twenty-two

27 6 37
                                    

-Dipnot-> Gazi Hastanesinin diş bölümü nerede bilmiyorum çok hakim değilim ama tek bir hastanede ve dişin de aynı hastanenin için de olduğunu varsayalım. Aynı zamanda Dinçer'in eczanesi de Gazi hastanesinin alt kısmında bulunuyor. Üniversite ile hastane aynı yerde değil ama birbirine yakın diye düşünün. Yani kısacası Ankara'da bulunan Gazi üniversitesinin sadece adı doğru diğer her şey benim uydurmam. Bazı yerlerini araştırıyorum ama yani her şeyi de bilemiyorum tabiki. İşim hiç düşmedi oranın hastanesine.  Neyse zaten kurgu sonuçta. Siz okuyun ve he diyin bana yeter slxmksmcmsöxl



"403 numaralı odadaki hastanın tansiyonunu ölçer misin canım?" Staj harika geçiyordu (!) Çok eğlenceliydi gerçekten.

"Ölçerim abla" yaklaşık 30 35 yaşlarında bir hemşireydi bana tansiyonu ölç diyen abla. Kilosu normalden fazla,kısa bir kadındı, yanında daha bugün tanıştığım saçlarına beyazlar düşmüş bir abla daha vardı ve ikisi sohbet ediyorlardı. Ne yapacağımı söylüyorlar bende bir oraya bir buraya gidiyordum.

Adımlarım 403 numaralı odaya giderken kenardaki masadan tansiyon aletini aldım. "Pardon serumumuz bitti de bakabilir misiniz?" Koridorun sonundan seslenen hanımefendiye kafamı sallayıp 403 numaralı odaya tıklatarak girdim. "Geçmiş olsunn. Tansiyonunuzu ölçmeye geldim de. Müsait miydiniz?"

İçeri girmeden konuştuğumda hemen "Gel gel" demişti içerideki refakatçi teyze.

"Oy sen kaç yaşındasın kızım. Çok küçük gösteriyorsun" uyuyan amcanın koluna tansiyon aletini takarken gülümsedim. "21 yaşındaydım teyzem."

"Hiç göstermiyorsun. Lise stajından birisi sandım seni" gülümseyerek kafamı salladım. "Yok teyzem. Üniversite stajı için burdayım"

"Anladım kızım. Allah kolaylık versin." Tansiyonu ölçtüğümde bilgileri yatağın kenarındaki dosyaya yazdım. "Amin teyzem Allah razı olsun. Bir şey istersen ben buradayım. Gece adım"

"Adın gibi hem kendin hem kalbin güzel kızım. Sağolasın" başımı eğip gülümsedim. "Geçmiş olsun tekrardan"

Odadan çıkıp deminden seslenen odaya doğru ilerledim. "Nereye?"

"Serumu bitmiş sondaki odadaki hastanın. Onu kapatmaya gidiyorum"

"Gel buraya başka işin var şuan." Kafamı iki yana salladım ne var anlamında. "Şu çöpleri atsana"

Nah atarım.

"Benim stajım hemşirelik üzerine Seda abla farkındaysan. Temizlik görevlisi stajında değilim."

"Pardon?" Sikerim ama böyle ilk günden olay mı yaşayacaktım.

Yanımdan temizlik görevlisi abla geçtiği sırada ablaya seslenip durdurdum. "Abla Seda hanımın vereceği bir şey varmış rica etsem alabilir misin?"

Elime yapışacağından falan değildi ama insanı aşağılar gibi çöpü at demesi de hoş değildi. Kime ne yüz verirsen o senden astarını istemeye devam ederdi. Bu konularda altta kalmamak gerekiyordu.

Kimsenin hizmetçisi değildim burada sonuç olarak.

"Tabi canım." Abla, Seda ablaya doğru ilerlerken beni çağıran odaya ilerledim. Kapıyı tıklatıp içeri girdim. "Müsait misiniz?"

"Gel hemşire hanım" gülümseyip içeri girdim. Hastanın yaşı bana yakın gözüküyordu. Erkek bir hastaydı.

"Serum bitmiş de ben bilmiyorum kapatmasını" serumun yanına gidip kapattım. "Gel abla ben sana göstereyim. Bu hastanede seni çok bekletirler. Keyiflerine göre iş yapıyorlar bazen çünkü. "

 CimcimeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin