıp devam ettim.

"Ben buradayken kimse senin bir tırnağını dahi kıramaz. Onun kolunu kırarım. Yaparım biliyorsun" gülerek söylediğim şeye gülümseyerek bakmıştı.

"Biliyorum..."

"Daha hakkımda çok şey bilmen gerek ama güzelim... Bu daha başlangıç..."




 CimcimeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin