Zengin Mahalleli [BxBxBxb]

48.Bölüm Geceyi İnletmek(+18)

Yazıp yazıp sildiğim bir bölüm oldu, parmaklarım klavyenin üzerinde zar zor hareket ediyor. Aşşşşşırı yorgunuuuum. Bölümü düzgünce yazmaya çalıştım.

Umarım bölümü beğenirsiniz. Satır arası yorumlarınızı ve bölümü oylamayı unutmayın lütfen.

İyi okumalar.

"Sanırım artık benim için hazırsın bebeğim, alacağın zevke odaklan, zira gece daha yeni başlıyor."

Konuştuktan hemen sonra deliğimden çıkan üç parmakla içimde bir boşluk hissettim. Yağız'ın dudaklarına rağmen ağzımdan kaçan mızmızlanan sesler, dudaklarımı işgal eden dudaklarının gerilmesini sağlamıştı.

Havanın kaç derece alduğunu bilmiyordum, hatta evin içi sıcak mı onu bile unutmuştum fakat ben cayır cayır yanıyordum. Terden alnıma yapışan kıvırcık saçlarımın bir el yordamıyla çekildiğini hissetmiştim.

Boşalma sonrasında mayışan vücudum, deliğimde hissettiğim sertlikle saniyesinde gerilmişti.

"Kasma kendini bebeğim, eğer istemiyorsan veya hazır hissetmiyorsan durabiliriz." Yusuf'un anlayışlı fakat zar zor çıkan sesi, ne kadar zor bir durumda olduğunu gösteriyordu.

"Hayır, sadece biraz gerildim. Lütfen devam et." diye mırıldandım kısık sesimle. Şu an fark ettiğim bir şey vardı, sevişirken konuşmaktan utanıyordum.

Az önce yok olan sertlik, tekrardan gelince kendimi kasmamaya çalıştım. Şu an daha rahattım. Bunda yüzüme kondurulan yumuşak öpücükler ve saçlarımda dolaşan elin de etkisi vardı.

Deliğimi zorlayan penisi yavaşça içime girmişti. Hissettiğim yanmayla ağzımdan acı bir inleme firar etti. Deliğim sanki yırtılıyordu. İçime giren parmaklarına göre oldukça büyük olan aleti, girerken canımı yakmıştı.

"Şşşş, şimdi geçecek güzelim." Kulağımın yanında fısıldayan iki ses ve içime yavaşça giren büyük penis, ters etki yaratıyordu.

Yusuf derin nefesler eşliğinde yavaşça içime girmeye devam ederken, hissettiğim yanmaya biraz alışmaya başlamıştım.

İçimdeki doluluk git gide artarken yaptığım tek şey yüksek sesle inlemekti. Sesim tüm odayı doldurup tekrar kulaklarıma ulaşırken bana yabancı geliyordu. Normale göre daha ince çıkan sesimle durmadan inlemeye devam ettim.

Kasıkları yavaşça kalçama çarpınca tamamen girdiğini anladım. Ellerim yanımda duran Emir'in ellerini sıkarken bileklerimdeki kravat gevşeyerek kaydı ve ellerimden düştü. Serbest kalan ellerimle tutunduğum yere daha sıkı tutundum.

"Siktir!" Odada duyulan derin nefes seslerine karışan ve ortamdaki erotik havayı yoğunlaştıran boğuk ses, içime tamamen girmiş Yusuf'a aitti.

İçimdeki aletini öyle derinlerde hissediyordum ki... Deliğimdeki yanmayı unutmuş, içimi dolduran sıcak sertliğe odaklanmıştım.

Yavaş hareketlerle içimden biraz çıkıp aynı yavaşlıkla tekrar girdi. Kısa kısa hareket ediyor, her girişinde ağzında bir küfür mırıldanıyordu.

Hissettiğim acı azalmamıştı ama almaya başladığım zevk daha yoğun olduğu için acım arka planda kalıyordu. Yavaşça tempo tutturan hareketleri ile gözlerim tekrardan dolmaya başladı. İçimde değdiği bir nokta ile evden takacağımı düşündüğüm bir çığlık çıktı ağzımdan.

Aynı yere sert hareketlerle vuruşlar yaparken benim yapabildiğim tek şey yaşlı gözlerimle inlemek oldu.

Çenemin altında hissettiğim el ile kafamı yukarı kaldırdım. Sürekli inlediğim için kapanmayan ağzım ile yukarıdan bana bakan Emir'e bakıyordum.