Zengin Mahalleli [BxBxBxb]

47.Bölüm Yeni Başlayan Gece(+18)

Biliyoruz ki smut bölümleri biraz sessiz geçiyor ama ben sizden yorumlarınızla düşüncelerinizi belirtmeniz istiyorum.

Sizi fazla oyalamadan bölüme geçelim.

İyi okumalar.

"Sizi istiyorum Emir. Sizi içimde, tüm bedenimle ve tüm hücrelerimle hissetmek istiyorum. Üzerimde izlerinizi bırakmanızı, üzerinizde izlerimi bırakmak istiyorum."

Cümlem biter bitmez sanki onları tutan şey bir anda yok olmuş gibi üçü de vücuduma olan arzularını gidermek adına harekete geçti.

Vücudum sırt üstü yatağa düşerken, dudaklarımı talan eden dudaklar, tamamen dağılan parlatıcı yüzünden daha tuhaf bir hissiyat veriyordu. Emir dişlerini yavaşça üst dudağıma geçirip çekiştirirken boynumu emen Yağız yüzünden kısık sesle inledim.

Bacaklarımın arasında bir hareketlilik vardı fakat hissettiğim duygu yoğunluğu yüzünden gözlerimi aralayamıyordum, hoş aralasam da dudaklarımı sömüren sevgilim sayesinde görebileceğimi sanmıyordum.

Yağız'ın dişleri boynumdaki ince deriye hafifçe sürtünürken kafamı biraz daha yana eğip ona daha fazla alan sağladım. Aynı zamanda kalçalarımda hissettiğim büyük el derince inlememi sağladı.

Emir hâlâ dudaklarımı emerken aynı anda Yağız da boynuma dişlerini geçirdi. Gözlerim kapalı olduğu halde yaşarırken, dudaklarımın arasındaki dolgunluklara dişlerimi geçirdim.

Emir'in inlemesi ve yavaşça dudaklarımdan ayrılmasıyla nemli gözlerimi aralayıp birkaç santim uzağımdaki gözlerine baktım. Bulanık görüntü git gide netleşirken dilini yavaşça dudaklarının üzerinde kaydırdı.

"Hmmm, demek bebeğim bugün sert olmak istiyormuş. İstediğini verelim sana, değil mi?" Onun dudağımda bıraktığı ıslaklığı gözlerine bakarak kışkırtıcı bir şekilde yaladım. Dudaklarım öpülüp emilmekten tahriş olmuştu ama önemsemedim.

"Babacıklarım artık bana istediğimi verecekler mi?" Kendi topuğuma sıktığımın farkındaydım ama bu, şu an düşüneceğim son şey bile değildi.

Söylediğim şeylerle boynumu emen dudaklar ve bacak aramdaki hareketlilik saniyesinde yok oldu. Emir'in gözleri biraz daha büyüyüp kararırken yan tarafımdan ufak bir kahkaha yükseldi.

"Demek babacıkların, ha?" Yağız'ın arzu dolu fısıltısına Yusuf'un boğuk sesi eşlik etti. "Babacıkların birkaç gün konuşamamanı sağlayacak bebeğim."

Bir anda bacaklarımın iki yana açılması ve penisimi örten küçük kumaşın kenara çekilmesiyle nefesim tekledi. Emir göğüs ucumu ısırırken Yağız da dudaklarıma yöneldi.

Zevkten kapanan gözlerimi aralayarak zar zor gözlerime bakan mavilere baktım. Deniz gözlerindeki güneş batmış, yerini fırtınalı hırçın dalgalara bırakmıştı.

Hırçın dalgaları sert kayalıklarımla buluşunca, dudaklarında serseri bir gülüş belirdi.

Sıcak nefesi, göğsümden ve aletimdeki büyük elden dolayı hızlanan kısık nefeslerime karışırken, onun nefesini solumak onu daha fazla istememi sağlıyordu.

Daha fazla dayanamayıp dudaklarına uzanınca izin vermeyip kafasını geriye çekti. İnlemeyle karışık ağzımdan çıkan huysuz sese güldü. Yusuf'un kravatı ile bağladığı bileklerimi kafamın üzerinden yatağın soğuk çarşafına bastırdı.

Gözlerim ondaydı ama aklım, penisimi baştan çıkaran bir yavaşlıkla okşayan sıcak el, bacağımın iç tarafını emen sıcak dudaklar ve göğsümü yalayıp çekiştiren ıslak dildeydi.