10. Bölüm

264 16 8
                                    

Sinirle arkamı döndüğümde hala peşimden geliyordu.

"Kerem, git diyorum!"

"Gitmeyeceğim Nisa, sen beni dinleyene kadar affedene kadar gitmeyeceğim!"

"Ayrıldık bitti Kerem, bizi sen bitirdin!"

Sinirle merdivenlerden aşağı inerken hala daha peşimdeydi, kafertayaya girdiğimde o da girmiş benimle geliyordu.

Tabağımı almış sinirle yemek seçerken o da ne alsam aynısından alıyordu.

"Bana bak Kerem, şu tabağı alır kafana geçiririm duydun mu beni!"

"Lütfen geçir, sen geçir ona da razıyım"

Ya sabır ya sabır..geliyor benimle ilişkiye giriyor sonra beyefendi antremandayım diyip eski sevgilisiyle kafede oluyor? Hemde onca aramamı açmıyor o kızın yanındayken! Sonra da gelmiş affet, tamam belki bebeğimizi söylemek için affetmem lazımdı..ama şu an bunu kendime yapamazdım.

Fedakarlık yapıp sırf karnımda bebek için de olsa affetmem gerekiyordu ya da bilmiyorum..onu dinlemem lazımdı ama sinirim dinmiyordu!

Masaya oturmuş yemek yerken Kerem de peşimden gelecekti ki Yunus onu çekmişti.

"Olm sal kızı artık, bırak bir nefes alsın"

"Ama ben onsuz nefes alamıyorum Yunus!"

Yan masamda iki salak konuşurken bende yemek yiyordum ama nedense her zaman yediğim yemek şu an garip geliyordu, midem bulanmaya başladığında yine benim hamilelik perileri ortaya çıkmıştı. Bir anda ayağa kalktığımda Kerem ve Yunus kavgayı bırakıp bana dönmüştü.
Elimle ağzımı tutarak dışarı çıktığımda ikiside nolduğunu anlamış değildi, hızlıca lavaboya gittiğimde girdiğim gibi istifra etmiştim.
Gerçekten hamilelik daha ilk zamanlardan zorluyordu zaten zorluklar bitmezken hep bir yenisi daha eklenmek zorunda mıydı?

Karnımı tutarak lavabodan çıktığımda Kerem karşımdaydı yine, dibime kadar girdiğinde kapıyla arasında kalmıştım.

"K-kerem, çekil"

"Nisa.."

"Kerem lütfen çekil.."

Kerem'i itip tam giderken arkamdan seslenmesiyle durmuştum.

"Benden bir şey saklıyorsun.."

Şaşkınca arkama döndüğümde gözleri dolu duruyordu.

"Sana o kadar dil döktüm kızım, bir kere bile dönmedin. Hal hareketlerin değişti, sende bir şey var..ama benden saklıyorsun"

Kerem gözümün önünde ağlayacaktı neredeyse, yüzü kıpkırmızıydı. Onu böyle görünce daha da kötü hissediyordum.

"Ağlama karşımda.."

"Kızım sana olan aşkımdan bitiyorum burada! Ben kim, seni aldatmak kim? İşte tam olarak sana delibal deme nedenim buydu, fazlan zarar..kendi inatlarından dolayı sürekli dağılıyoruz oysa ki sende biliyorsun sana olan aşkımı, seni aldatmadığımı biliyorsun çünkü o gün o kafede Yunuslarda vardı kızın masaya bir anda oturduğunu sana kanıtladım! Ama hala inat ediyorsun!"

Gözlerimden yaşlar süzülürken kolidordan çıkıp odama gelmiştim, kapıyı kapatıp koltuğa oturduğumda bacaklarımı kendime çekip ağlamaya başlamıştım.

Ne aile hayatı, ne aşk hayatı..bir insanın hiç bir şeyi mi yolunda gitmezdi! Kerem'le konuşmak istesemde yapamıyordum..çocuğumuz olacak diyemiyordum çünkü ben babamdan bu yaşıma kadar ufak bir sevgi kırıntısı dahi görmedim, Kerem nasıl tepki verir bile bilmiyordum. Ben galiba..korkuyordum.

Ağladım..ağladım..ağladım..ve yine ağladım. Sadece Kerem'i düşündüm, bizden anne baba olur muydu? Nasıl yapardık, gerçekten becerebilir miydik?
Bir olmayı becersekte biz olmayı becerebilir miydik?

☆☆

"Balın fazlası zarardır Nisam, buna da delibal denir. Senin fazlan zarar, seni o gün gördüğümde kendine zarar vermek üzereydin..bu güzelliğe kıymak üzereydin. Delibalın fazlası zehirdir Nisam, işte sen tam olarak bana delibalı öğrettin. O kadar güzelsin ki..ama fazlan zarar, belki bu zararı bana yansıtmıyor olabilirsin ama kendine zarar verdiğinde en büyük acıyı bana çektirecektin.."

~~


"Kerem..beni hiç bırakma olur mu?"

"Asıl sen bırakma beni delibal.."

~~

"Ama seni sevenler de vardır illa ki, sen şu an sadece seni sevmeyen kısıma odaklanmışsın ve seni seven yokmuşcasına üzülüyorsun"

Gözlerimiz tekrar buluştuğunda bana anlamlı anlamlı bakıyordu..

"Öyleyse sen neden intihara kalkıştın? Seni seven yok muydu?"

~~

"Biz yan yana gelince hiç bi bok beceremiyormuşuz"

Kerem sırıtıp dudaklarını büzdüğünde konuşmaya başladı..

"Bir şey beceremesekte olur Nisam, yan yana olalım yeter"

☆☆

Kerem'le olan anıları düşündüm birkaç saat boyunca, biz gerçekten masallardaki gibiydik..prens, prensesi kurtarmıştı ama işte ben her seferinde bozuyordum. Kendimi suçluyordum çünkü inatlarım sonucu bizi zehirliyordum, Kerem haklıydı..delibalın  fazlası zarar.


Bölüm sonuu 🪄

KIZLARIM BU BÖLÜM FAZLA KISA OLDU BU YÜZDEN TELAFİ EDİP YENİ BÖLÜMÜ HIZLI ATACAĞIM 🥹

Oylamayı unutmayınn 🎀

Delibalım | Kerem Aktürkoğlu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin