Cimcime

eighteen

Çok şükür ki bugün iş yoktu. Yarın gündüz gidecektim hastaneye.

Bugün kızları okula bıraktıktan sonra halletmem gereken işlerimi halledecektim.

"Abi biz hazırız" Gece'nin bağırmasıyla üzerimdeki buz mavisi sweatimi düzelttim. "Geliyorum." Normal zamanda izin günlerimde beni bu saatte uyandıramazdı hiçbir güç. Gece uyandırsa kavga ederdik. Ama dün ki olaydan sonra Hilal'i yalnız bırakamadım. Her ne kadar Gece yanında da olsa içim rahat değildi.

Kapıyı açıp hızla kızların yanına gittim. "Şöyle bi sevenimiz olmadı ki" Gece'nin ağzına çakacaktım bir tane. "Buluruz sana da bir tane merak etme" belini hafif sıktırdımda gülümseyip yüzüne baktım. "Bulma bana. Ben getiriyorum bi tane"

"Kim o göt" bana göz devirerek baktığında zaten düz olan ama yine de düzleştirdiği saçlarını karıştırdım. Bu kıza da kızamıyordum ki.

"Abi!"

"Ne var abim" diyerek ikisinden de uzaklaşıp ayakkabılıktan ayakkabımı aldım. "Rujunun rengi çok açık olmuş daha koyusu yok muydu abicim?"

"Öpim seni açılsın rengi" yanağıma yanaştığında gözlerimi büyütüp elimi yüzüme kapattım. "Gece git Hilal'i öp beni niye öpüyorsun." Doğrulup kapıdan çıktım. Hilal önden arabaya doğru ilerlediğinde Gece bir anda yanıma kadar yanaşıp koluma girdi. "Sen öpemiyorsun tabii"

"Lan mal" kolumdan yavaşça ittirdiğimde kahkaha atmaya başlamıştı. Bu kızın kafada vardı. "Abi çok belli ediyorsun yaa"

"Sende elime düşersin Gece. Bekle sen"  omzunu silkip göz kırptı. "Ben eline düşmem abi, senin eline düşen çok olur ama"

Bu Gece dilinde ben aşık olmam bana aşık olanları da sen halledersin açıklamasıydı.

Bizim kızı alana şimdiden geçmiş olsun valla.

Hilal'in bana baktığını farkettiğimde gülümsedim ve arabanın kilidini açtım."Nasılsın güzellik?"

Arabaya bindiğimizde omuz silkip "Aynı" demişti.

Gece yanıma oturmuş Hilal ise arkaya oturmuştu. "Uyuyun biraz. Yüzünüz sirke satıyor. " Hilal harbi yorgun gözükse de Gece dün yağmurun altında yığılıp kalmamış gibiydi. "Göz altlarım o kadar belli mi ki?"

Aynadan kendine baktığında elimi saçımdan geçirdim. "Makyaj yapmadan olmuyor mu güzelim?"

"Sence oluyor mu abi? Keyfime mi yapıyorum. 13 yaşında sanıyorlar ya" çok makyaj yapmıyordu canım. Dudak rengi çok uyuzuma gitmişti de ondandı bu tavrım. Onu zorbalamaktı amacım.

"Bu kızı harbiden nasıl 13 yaşında sanabilirler ya?" Hilal de kendi kendine söylendiğinde hafif gülmeme engel olamamıştım. "Anca gülün"  camı açmış ama Ankara ayazını yüzüne yediği gibi kapatmıştı.

"Bugün ortak dersimiz var sonunda" diyen Hilal'e Gece "evett" diye tepki vermişti.

Gece böyleydi işte... Ağlar 1 saat sonra nerede kalmıştık diye devam ederdi. Ama büyük kin tutardı. Özellikle bir kişinin ona yaptığı şeyi ömrünce unutmazdı. Olaydan 1 saat sonra unutmuş gibi yapar 10 yıl sonra sana o olayı anlatırdı. Duygusal ama oldukça dirençliydi. Pes etmezdi...

Yol bir şekilde bittiğinde onlara arabanın dışında veda edip geri arabaya bindim. Saat daha 8.15'ti...

Derin nefes alıp arabayı çalıştığım hastanenin hem içinden girişi olan hem dışından girişi olan Dinçer'in eczanesinin önüne getirdim.

Dinçer de eczaneye yeni giriyordu. Arabanın kapısını yavaşça kapatıp arkasından usulca ilerledim ve korkuttum.

"ALLAH kahret-" beni gördüğünde elini kalbine koyup derin nefes aldı "-kahretmesin"