fourty

37 4 63
                                    

Dinçer Yılmaz'dan

Gece'nin acı dolu sesiyle elimdeki silah bir anda yere düşmüştü.

Bulut koşa koşa kardeşinin yanına giderken ben öylece çakılı kalmıştım olduğum yere. Berk bir anda Deva'yı kollarının arasına sıkıştırmış tek eliyle Hilal'i çözüyordu.

Hilal'i çözdüğünde Hilal bir anda Berk'in kollarıyla sımsıkı tuttuğu kardeşini serbest bırakıp Hilal'in ellerine bıraktı. Berk'in gözlerindeki yaşlar her şeyin göstergesiydi.

"Yazık..." Hilal tüm hırsını çıkarırcasına vuruyordu Deva'ya. Berk ise kardeşinin suratına tükürmüş ve Gece'nin önüne eğilmişti.

Ben hala öylece duruyordum.

"Öyle durmayı kesip yardım et gerizekalı!" Hilal hala Deva'ya vuruyordu...

"Dinçer! Sana diyorum!" Bir anda yanağıma yediğim tokatla yüzüm diğer tarafa döndü. "Sevdiğin kız vuruldu sen neyi izliyorsun gerizekalı"

Araz'a bakıp tam karşımdaki Gece'nin acıdan kasılan yüzüne baktım.

Benim yüzümden...

Benim yüzümden...

"Hadi!" Kafamı iki yana sallayıp hızlıca Gece'nin yanına gittim. Başının yanında durup kafasını desteklemek adına ensesinden destekledim.

"Neresinden vurulmuş?" Cümlem ağzımdan bi garip çıkmıştı. Sesim kısılmıştı...

"Omzundan"  derin bir nefes alıp başımı salladım. "Hilal kes şunu artık!" Bulut bir anda Hilal'e bağırdığında çıkan sesle ani irkilme yaşamıştım.

"Kesmiyorum! Kesmeyeceğim! Bu kızın belası ben olacağım Bulut!"

Bulut, kanlı bezi Gece'nin vücudundan çekmeden benim ellerimi tuttu ve Gece'nin tişörtünün üstünden yarasına bastırdı. "Araz ambulansı ara! Hilal kes şunu!"

Bulut o kadar korku dolu bir sinirle konuşuyordu ki benim korkumu paniğe dönüştürmüştü.

"Gece uyan abim hadi" Berk karşımda Gece'nin elini tutmuş stresli halini düzeltmek adına yüzünü elini tuttuğu ellerine yaslamıştı.

Kendi kardeşi kenarda Hilal tarafından dövülüyordu...

"Di-Dinçer" Gece'nin fısıltısında ismimi duymamla boşta kalan elimi yüzüne koydum. "Burdayım Gece...Burdayım..."

"S-su" Berk Gece'nin isteğini duyar duymaz koşarak uzaklaşmıştı yanımdan. "Bulut, Gece'nin bilinci açıldı" diye seslendiğimde hafifçe arkamı döndüm.

Bulut, Hilal'in belinden tutmuş yanımıza doğru geliyordu. Daha doğrusu yanımıza sürüklüyordu. "Bırak! Geberteceğim!Orospunun üstüne daha 100 sigara söndüreceğim!"

"Yeter!Yeter! Yapma şunu Hilal! Kardeşim vuruldu, sırf senin başın da derde girmesin diye senin yanındayım. Acı bana biraz lütfen ya!"

"Tamam Bulut! Bırak beni! Çuval mıyım ben ya!"

"Gece iyi mi Dinçer?" Kafamı salladım. Gözleri baya açılmıştı. "Hilal gözünü seveyim çıldırma. Ambulansı ve polisi arayacağım daha. Araz sen ara ya da vazgeçtim"

Hilal yanımıza gelip Gece'ye baktı ve ağlamaya başladı, Gece de derin bir nefes vermişti... Onun da gözlerinden yaşlar akıyordu.

"Gece iyi misin güzelim?" Bulut Gece'nin tam üstüne eğilmiş ve yüzünü elleri arasına almıştı. "İyiyim ama canım yanıyor sadece" Bulut ellerini çekmiş ve Gece sağlam koluyla gözyaşını silmişti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 30 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

 CimcimeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin